KRİPTO TERÖR SEVİCİLERİ!
MHP-AKP ittifakından en rahatsız olan kesim aslında AKP içerisindeki kripto terör sevicileridir.
Hükümetin Habur rezaletinden, AKİL ADAMLAR cehaletine giden yoldaki bütün hatalı taşları da aslında bu kripto terör sevicileri döşemiştir.
Şimdi APO denen teröriste hükümet kanadından o dönem ne methiyeler düzüldüğüne buradan değinmeyeceğim, zira hükümetin geldiği şu anki nokta milletimizin terör konusundaki beklentilerini karşılamaktadır.
Ve kimse inkar edemez bunun ana kaynağı MHP-AKP iş birlikteliğidir. Bundan sonrasını teröristler ve sevicileri döşünsün.
O terör sevicilerinden birisi MHP`nin hükümete desteğinden okadar rahatsız olmuş olmalı ki, rahmetli Türkeş`i `ırkçı` ilan edecek kadar ileri gitmiş.
Ve üstü kapalı Türkeş-Bahçeli karşılaştırması yaparak camiaya fitne tohumu ekmeye çalışmıştır.
Bu yaklaşımla neleri hedeflediğini çokça sıralayabilirim ama asıl hedefi bence ülkenin yakalamış olduğu milli mutabakata tahribat yapmak.
1991`de IRKÇI parti dediği devleti ise Kürt katliamı yapmakla suçladığı o yıllarda evet terör karşısında en sert duran ve “bu toprakları size dar ederiz” diyen Alparslan Türkeş`di.
Bu duruşuna ırkçı demenin derinden yatan psikolojik hali nedir acaba?
Aynı Türkeş Kürtler üzerinden terör eylemlerinden bulunanlara karşı ülke bütünlüğü için şu cümleleri kurmuştur ” Onlar ne kadar Kürtse ben de o kadar Kürdüm. Ben ne kadar Türk’sem onlar da o kadar Türk’tür”
Bu cümleyi o zaman barış ve kardeşliği dilinden düşürmeyenler asla kuramıyorlardı.
Çünkü asıl faşist onlardı.
Evet, faşist diyorum zira ırkçılık ile faşizm bambaşka bir kavramdır ve ne hikmetse herkes bu iki kavramı karıştırarak insanın kavmini sevmesini sanki suç olarak satmaktadır.
Türkeş`in ve dahi bütün ülkücülerin ırkçılığının tarifi ise; İstiklal marşımızın ilk kıtasındaki ırkçılığın ta kendisidir.
Rahmetli Türkeş`in bu söyleminden en çok rahatsız olan ise yine onlardı.
Zira siyasetteki, ticaretteki varlık sebepleri o bölgede kürkçülük yaparak `biz olmasak ülke bölünür` tehdidi ile saltanatlarını sürdürmekti.
Irkçı dedikleri bir siyasi liderin kurduğu o cümleler onların saltanatını sallıyordu.
Aslında şimdi de Devlet Bey AKP`deki bu kripto terörist sevicilerin saltanatlarını sarsıyor.
Onlardan bir kaçı ile Azerbaycan`da iken karşılaşmıştım.
HDP`nin çöküşü sonrası AK Partili olanlar yani.
Güçlü olduğu dönemde FETÖ`nün imamına HİMMETİNİ eksiksiz veren, 17-25 aralığı fırsat bilerek “Gerçek nurcu biziz, en iyi nurcu biziz” diyerek nurculuğun kolları arasındaki iç iktidar savaşında devlete başka bir cemaat anlayışı ile sızan, "Çözüm Planı" sırasında sosyal medyasından "APO mu barış konusu da samimi yoksa Erdoğan mı?" diye mesaj atıp o dönem kripto İslamcı-kürkçülük anlayışı ile hükumeti eleştiren, 15 Temmuz sonrası o mesajlarını silen... HDP`nin seçimlerde Bakü`de sandık başkanlarını organize eden, dağdan inmiş pkk`lı öğrencilere her türlü iaşe ve lojistik yardım sağlayan, Azerbaycan`da pkk`nın yayın organı olan DİPLOMADİ gazetesine gönüllü üye olan ve ayrıca üyelik çalışmaları azami derecede sağlayan, Bakü’deki iş adamı kılıklı kripto terörist sevicilerinin AFRİN sonrası ruh alini merak etmiyor değilim.
Devletin terörle mücadelesinde her türlü desteği vurgular gibi görünen bu zatlardan AFRİN sonrası iyi veya kötü her hangi bir yorum görmedik.
Hadi AFRİN konusunda bir açıklama yapın, `kahrolsun ypg-pyd-pkk` deyin de çokta dilinizden düşmeyen Türk devletini sevmenizi, kardeşlik adına kucaklaşmanızı görelim.
Zor değil mi?
DEVLET sizin de oyununuz bozuyor değil mi?
Durun daha yeni başlıyoruz...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.