Herşeyi  Habur`da terörist karşılayarak,

Diyarbakır`da hain ağrlayarak,

Abant`ta sözde aydınların tuzağına düşerek,

`Akil adam` diye bir sürü şarlatana prim yaptırarak,

Ve tüm bunların en büyük kaynağı cemaat denen CİA örgütüne ülkemizi peşkeş şekerek kaybediyorduk!...

Birden  bir şey oldu!

17-25 Aralık olayı patladı.

Zeytin yağı gibi ülkedeki ihanetler su üstüne yavaş yavaş çıkarken, Sur`dan başladık hendekleri başlarına yıkmaya.

Ve ihanetin  intiharı 15 Temmuz`da geldi.

Tarihte bir çok kez küllerinden dirilen bu millet 15 Temmuz gecesi bir kez daha bunu başardı ve ülkemizde emeli olan bütün hain örgütlerin hain isteklerini  başlarına yıktı.

Evet aslında Türk milleti için hayırlara giden yol 17-25 Aralıkta başladı!

Etrafını sarmış bir sürü hain ile Türk devletini tehlikeye atan, milletinin kaderi ile oynayan AK Parti, o gece  kendi üzerindeki oyunun farkına varınca herşeyi gözden geçirdi ve tüm siyasetini baştan dizayn etmeye başladı.

En az rahmetli Erbakan kadar Ak-Parti`nin siyaset sahnemize girişini bir proje olarak ben de kabul etsem de , şimdiki geldiği siyasi iradesinde o projenin artık Türk Devletinin kontrolünde olduğunu ve partinin devletleştiğine inananlardanım.

Dün, `her türlü milliyetçiliği ayakları altına alan` bir söylem bugün, Türk olmanın ne demek olduğunu, bu vatanın ana unsurlarının kimler olduğunu anlamış durumdadır.

Dün, kendisini BOP eşbaşkanı olarak gören siyasi irade bugün, BOP`un çöpe atılması için her türlü oyunun içerisine cesaretle  girmektedir.

Dün, `megri,megri` diyerek hainin birini ülkemizde ağırlayan o siyasi aldanmışlık bugünŞ sana oraları dar edeceğim demektedir.

Dün, `ne istediler de vermedik` dedikleri ortaklarının gerçek yüzünün görünce,  bugün verdiklerini  donlarına kadar alan bir siyasi dönüş var.

Dün ile bugün arasındaki yüzde yüz siyasi dönüşleri çoğalta biliriz.

Dün ile bugün arasındaki dönüşün Türk milletinin ve devletinin yararına oluğunun en net örneği CAİ`nın piçlerinin 15 temmuz girişimi, en somut delili ise  ABD`nin Türkiye`ye süresiz vizeleri kaldırmasıdır.

Ortadoğudaki planları 1923`den sonra bir kez daha ciddi ciddi bozulmaya başlayınca Türkiye`ye yönelik kötülüklerine devam etmeye başladı.

İDLİP operasyonu ile resmen ABD`ye savaş açan Türkiye`nin VİZE tehtidi gibi bir olayla karşı karşıya kalması oldukça normaldir.

Evet uzun lafın kısası şudur:

Cumhurbaşkanı  kurucusu olduğu partinin başına geçince kılıcın önünüde, arkasınıda eline aldı ve sırtını Türk  Devletine ve onun asıl milletine dayadı.

Eee cumhurbaşkanı Zapsu gibi hain danışmanlardan , Kasırga gibi şahinlerin fikirlerine geçince böyle olması normaldir.

Son yaşananlar karşısında açıkça söylüyorum; sayın cumhurbaşkanının şu anki siyasi duruşu ve icraatlarının yanında olmak bir Türk Milliyetçisinin görevidir.

AK Parti`nin dününe sert yazılar yazan ben, işte bugününe de destek yazısı yazarak o görevimi yerine getirmeye çalışıyorum.

ABD Türkiyeye hamle yapınca sırf Ak Parti düşmanlığından sevinen bir kesim var.

O kesime de ayrıca şunu söylemek isterim.

.... tövbe tövbe neyse demeyeyim, artık siz anlamışsınızdır.

Saygılarımla