Türk tarihinde emsali görülmemiş ihanetlere şahit oluyoruz.

Üzerimize ölü toprağı serpilmiş gibi, Ceddimize, neslimize ve şehitlerimize yapılan hakaret ve iftiraları sessizce seyrediyoruz.

Türk düşmanlarının taltif ve takdir edilişini izliyoruz.

Türk kanı içenlerin mazlum, Türk Milet’inin saldırgan olduğunun “resmen” ilan edilişini görüyoruz.

Katledilen, Soykırıma uğrayan Türk’leri ise sanki “iyi olmuş” der gibi görmezden gelenlerin ihanetine ve kinine ibretle şahit oluyoruz.

**

Türk askerini alçakça pusu kurarak şehit eden İngiliz tasmalı eşkıyadan özür dilediniz önce.

Topraklarımızda barınan ve beş yüz yıldır isyan halinde olan Kürt eşkıyanın isyanını bastırmayı katliam olarak ilan ettiniz Cihan’a.

Ama aynı eşkıyanın binlerce masum insanı “sırf Türk oldukları için” katlettiğini görmediniz.

Gözünüzde ki Emevi gözlüğü ve Türk’e karşı beslediğiniz kin ile Müslüman Türkleri Hristiyan Ermeni eşkıyasından daha aşağı görüyorsunuz!

**

Tehcir sırasında hayatını kaybeden Osmanlı vatandaşı Ermenilerin torunlarına taziyede bulunmak ne tarihsel gerçeklerle ne de hiçbir siyasi manevra ile izah edilemez.

Ne Obama’ya şirin görünerek kaybolan güveni tazelemek ne de Ermeni lobisinin desteğini almak bu açıklamanın izahı olamaz.

Tehcir sırasında yaşanan olaylar tarafsız bir şekilde incelendiğin de masum Türklerin katledildiği görülür.

Asıl katledilen, ihanete uğrayan, sırtından hançerlenen Türk Milleti’dir.

Asıl Türk Milletinden özür dilenmelidir.

Soykırım Türk Milet’ine karşı alenen yapılan bir iftiradır.

Türk’ler tarihin hiçbir döneminde soykırım yapmadı fakat en çok soykırıma uğrayan Türk’ler oldu.

**

Huzur içerisinde yatmalarını dilediğimiz Ermeniler asıl huzursuzluğun ve ihanetin odağı olmuştur.

Tehcir sırasında hayatını kaybeden Ermenilere ve onların Türk Milleti ile münasebetine bir bakalım:

Türk Milletinin topraklarında yaşayan, Ekonomik ve Bürokratik ayrıcalıkları olan ve her türlü nimetten faydalanan Ermeniler, bunun karşılığında:

1.Dünya savaşında ihanet edip 23 yerde isyan çıkartarak İngiliz ve Ruslarla iş birliği yapıp 500 binden fazla masum Türk’ü katlettiler.

Kars, Iğdır, Erzurum ve Birçok yerde hâlâ ortaya çıkan toplu mezarlar Ermeni çetecilerin öldürdüğü masum insanlara aittir.

Adana, Zeytun, Erzincan da yapılan insanlık dışı katliamlar bugün bile yürekleri yakacak kadar dehşet vericidir.

Şimdi Ermenistan’ın Başkenti olan ve ismi Erivan olarak değiştirilen İrevan’da yaşayan 500 bin Azerbaycan Türk’ü Ermeniler tarafından tamamen katledilmiş veya sürülmüştür.

Dünyanın en aşağılık ve insanlık dışı katliamlarını Ermeniler yapmıştır.

Bir de taziyede bulunduğumuz Ermeni torunlarına bakalım:

Onlar da dedeleri gibi Türk düşmanlığını şiar edinmiş, Türk kanı akıtmaktan zevk alan katil sürüleridir.

42 Diplomatımızı şehit eden Ermeni torunu Asala eşkıyasını unuttuk mu?

Hocalı ’da soykırım yapan bu Ermenilerin torunları değimliydi?

Karabağ’da katliam yapan ve bu gün bile işgal ettiği topraklardan çıkmayan bu Ermenilerin torunları değil mi?

Güneydoğu da 30 yıldır isyan ederek özerklik isteyen ve binlerce asker ve sivilimizi katleden PKK’nın başındakiler de bu Ermenilerin torunu değil mi?

Biz bu katil sürülerine mi taziyede bulunduk!

Biz 1915 olayları için taziye de bulunurken, 42 diplomatımız ve Karabağ’da Hocalı ’da katledilen binlerce insanımız için bir taziye ve ya özür beklemek hiç aklımıza gelmedi mi?

Ermeni açılımı.

Açılım adı altında yürütülen politikalar Türk Milletinin ve Cumhuriyetin geleceğini tehdit eden birer projeler olarak karşımıza çıkıyor.

İlk defa “Kürt sorunu” ifadesi ile artık geri dönülmesi mümkün olmayan bir Kürt sorunu yarattık.

Ardından demokratikleşme adı altında başlatılan açılım ile özerk Kürdistan yolunu açtık.

Şimdi sıra Ermeni açılımına geldi.

Yine bir ilk yaşadık ve soykırımı konusunda ki tavrımızı yumuşattık.

Bu tavrımızın Ermenistan’a ve Ermeni lobisine vereceği cesareti ve ardından gelecek talepleri tahmin etmek zor değil.

PKK, Ermeni işbirliği daha da aleni bir şekilde karşımıza çıkacak ve Ermeniler, önce tazminat sonra da toprak taleplerini daha cüretkâr bir şekilde ve yüksek sesle dillendirecekler. Tabi Ermeni lobisi ve Fransa’nın da desteği ile.

Türkiye bir uçuruma doğru sürükleniyor.

En anlaşılmaz olan da şu ki: Biz bu gidişi sadece seyrediyoruz!