ABD Suriye`den çekileceğini söyledikten sonra İran`da açık açık
isyanlar başlamıştı.

Sonra bir gece Arabistan Petrol merkezleri vuruldu.
ABD ve Arabistan bu olaydan İran’ı sorumlu tuttu.
Sonra isyanların basına yansıması bir anda kesildi.
Tüm bu olaylar aslında `Suriye ile işimiz bitti, İran`la yeni salvoları
yapmaya başlayalım` hareketlenmeleriydi.
Bu salvolar son bir haftada dünyanın merkezine oturacak kadar
büyüdü ve 3. Dünya savaşı mı çıkıyor? Sorularına bizi yöneltti.

Yani ABD elçiliği Irak`ta basıldı, bu baskından ABD İran`ı sorumlu tuttu
ve ABD ertesi gün İran`ın belki de gelecekteki Cumhurbaşkanını
olacak olan General Kasım Süleymani`yi bir suikastle öldürdü.
Kasım Süleymani’nin öldürülmesi bence öldürenlerle, ölenlerin işine
yaradı.

Zira, Kasım gibi deneyimli bir askerin bu kadar ucuz öldürülmesi
sadece ABD`nin gücü ile orantılı değildi.

ABD`nin işine nasıl yaradı?
Tek cevapla Ortadoğu da sorgulanan gücünü ispat etti.
Ya İran tarafı bu işten nasıl faydalanacak?
`Kahpe içeride olmasa kapı kilit tutmaz` diyor ya Dedem Korkut işte
Generalin öldürülmesi kesinlikle İran derin devletinin de içerisinde
olduğu bir ABD operasyonuydu.

İran bunu neden mi yaptı?
-Bir süredir iç isyanlardan dolayı bozulan içyapısını bu generalin
öldürülmesi ile yeniden birliğe çevirdi.
- İran’ın milli meclis seçimleri yaklaşıyor ve edinilen bilgilere göre
rejim yanlısı adayların kazanması zordu, bu olay onların yeniden
kazanmasına vesile olacaktır.

- Bir süredir İran`da Hamene`ye karşı bir darbe olacağı düşünülüyordu
bu darbeyi yapacak tek lider de Kasım Süleymani`ydi bu vesile ile

Hameneyi’nin kendine rakip gördüğü kişi ortadan kaldırıldı ve darbe
konusu sadece lafta kaldı.
- İran’ın Ortadoğu stratejisi iflas etmiş durumdaydı. İran`ın mezhepsel
katliamlara imza attığı açık açık belgeleniyordu, hem bu siyasetinin
değişmesi gerekiyordu, hem de değişime engel olacak güçlerin
bertaraf edilmesi gerekiyordu o değişime engel olacak ve ve bir Kasım
Süleymani`ydi ve İran`ın bütün günahları ona yıkılarak diğer tarafa
düşman eli ile gönderildi.
Yani bence İran derin devleti kendi eli ile hem pisliklerini temizledi,
hem pisliklerinden sorumlu komutanını düşmana temizleterek milli
birliğini sağladı.
General Kasım`ın yaptıklarına hayat serüvenine bakarsanız ABD
elçiliğinin basılmasından sorumlu tutulduğu aynı saatlerde IRAK`ta
pikniğe gidermiş gibi gezmesi sizce aptalca değil mi?
Olay net General Kasım ABD`ye servis edildi.
İran derin devleti bir taşla bin kuş vurdu.
Şunu hatırlatmak isterim dünyada bu işleri FARSLAR kadar bilen başka
bir ülke yoktur.
İsrail bile bu konuda onlardan geri kalır.
Bu olayda beni asıl ilgilendiren olay ise kendi ülke insanımın konuya
bakışı!
-Bir kesim adama `ŞEHİT` dedi bazı camilerde ruhuna Fatihalar
okundu,
-Bir kesim `katil` öldü diye sevindi,
-Bir kesim ABD`ye teşekkür etti,
-Bir kesim İRAN`cı kesildi…
Benimde içinde olan bir kesim ise ; TÜRK MİLLETİ `MİLLİ` olmak
konusunda dünya gerçeklerinin acaba neresin de diye kara kara
düşünmeye devam ediyor.

Maalesef ülkemizin en başta aydınları bu suikast olayına ABD
düşmanlığıyla bakıp İRAN yanlısı olmak ile, İRAN düşmanlığıyla bakıp
ABD`ye teşekkür etme arasında gidip gelmektedirler.
Sahi milli olmak bu mu?
Devlet olmak bu mu?
NOT: Genarel Kasım`ı ABD öldürdü, cenazesi bir ABD marka arabada
taşındı hemde amplemi `HAÇ` olan bir Chevrolet`le…
Daha başka söze gerek var mı?