Bilinçsizlik ile Buraya Kadar Mı?
İnanılmaz bilinçsizlik hat safhada, virüs yok gibi yaşayanlar, yazlık yerlerdeki aşırı yoğunluk, sahiller, sokaklar, kordonlar, kafeler, yazlık yerlerdeki turistlik mekanlar, marketlerde sosyal mesafe kuralına uyulmayıp iç içe alış veriş yapanlar, düğünlerde ve eğlence mekanlarında dib dibe virüs yokmuş gibi oyun oynamalar eğlenmeler, maskesiz gezenler say say bitmez. İşin ilginç tarafı bazı zenginler yurt dışına keyfe keder gezmeye gittiğinde, bunların bazıları ülkeye bulaştırmadı mı?
Dünya’ya bu şekilde hava yolları vasıtasıyla yayılmadı mı?. Bu zengin kesim VIP’lerden geçiş yapıp, karantinadan ve kontrolden kaçıp ülkeye girmedi mi? Evde kal uyarısı yapan zenginler, yasaklar kalkar kalkmaz hepsi yazlık yerlere koşa koşa gittiler. Eee tabi orada virüs olmadığı için, virüs yokmuş gibi hareket etmeleri gayet normal.
Tabi zenginlerin bu davranışlarının yanı sıra halkdan bazıları da onlardan geri kalmadı. İnanmamalar, virüs yok gibi davranmalar. Günlük Vakalar ortalama 900-1000 arası sabitlendi. Sağlık Bakanımız her gün uyarı yapıyor, ama nafile. Düğünlerde çıkan vakalar ortada. Eğlence yerlerinde hiçbir kurala uymadan dans edenler ortada.
Bazı düğünlerde gelin’de bile virüs çıktı. Yapmayın etmeyin düğün olmayınca nikah olmuyor mu? Evlilik olmuyor mu ? Eğlencesiz nikah kıyılmıyor mu? Normal bir durumda değilliz! Neden anlamak istemiyor bu insanlar. Bu sene gece klüplerinde dans etmeyince, anlamsız eğlenceler yapmayınca dünya durmayacak merak etmeyin.
Yazlık yerlere akın etmeyince hayat durmuyor. Şu ciddi durum bi kontrol altına alınsın, ne olacağı belli değil. CORONA inanılmaz derecede bulaşıcı bir hastalık. Ve dünya genelinde mutasyona uğradığı sesleri var. Artık toplu organizasyonlardan vazgeçin. Sen taşıyıcı olabililirsin.
Senin bilinçsizliğin yüzden başkaları hasta olmak zorunda değil!!! Corona denen bu illet iyileşen hastalar da kalıcı hasar bırakabiliyor. Çin’de iyileştikten sonra spor yaparken yere yığılan çocuklar gelsin aklınıza. Sokakta maske takanlarda kapalı bir dükkana 4-5 kişi giriyor ve girdikleri gibi maskeyi çıkartıyor. Yahu kapalı yerde neden çıkartıyorsunuz maskenizi? Esas kapalı yerde takacaksın!
Ayrıca nedir bu topluca dükkanlara girip çıkma sevdası. Tek kişi girip maskesini taksın işini halletsin. Önceden maskeler çenedeydi şimdi ise dirseklerde. Çok zor değil kurallara uyup gerekdiği gibi davranmak şu durum geçinceye kadar tedbirli olun. Solunum sıkıntısı çekip öyle yatakda can vereceğinize, sağlıklı olun can sıkıntısı çekin.
Hayat gezmek eğlenmekten ibaret değil. Hele şu dönemde aklınızı eğlenme gezmeye vereceğinize araştırın okuyun! En azından kitaplar okuyun bilinçlenin gelişin farklı düşünceleri görün.
Birşeylerin peşinden körü körün gitmeyin Gerçi futbol takımlarının yaptığı transferler kadar merak edilmiyor ALLAHın kitabı. Kesinlikle Tv’lerde ve sosyal platformlarda sürekli hastanelerde CORONA’dan dolayı solunum sıkınıtısı çekenler gösterilmeli ki; insanlar iyice idrak etsin durumun ciddiyetini kavrasın..
Kurban bayramında yoğunluk patlaması yaşanan yazlık yerlerin birinde, belediye başkanı Covid-19 vakalarında artış olduğunu ve vaka sayılarını açıkladı. İşin ilginç tarafı vaka yoğunluğu ise genellikle il dışından tatile gelenlerde çıkması…
Halktan insanlar isyan ettiler. ‘’Bazı zenginlerin keyifleri olacak diye hastalık kapmak zorunda değiliz. Ne geldiyse başımıza bu zenginlerin bencilliği, bilinçsizliği cahillikleri yüzünden geldi.’’ diye. Ülkemizde büyük çoğunluk şu anda dikkat etmiyor ve umursamıyor. ALLAH yardımcımız olsun. Sizlere bir fotoğraf göstermek istiyorum buyrun bakın.
Bunlar 1 ay sonra tatil bittiğinde evde kal uyarısı yapıp videolar çekecekler.Bu bilinçsizlik ile muazzam yürütülen süreç heba oldu olacak az kaldı.
