Vatan evladı 'Soylu', PKK sözcüsü 'Kılıçdaroğlu'
Peygamber Efendimiz (a.s.v.); “Kendisine en sevimli olan ve kıyamette derecesi en yüksek kimselerin adaletli yöneticiler olduğunu, en sevimsiz olan ve âhirette azabı en şiddetli olan kimselerin ise zalim idareciler olduğunu” bildirmiştir. (Tirmizi, Ahkâm 4)
İki siyasetçi düşünün; ikisi de bu vatan topraklarında doğmuş. Bu vatan topraklarında siyaset yapıyor. Biri hükümet kanadı diğeri muhalefet kanadı. Biri helal tarafında biri şer tarafında. Helal olan süte beyaz dese şer olan kesinlikle siyah diyecek kadar işgüzar.
Süleyman SOYLU ve Kemal KILIÇDAROĞLU…
Adım adım ülkemin her karışını gezdi. Tarihinde bir İçişleri Bakanının Ülkesi için bu kadar özverili çalışmasına şahit olmadık. Bir bayram sabahı gözünü Mehmetçikle Gabar dağında açan, bir sel vakasında çizmelerini ayağına geçirip yağmur çamur demeden ne şartla olursa olsun olay yerinde olan, deprem veya terör örgütünün hain saldırısına karşı anında cevap veren bir vatan evladı. Ülke içinde veya dışında ülkemin menfaatleri doğrultusunda her türlü tehlikeyi gözünü kırpmadan atılan bir Bakan.
Diğer taraftan CHP genel başkanlığını yapan Kılıçdaroğlu. Siyasetini yalan üzerine kuran, sabah açıklama yapıp akşam açıklamasını yalanlayan, akıl hocaları tarafından yalanlarla donatılan bir siyasetçi. Gündem olmak için terör örgütünün yanında olan Kılıçdaroğlu, Mersin’de ki karakol baskınında adeta terör örgütü basın danışmanı gibi açıklamalarda bulunuyor. Mersin’de kahramanca çatışan ve bir şehit verdiğimiz terör saldırısında öldürülen 2 terörist hakkında DNA testi istiyor. Sen nasıl bir adamsın? Nasıl bir siyasetçisin? Bu vatan senin kirli emellerinle kazanılmadı. CHP’yi bir terör partisi haline getirmiş bir genel başkan olarak ülkemin şehidinin yanında durman lazımken, kamuoyunu meşgul edecek beyanlarda, paylaşımlarda bulunuyorsun. Yazık günahtır bu devletten maaş alıyorsun. Bu devletin Gazi Meclisinde siyaset yapıyorsun. PKK Basın Danışmanı gibi açıklama yapıyorsun. Senin bu gücü aldığın yerler yerle bir olacak bunu da biliyorsun dimi? Sosyal medya üzerinden Demirtaş’ın beyanlarını yazar gibi bildirilerde bulunuyor ve deklere ediyorsun.
“Mersin’deki terör saldırısını gerçekleştiren 2 teröristtin kimlikleri ile ilgili bilgilerin T.C. Devleti tarafından gizlendiğini söyleyerek DNA raporunun açıklanmasını istiyorsun.”
Bu kadar kesin beyanat verme cesaretini gösteren Sayın PKK basın danışmanı Kılıçdaroğlu bir yerlerden emir almış ki hesap soruyor. Yarın başka bir açıklama yapıp o teröristler ölmedi ben onları gördüm derse şaşırmayalım. Sosyal medya üzerinden yaptığı bu paylaşım, öldürülen bu iki Teröristtin olmadığını öne sürüyor. Başsavcıya seslenerek, çeşitli tehditkâr açıklamalarda bulunuyor. Gerçekleri biliyoruz diye kamuoyuna sesleniyor. Sen bunları nerden biliyorsun? Bunu bilen oraya saldırı yapılacağını da kesinlikle bilmektedir. Kimlerden alıyorsun bu istihbaratı?
Demirtaş ve ekibinden aldığın emirleri uygulamaya devam ediyorsun. Devlette esas olan devamlılıktır. Siyasetini Vatanı Milleti için yapman gerekirken kalkıp terörist leşlerinden DNA isteme gafletinde bulunuyorsun. Sen bu vatanın evlatlarını şehit edenleri derhal lanetleyip o şehit olan polisimizi kucaklayacağına; dalga geçer gibi oradaki kahramanlığa gölge düşürüp, o leşlerin DNA’sını istiyorsun. O şehitler senin yakandan düşmeyecektir.
İçişleri Bakan’ımız Sayın Soylu; Kılıçdaroğlu’na tokat gibi cevap vermekte gecikmiyor. Terörist gazeteci olarak raporlara gecen Dilşah Ercan’ın parmak iziyle tespit edildiğini açıklıyor.
Bir tarafta vatanı ve milleti için şehit olmayı göze alan Vatan Evladı Sayın Soylu. Diğer tarafta Atatürk’ün partisi dediğimiz CHP’nin başındaki terör örgütünün sözcülüğüne soyunan Kılıçdaroğlu. Amaçları sadece ülkemi bölmekten ileri gitmeyecek olan bu zihniyetler emellerine hiçbir zaman ulaşamayacaklardır. Reis ve kurmayları bu şer odaklarına ders vermeye devam edeceklerdir. Devletin İçişleri Bakanı Sayın Soylu ülke menfaatlerimiz doğrultusunda Mersin’deki olayı bir haftaya varmadan tüm ayrıntılarıyla açıklık getirdi.
O teröristler nerden hareket ederek nasıl Mersin’e geldiğini en ince ayrıntısıyla kamuoyuyla paylaştı. Bu kadar hızlı ve teknik konuları hızlı bir şekilde açıklık getirilmesi Ülkemin gelmiş olduğu ileri seviyede göstermektedir. Biliyoruz ki daha birçok kamuoyuyla paylaşılmayan ama engellenen terör saldırısı vardır. Soyları kuruyana kadar bu işin peşini bırakmayacak Vatan Evladı Sayın Soylu ve sürekli bilgi kirliliğiyle siyaset yapmaya çalışan ve terör guruplarıyla birlikte hareket eden bir Kılıçdaroğlu.
Sözün bittiği yerdeyiz. Neden mi? Bir kitle partisi olduğunu her dafasında dile getiren CHP’liler, Kılıçdaroğlu gibi bir genel başkan ile nereye kadar yürüyecek bilemem ama Atatürk’ün bıraktığı partiden eser kalmadığını görmekteyiz. Sorun burada başlıyor. Aydın diye kendilerine kamuoyunda yer bulmuş kişilere hayretle bakıyorum. Ya işlerine gelmiyor yada menfaatleri var ki Kılıçdaroğlu’na biat ediyor. CHP’nin kimlerin elinde oyuncak olduğunu söylemeye gerek yok. Kılıçdaroğlu, Özel, Öztrat vb.
Kazanan aslan yürekli Anaların doğurduğu Vatan evlatları olacaktır. Türk Milleti her zaman Vatanına sahip çıkan bir millet olmuştur. Çok eskiye gitmeye gerek yok. 15 Temmuz’da bu vatan evlatları sadece Türkiye’deki şer odaklarına değil Dünya’ya ders niteliğinde bir belge sunmuştur. O yüzden bu ülkeden çok Kılıçdaroğlu gibi siyasetçiler gelip yok olup gitmiştir. Ama kahramanlar her zaman isimleriyle anılmıştır. Allah’ım vatanını seven evlatların zaferini her zaman müjdelemiştir. Allah yar ve yardımcıları olsun…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.