AKP iktidarı malumunuz kendilerine “A-KE-PE” dendiği zaman pek bir kızıyor “A-KE-PE değil AK PARTİ” diyor…Tabii kendileri özellikle “ADALETE” çok önem veriyorlar ya (!) ondan olacak bu hassasiyetleri…

Mesela bu memlekette AKP’de milletvekilliği yapmış olan ve son yapılan AKP kongresinde de MKYK üyeliğine seçilen Orhan Miroğlu çıktı milyonların gözü önünde canlı yayında “PKK bir terör örgütü değildir” dedi… Dedi demesine ama Cumhuriyet Savcıları “Re’sen” soruşturma başlatmadılar.

Mesela bu memlekette bir zamanlar AKP’nin en önemli isimlerinden birisi olan, Erdoğan’a en yakın isim olarak gösterilen ve “Açılım sürecinin mimarlarından” birisi olarak tanımlanan Yalçın Akdoğan ““Abdullah Öcalan’ın olayları okuma kabiliyeti ve tecrübesi var. O, bölgenin yeni aktörüdür.” Dedi. Dedi ama hiçbir Cumhuriyet Savcısı Yalçın Akdoğan hakkında “Re’sen” soruşturma başlatmadı…

“Açılım” denen rezaletin 1 numaralı ismi Beşir Atalay bu ülkede ““Abdullah Öcalan Kürtlerin lideridir. Onun mesajları bizim de düşüncemizdir.” dedi. Ama hiçbir Cumhuriyet Savcısı Beşir Atalay için “Re’sen” soruşturma başlatmadı.

AKP’li eski vekil Mehmet Metiner çıktı ve “Abdullah Öcalan’ın durduğu yer Türkiye’ye çok katkı sağlıyor. Çok değerli şeyler söylüyor” dedi… Ama savcılar bunu da hiç duymadılar, görmediler. 

Bu ülkede iktidar partisi ellerinde binlerce Mehmetçik’in kanı olan terörist başı Apo’nun kardeşi, kırmızı bültenle aranan  Osman Öcalan’ı devlet kanalında seçim kazanmak için televizyona çıkarttı…Tek bir savcı çıkıp da “Ne oluyor arkadaş,siz bunu nasıl yaparsınız?” deyip soruşturma başlatmadı.

Bu ülkede FETÖ’ye yıllarca övgüler düzen, Türkçe Olimpiyatları’nın müdavimi olup gözyaşlarını tutamayan Bülent Arınç için tek bir soruşturma açmadı savcılar.

Ankara’yı parsel parsel satan Melih Gökçek’e bu “Satışların” hesabını sormak için harekete geçen bir savcı da göremedik biz yıllardır.

Velhasılı kelam, ezcümle AKP’nin “ADALETİ” hep nalıncı keseri gibi kendisine doğru yonttu yıllardır…

Şimdi bu memlekete 30 yılını vermiş, onurla şerefle TSK’nın üniformasını taşıyıp Amiral rütbesine ulaşmış, pek çoğu FETÖ kumpaslarına uğrayıp yıllarca Siliviri Zindanı’nında yatarak bedel ödemiş emekli 103 Amiral işte bu AKP’nin Montrö’den çıkıp Türkiye’nin egemenlik haklarını tartışmaya açma hayallerine tepki gösteriyor, sarıklı takkeli bir amiralden rahatsızlık duyuyor ve “FETÖ’den ders alınsın” diyorlar ve konu AKP olunca “Görmeyen-Duymayan” savcılar bir anda “Re’sen” yani bir başvuru olmadan yetkisine dayanarak derhal bu amiraller hakkında soruşturma açıyorlar…

Cumhuriyet Savcıları “Cumhuriyet” için endişelerini dile getiren emekli amirallere jet hızı ile soruşturma açarken yukarıda saydığımız PKK,APO güzellemesi yapan, Fethulah için gözyaşı döken, parsel parsel vurgun yapan AKP’lilere tek bir işlem yapmıyorlarsa orada yaman bir çelişki yok mu?

Cumhuriyet Savcılarının mesleğinin başında başka hiçbir meslekte olmayan “Cumhuriyet” ibaresi vardır zira o savcılar “Cumhuriyetin” savcısıdırlar.

Ve kimse unutmamalıdır ki iktidarlar, kişiler, partiler gelir geçer aslolan “DEVLET” ve “CUMHURİYETTİR”

Vesselam…