Afrikanın bile ülkeden kovduğu. ABD’nin anlaşmayı fesh etmeye çalıştığı Dünya Sağlık Örgütüne (World Health Organization) ülkemizde ofis açması için izin veriyoruz. ‘’ Koca, "Bu ofis DSÖ Avrupa bölgesinde Covid başta olmak üzere sağlık acil durumlarında faaliyet gösterecektir. Alanında tek olduğu için DSÖ açısından öneme sahiptir" dedi.
DSÖ değilmiydi virüsü hafife alan, yayılana kadar umursamayan, komik açıklamalar yapan. Neden bunlara izin veriliyor acilen bu karardan vazgeçilmesi lazım. Bizim DSÖ’ye ihtiyacımız yok. DSÖ’nün yaptıkları ortada Bunlar Dünya Sağlık Örgütü değil Bunlar resmen Dünya sağlığını hiçe sayma örgütüdür.
Hava yolları tehlikesini defalarca anlatmıştım. Kıbrısa uçuş yapan personel ülkeye alınmadığı için geri geldi. Neden alınmadı biliyormusunuz? Kıbrıs ülkesine gelenleri 1 hafta ülkeye sokmuyor bekletiyorlar. Uçuş yapan görevliler 1 hafta beklemeyecekleri için geri döndüler. Hollanda’da ülkeye gelenlere 2 hafta karantina kuralı var.
Bizde ise karantinasız yurtdışından gelen gurbetçilere karantina marantina yok. Gelen geldiği gibi giriyor. Ya taşıyıcı ise bunlar? Ya da şöyle düşünelim tut ki ülkene mutasyon virüs yayacaklar bunu da parayı verip uşaklarına yaptırırlar. İntihar bombacıları gibi düşünün ülkemize gelse toplu yerlere gitse yaysa virüsü nolur? Karantinasız, testsiz ülkeye kimseyi sokmayın. Bazı ülkeler hala hava yollarını açmadı.
Ama biz bu kafa ile devam edelim. İltalya’da sularda Aralık ayında Corona virüs tespit edildiği haberleri çıkmıştı. Virüs İtalya’da ne zaman tavan yaptı? Mart ayında! Eylül Ekim Kasım gibi Türkiye’de vakalar çok yükselirse kimse şaşırmasın. Suçu da birbirlerine atmasın.
Bilinçsiz insanlar, 14 gün karantina kuralına uymayanlar, Yurt dışı gurbetçilere karantina kuralını kaldıranlar, sosyal mesafeyi korumayanlar, virüs bana bulaşmaz diyenler, koşa koşa yazlık yerlere gidip hemen sokağa sahile kendini atanların aynaya bakmaları yeterli olacaktır.
Sizde haklısınız virüs müris yok herşey güllük gülistanlık. Dünya da Onaylanmış vakalar 18 milyon 196 bin 221 Ölümler ise 691 bin 740 zaten hiç olmadı. İnsanlar sanıyor ki filmlerdeki gibi birden topluca yayılma ve ölümler olacak. Mantıken 2 saatlik filmde uzun yıllara yayılıp ağır ilerleyen süreç işlenemez. Seyirci sıkılmasın diye hızlı gelişir olaylar. Filmlerdeki gibi topluca birden olmayacak zamanla olacak.
Şu virüsün farkına varın tedbirlere uyun. Ama şunu gördük ki Tv’de önce korku salıp algı yapıp, sonra çip mip deyip şimdi de yine korku salanlar. Virüsü hafife alma oyununa iyi getirmişler insanları. Planları başarılı olmuş.Virüsü resmen itibarsızlaştırdılar. Şubatta virüs bitecek, Türklere bulaşmayacak diyenler, şimdiler de mutasyon salgın diyor! Siz hala bunlara prim verip onları dinlemeye devam edin.
Ya çok ciddi önlemler alınıp daha fazla yayılmasını önlenecek ? Yada Brezilya gibi yapıp kalan sağlar bizimdir olacak. Ayrıca okullarda 6. sınıftan itibaren Borsa, Altın, Petrol ve piyasalar yani ‘’PARA’’ dersi konulup zorunlu ders olmalıdır. Türkiye’yi IMF nin kucağına atmaya çalışanları daha iyi anlayın.
IMF’den kurtulduk sonrasında Gezi Parkı darbe girişimi oldu. IMF ile anlaşma yapılsın falan diyenlerin esas amcını anlayabildiniz mi? Bağımlı Türkiye istiyorlar. Şu dolar, Euro, Altın vs niye yükseliyor anlarlar o zaman. Ülkeler eskisi gibi topla tüfekle değil, filmler, magazin ve yarışma programları, piyasalar ve sosyal medya üzerinden işgal edillip savaş veriliyor.
Gözünüzü açın uyanık olun. Z (Zombi) kuşağını kaybettik. Fakat sağlam atılacak adımlarla sosyal medya platformları, filmler, diziler, TV yarışmaları ile uyuşturulamayan, okuyan araştıran çok iyi bilinçli, bilgili şifa gibi jenerasyon yetiştirilebilir.
12 Monkeys (TV Series 2015–2018) Dizisinden kareler ile sizlere veda ediyorum.
Dikkatli incelerseniz günümüzdeki yayılma süreci ve yerleri bire bir örtüşüyor. Ülkemiz ile ilgili de benzerlik var. Eğer zamanınız var ise 12 Monkeys dizisini izlemenizi tavsiye ederim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.