ABD'DE KILIÇDAROĞLU ARANIYOR!
CHP genel başkanı ve Altılı masanın Aday adayı Sayın KILIÇDAROĞLU ABD’de doğa gezisi sırasında 8 saat gibi uzun bir süre ortadan kayboldu.
Bulunduğunda zar zor konuşan Kılıçdaroğlu ilk müdahale sonucunda hastanede müşahede altına alındı. Kaybolduğu esnada ne yaşandı?
Neler oldu kimse bilmiyor. Hafıza kaybı yaşayan Kılıçdaroğlu 8 saatlik dilimde hiçbir şey hatırlamadığını dile getirdi.
CHP sözcüleri de bu konu hakkında “biz bilmiyoruz, Kılıçdaroğlu ABD’ye mi? gitmiş” diye beyanatlar verdi.
CHP, Kılıçdaroğlu ve sözcüleri, kamuoyu sizden açıklama bekliyor. Milletin aklıyla oynamayın. Neredesin Sayın Öztrak? Sazı sana da vermediler mi? sen şimdi benim böyle bir haberim yok der çıkarsın işin içinden. Ama yemezler Öztrak yemezler. Özgür Özel şimdi geçer kameraların karşısına başlar kem kum etmeye. Reis böyle bir durumu yaşamış olsaydı ağıza alınmayacak laflar söyleyen basın danışmanları şimdilerde kameranın karşısına geçmekten korkuyorlar.
Kılıçdaroğlu’nun kayboluş hikâyesini araştırdık ve ulaşılması güç hayaller kurduk. Nasıl oldu? nasıl kayboldu? şifreler neydi? En son nerde görüldü? ve nerde bulundu?
9-13 Ekim 2022 tarihleri arasında ABD ziyaret etmek için giden CHP ve Altılı masanın prensesinin ziyaret amacı, TEKNOLOJİK ve BİLİMSEL gelişmelere yönelik bilgi alış-verişi yapmakmış. Kendisi bilimi ve teknolojiyi çok yakından takip eden bir siyasetçidir. İktidara gelirse bu teknolojileri kullanacak olan Kılıçdaroğlu, THY’ye ait bir uçakla ABD’nin Boston Eyaletine gitti.
Kılıçdaroğlu'nun yanında CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre ile CHP Genel Başkan Başdanışmanı Hacer Foggo da bulunuyordu.
ABD'de bulunan CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke'nin heyete bu ülkede katılacağı öğrenildi. CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ile İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kılıçdaroğlu ile beraberindekileri havalimanından ABD’ye isteklerini bildirerek yolcu ettiler.
Biz bu siyasinin teknolojik yanını hiç bilmiyorduk. Bu teknolojik gezi esnasın da firma bir deneme yapmak ve yerinde görmek için Kılıçdaroğlu’nu kullanmak istemişler. Teknolojinin reklam yüzü olan Kılıçdaroğlu, IŞINLANMA SİSTEMİYLE GÖRÜNMEZ YAPMAK ve GÖRÜNMEZLİK SÜRESİNİN ne kadar olacağını test etmek İçin ilk defa Kılıçdaroğlu’nun üzerinde denemişler.
İşte tam bu esnada olanlar oldu ve yanlış düğmeye mi? bastılar ne oldu bilemiyoruz ama Kılıçdaroğlu bir anda ortadan kayboldu. Ortadan kaybolan Kılıçdaroğlu’nu kimsecikler bulamadı. Tam tamına 8 saat kaybolan CHP liderini bulmak çok zor oldu.
Rüya gibi bir 8 saat. Bu bilinmeyen sekiz saatin biraz hayalini kuralım.
Neden Boston? İncelendiğinde bünyesinde; Dünyaca ünlü Eğitim kurumları, Ünlü Tıp merkezleri, Yine dünyaca ünlü finans kuruluşları var. İsmini İngilizlerin Boston şehrinden almıştır.
Daha çok İngiliz kökenli vatandaşlar vardır. Kılıçdaroğlu bir emir alarak acilen Teknolojik gelişmeleri incelemek üzere ABD’ye çağrıldı. Tesadüf bu ya Kılıçdaroğlu siyasetçi değil ve siyasi bir çizgi ile ABD’ye gitmedi. Sadece ABD’nin teknolojini incelemek için gittiği BOSTON’dan PENSİLVANYA’ya uçak ile 40 dakika, araba ile de 4 saat yakınlıkta. Bu tesadüf tabi aslı yok. Pensilvanya’da Kılıçdaroğlu’nun ne işi var. O bir teknoloji Profesörü, siyasetçi değil ki!
