Örnek insanlara ihtiyaç var!
İnsan her zaman güzel örnekler arar çünkü güzel örnek akıllı, maharetli, yetenekli, bilgili, doğrunun temsilcisi, uzak görüşlü, aşırılıklardan uzak, mâkul, adaletli, hak ve hakkaniyete riayet eden insan demektir.
Bir toplumun sosyal ikliminde böyle insanlar ne kadar çoksa o toplum o kadar sağlıklı ve emin adımlarla yola gider. Bu insanların çokluğu adeta bir sigorta görevi görür. Bu vasıftaki insanlar zor günlerde adeta toplumun sinir uçlarını rahatlatır, gerilimleri ve yüksek akımlarını topraklar, sosyal iletişimi ve iletişim yollarının açık kalmasını, konuşulur bir ortak noktanın var olmasını sağlarlar, diyalogların devamına hizmet ederler.
Bir toplumun manevi zenginliği bu insanlarla artar. Bu örnek insanlar yeni nesillere özenilecek insan olarak taktim edilmeli, ayrıca bilim insanları ve milli hassasiyeti olan sanat, edebiyat, felsefe gibi evrensel izdüşümü olan alanlara nesiller yönlendirilmelidir.
Aşırı kutuplaşmanın mıknatıs etkisi toplum ilişkilerinde enerjinin ve tesannütün boşa gitmesine yol açar. Toplum önderleri çağın ihtiyacı olan içeride barış, kardeşlik, birlik ve beraberlik ortamını özenerek inşa etmelidirler. Bu çağ; ekonomik kalkınma, bilimsel yeterlilik, sosyal adalet, herkese yeteri seviyede gelir, işsizlik ve istihdam probleminin çözümü, çevrenin ve doğanın korunması gibi alanlar üzerinde daha iyisini yapma yarışının olduğu çağdır.
Bu çağ daha büyük keşiflerin, uzayın, canlı genetiğinin, nasıl bir evrende yaşadığımız sorusuna bilimle cevaplar vermek üzere olan bir çağdır. İdeolojik çatışmalar bir toplumu asla huzura kavuşturmaz ve toplumu çatışmaya sokar. Dünya üzerinde ideolojik çatışmaların olduğu hiç bir ülke huzur bulmamıştır.
Toplum sözleşmesi hukuki normlar üzerinden olmalı, ahlaklı bir toplum olmak için hak ve adalet anlayışı güçlendirilmelidir. Her milletin tarihi süreçte kazandığı değerler korunmalı, suni ve doku uyuşmazlığına sebep olacak girişimlerle toplum kabule zorlanmamalıdır. Millet kendi mecrasında tarih içinde ilerler, bu ilerleyişi saptırmak mümkün değildir, zorlamak kavga sebebidir.
Yeniden bir millet yaratmak arzusu nehri dağa tırmandırmak gibidir. Bizim ülkemize bu davranışlar çok şey kaybettirmiştir. Yüz yıl önce başlayıp 1980 yılına kadar ideolojik, baskıcı rejimler önce kendi ülkelerinin, sonra özellikle bulundukları coğrafyaların geri kalmasına sebep olmuşlardır. Güçlü ve uzun ömürlü bir devlet olmak için bir medeniyetin kodlarına ihtiyaç vardır. Bu kodlar tamamen insani, ahlaki, ilmi ve bilimsel olmalıdır. Tüm varlıkların tabii olduğu kurallar bütün kural koyucuların üstündedir.
Bu da ancak toplumun öncellediği üst kültür değerleriyle sağlanır. Bizim milletimizin üst kültür değerleri bellidir. Bu değerleri geri plana atan hal ve uygulamalar da bellidir. Yanlışın ömrü kısadır, yanlışın muvaffakiyeti imkansız ve zararı büyüktür. Tarih su gibi kendi mecrasında akar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.