TGB`nin `Kukuleta` Geçirme Olayı!

Son yıllarda eski sol örgütlerden genetiğini oluştuduğu çok belli bir gençlik hareketi ortaya çıktık adı; TGB

Yani `Türkiye Gençlik Birliği !`

Temel ilkelerini;Tam Bağımsız Türkiye olarak savunuyor,  Türk Gençliğini sağ-sol ayrımı yapmadan Vatan Savunmasında birleştirmek amacıyla ortak mücadeleye çağırıyorlar...

Nedense `Türk Gençliğini `  göreve çağırdıkları  halde hareketilerinin ismi `Türkiye Gençliği` koymuşlar!

`Türkiye Gençliği` nasıl bir kültürü, milleti temsil ediyor acaba?  

Anlamak mümkün değil!

Örneğin; İngilterede böyle bir hareket çıksa adına `İngiltere Gençliği mi` der.

Veya Faransa`da, İspanya`da `Fransa, İspanya Gençliği mi` derler.

Demezler!...

Direk `İngiliz Gençliği, Fıransız Gençliği, İspanyol gençliği` derler.

Sizce,  Türk Gençliğini bir ortak mücadeleye çağıranlar neden  hareketin adına   `Türk Gençlik Birliği` diyememişler.

Bu hareket  savaşını  `Emperyalizme!` karşı açtığını vurguluyor.

Oysa yaptıkları her eylem hem emperyalizim kadar korkakça, hem de ona hizmet eden eylemler...

Onlara göre emperyalist kim?

 Batı, AB ve ABD!

Tıpkı geleneksel solcu, kominist mantığı!

Demek ki, TGB`nin şifreleri, kuruluş amaçları belli.

Tiplerine, eylemlerine bakıyorsun;

-Ömürleri bir şeylere karşı çıkmakla, bir şeyleri protesto etmekle geçmektedir...

-Saç-sakal birbirine karışmış vaziyette dolaşırlar...

-Polis, kamu düzenine saldırmak zarar verme onlar için başarıdır..

 Tıpkı ağabeyilerinin genetik kodları gibi.

Bunlarındaki  tek fark biraz daha modarnize olmuşlar ve şova yönelik eylem yapıyorlar.

Klasık eylemleri ise sokakta yalnız  ABD askeri görüp başına çuval (kukulete)  geçirme!

Oldukça anlamsız, basit ve korkakça görüyorum ben bu şova yönelik eylemlerini.

Bir mesaj vermek istedikleri belli ama yaptıkları hareket vermek istedikleri mesajı silip götürüyor.

Ve manşet atıyorlar `Misafir umduğunu değil bulduğunu giyer`

Bu bile bu hareketin kodlarının `TÜRKİYELİ`  mantığından çıktığını, Türk Mantığı ile alakasının olmadığını gösterir.

Oysa Türk kısaca;` Geldikleri gibi gidecekler` der.

Evet bir noktada haklılar başımıza çuval geçirilmiştir ve ABD`den çuval geçirme konusunda bir hesabımız vardır.

Eğer bu hesabı sormasak gelecek nesillere bir utanç tablosu bırakacağız demektir.

İyi de bu  hesap aptalca, korkakça yapılan ucuz hareketlerle sorulmaz!

ABD askerinin başına çuval mı geçirmek istiyorsun be kardeşim?

Ozaman  gidip karargahlarına girecek sana yaptığının aynısını  yapacaksın.

Hatırlayalım başımıza çuval geçirilme olayını!

4 Temmuz 2003 günü Kuzey Irak'ın Süleymaniye kentinde karargâh kurmuş bulunan (bir binbaşı komutasında) 11 Türk Silahlı Kuvvetleri mensubunun Amerikan 173. Hava İndirme Tugayı'na bağlı askerlerce ve peşmergelerce derdest edilmeleri ve başlarına çuval (kukuleta) geçirilmek suretiyle götürülüp 60 saat süresince alıkonularak sorguya çekilmeleri hadisesidir.

Operasyon için ABD'nin en önemli milli bayramı olan 4 Temmuz tarihinin seçilmiş olması ayrıca bir planın göstergesidir.

Şimdi Sorarım!

Daha geçtiğimiz günlerde peşmerge şehit kanları ile sulanmış vatan topraklarında rahatca Kobaniye hem de `Biji Serok Obama!` diyerek geçerken siz `Yaşasın bağımsız Türkiye` sloganınızla neredeydiniz?

`Yaşasın mazlum milletler`derken,  `Filistin,  Suriye, Irak, Venezüella, Mısır, Meksika`yı`  sayarken neden dilinize Kerkük, Doğu Türkistan en basidi Azerbaycan`ın İşgal altındaki toprakları Karabağ düşmüyor?

Sahi biz sizi hiç TÜRK adı geçen devletlerin hak arayışında görmedik.

Yoksa sizin için Kızıl Çin, Rusya veya Fars merkezli İran emperyalist değil mi?

Tüm bunlar gösteriyor ki, Türkiye`nin yeniden Türkleşmesi gerekmektedir.

Hem de en başta Türklük İçin Hareket ettiğini iddia eden merkezlerden başlanmalı.

Son söz;

Türk sokakta savunmasız adamın başına çuval geçirmez!

Türk: Savaş sırasında yaralı düşman askerini ateş hattından alıp karargâhına götüren ve sonra dönüp onlara karşı ölümüne yine savaşan adama denir.

Kim mi kahrolsun?

Zulüme ve zalime açık veya dolaylı yollardan hizmet eden herkes...vesselam.

Selçuk Düzgün