Pensilvanya’ya gidip de FETO ele başı ile mi görüşecek. Gülen ne anlar teknolojiden. Pensilvalya Kılıçdaroğlu’nu ilgilendiren bir durumda değil. Ne işi var FETO ile. 15 Temmuzda Zaten gerekli çıkışı yapıp FETÖ’yü lanetlemiştir.
O gece koltuğunda oturup kahvesini yudumlarken hayalini kurduğu Başkanlığı Boston’da yok kayboluş esnasında Pensilvanya’da da kurmuştur. Kim ne derse desin, kim yalanlarsa da yalanlasın 8 saatini FETÖ’nün yanında geçirmiş şüphesi hep var olacak ve varlığını hep sıcak tutacak. Gitmedim, ordaydım, buradaydım gibi laflara karnımız tok.
Sen kendini bu milletten akıllı mı zannediyorsun Ey Allah’ın aciz kulu, bu milletin aklıyla alay edemezsin. Sen doğa yürüyüşüne çıkan bir dağcı değilsin ki 8 saat kaybolasın.
6’lı masada İCAZET savaşları başlamış bulunmaktadır. Kendi aralarında bir sonuca ulaşamamış olacaklar ki ABD acil olarak olaya el koydu ve hemen İCAZET almak için önce KILIÇDAROĞLU’nu sonra da İYİ parti heyetini ABD’ye çağırdı. Kılıçdaroğlu’nun icazeti tam bir skandalla bitti. Buna zaten şaşırmamak mümkün değil.
İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı da(İstanbul İl başkanı Sayın Buğra Kavuncu organizasyonuyla) ABD’ye uçuş gerçekleştirdi. Hayırdır bu gidişle altılı masadan herkes İCAZET yarışına girecek gibi. Sonuç olarak bu işin sonunda 6’lı masa içinde ABD güdümüyle hareket edilecek. Zaten büyükelçiliklere icazet verilmişti.
Kılıçdaroğlu meclis toplantısında kısır döngü içinde kendini aklamaya çalışıyor ama konuştukça batıyor. Ülkenin bilimsel yolla yükseleceğini, gençlere dayalı bir sistem kuracağını, özgürlükçü bir sistemden bahsediyor. CHP’nin olduğu hangi dönem özgürlük olmuştur? Hangi dönem bilimsel çalışılmıştır? Hangi dönem gençlerin yanında durulmuştur. Yazık edebiyat bile yapamıyorsunuz. Sizden böyle bir şey de beklemiyoruz. Bir kere olsun doğruyu konuşsanız ne olur. Denizden geçerken derede boğulanlar gibi bile olamadınız. Siz bu açıklamanızla bir kaşık suda boğuldunuz.
Kısacası Kılıçdaroğlu önce TÜRBAN sonra ABD ziyareti REİS’in işine yaradı.
Kim ne derse desin 2023’ü kesinlikle bu kafayla alamazlar. Zaten ümitleri de yoktu. Klavuzu karga (ABD) olanın burnu B….. çıkmazmış misali oldular. Sen ABD’den icazet alacaksın. Dünya liderini devireceksin öyle mi? Reis sizin gittiğiniz yolların önünü çoktan tıkamıştır. Sadece ülke menfaatleri doğrultusunda hareket eden Erdoğan, kim ne derse desin dünyanın gözü önünde 2023 seçimlerinde tulum çıkaracaktır. İçlerinde bir lider seçemeyen bunun sonucunda ABD’den icazet alma yarışına giren siyasilerin artık sonu gelmiştir.
Milli olacaksın, diri olacaksın, vatan bayrak diyeceksin ve ülkemin menfaatleri doğrultusunda bu millet için kefenini gireceksin. Buda dünya liderliğine soyunmaktır. Bunun da ülkemiz adına yapacak tek bir liderin olduğunu ve bu liderinde siyasi hayatında hiçbir seçimi kaybetmeden ülkemin 20 senesine damgasını vurduğunu bilmekteyiz.
Artık ne ABD nede Avrupa ülkeleri umurumuz da değildir. Bu devletler ne kadar finans sağlarsalar da ne kadar siyasi karışıklık yapsalar da artık deniz bitmiştir. Devir Türkiye Cumhuriyeti’nin devridir. Devir Recep Tayip ERDOĞAN’ın devridir. Allah yar ve yardımcısı olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.