Selçuk DÜZGÜN

Selçuk DÜZGÜN

Fahrettin Altun uyarmıştı: Hatırlayın!

Fahrettin Altun uyarmıştı: Hatırlayın!

Türkiye Hendek operasyonların başlayınca "Barış için Akademisyenler" inisiyatifi diye bir güruh ortaya çıktı.

Bunalar; Sur, Cizre ve Silopi başta olmak üzere Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki sokağa çıkma yasakları ve operasyonlar sırasında yaşanan insan hakları ihlallerine karşı 1128 akademisyen olarak "Bu suça ortak olmayacağız" adlı bildiri ile ülke gündemine oturdular.

O imza atıkları ihanet metnini uzun uzun kalem almayacağım ama imza atanlar içerisinde Boğaziçi ekolü dedikleri tipler de vardı.

1128 Akademisyenin büyük çoğunluğu Boğaziçi üniversitesindendi.

Bu olayın akabinde “2016’da Ankara’daki askeri servis araçlarına yönelik bombalı saldırıda 28 kişi şehit olmuştu.

Emniyet ve MİT, PKK’nın aynı eylemi İstanbul’da da gerçekleştirmek istediğini belirledi.  

Boğaziçi Üniversitesi otoparkında bir araç ele geçirildi. 

Üniversite içine bomba düzenekli araç sokan kişinin Boğaziçi Üniversitesi’nde çalıştığı tespit edildi.

Adli soruşturmanın yanı sıra kurum içi soruşturma başlatıldı ve soruşturmalara gelmediği için işten atıldı.

Üniversite yönetimi daha sonra şu açıklamayı yaptı;

“Söz konusu olaydan sonra ise güvenlik önlemleri daha da sıkılaştırılarak uygulanmaktadır. Üniversitemiz alanlarında güvenliğin sağlanması konusunda hassasiyetiniz ve işbirliğinize olan inancımız tamdır."

“Güvenliğimize güveniyoruz” diyen Üniversitede iki yıl sonra!
Türkiye Afrin’ne girmiş ve büyük bir zafer elde etmiştir.

Dost sevinmiş, düşmanlarımız yeniden harekete geçmiştir.
Şehitler vermişiz. 
46 şehit.

Bir bakıyoruz ki Boğaziçi Üniversitesi’nde şehitlerimize hakaret eden pankartlar açıyor.

Türkiye Cumhuriyeti devletine ”faşist “ diyorlar, askerlerimiz aleyhinde slogan atıyorlar.

Afrin zaferi hatırasına lokum dağıtan milliyetçi gençlere saldırıyorlar.

Bu saldırganlar ceplerinde Boğaziçi Üniversitesi öğrenci kimlik kartı taşıyan kişiler! 

PKK terör örgütüne açıktan destek veriyorlar. 

Ellerinde “işgalin, katliamın lokumu olmaz” diye kocaman bir pankart taşıyorlar.

Üniversitenin iki yıl önce bize güvenin dediği güvenlik görevlileri bu vandallık karşısında ne yapıyor dersiniz?

Firardalar.
Üniversite yöneticileri peki? 
Eeee ihanet bildirgesine imza atanlar ortada yok tabii.

Sorsanız, Türkiye’nin en iyi üniversitesi.
Milletin vergileriyle, devletin imkânlarıyla finanse edilen bu üniversitede hain örgütler cirit atıyorlar, akademisyenleri hain bildirilere imza atıyorlardı.

Bu olay karşısında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına o tarihlerde yeni atanan sayın Fahrettin Altun bir makale kaleme almış ve bu günleri işaret eden makalesinde cümlelerini şöyle bitirmişti:

“ Elbette devletin ilgili birimleri bu skandala sessiz kalmayacak, terör örgütüne verilen bu desteğin hesabını soracaktır. O, işin kamu hukukunu ilgilendiren boyutu. Ben şu anda onunla ilgilenmiyorum. Benim dikkat çekmek istediğim husus, bugün bu ortamda, hele ki bir devlet üniversitesinde terör destekçisi öğrencilerin kendilerini bu denli rahat hissediyor oluşları. Nasıl oluyor da bu kişiler üniversitede keyiflerince propaganda yapıp, şiddet uygulayabiliyorlar?

Bu manzaradan sadece üniversite yönetimi sorumlu değil. Erdoğan düşmanlığını üniversite eğitiminin doğal bir parçası haline getirmeye çalışan, PKK’yı sevimli göstermek için bin takla atan, “devrimci şiddet” diye diye bir hal olmuş sözüm ona aktivist hocalar da sorumlu.

Boğaziçi Üniversitesi’nin bu içler acısı hali nasıl düzelir? Bu sorunun başlıca muhataplarından biri de kuşkusuz Yükseköğretim Kurulu. Umarım YÖK bu manzara karşısında sessiz kalmaz, soruna yapısal bir çözüm üretir.”

Bu demek oluyor ki bugün  rektör ataması ile ortaya çıkan  ihanet dolu gösterilerin temsilciler adım adım üniversiteyi sahiplerinin elleriyle işgal etmişler.

İşgali gören devlet ve yetkilileri de boş durmamışlar.
Unutmayın!
Devlet aklı milletin şerefli devlet adamalarının vicdanında saklıdır.

Benim o günkü makalesinin sonucu olarak gördüğüm bu günler için teşekkürler Fahrettin Altun.

Darısı Boğaziçi’nin türevlerinin başına.

Başta Afrin’de şahadet şerbeti içen tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun.

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Selçuk DÜZGÜN Arşivi