Selçuk DÜZGÜN

Selçuk DÜZGÜN

Devlet Bey Asla İktidar Olamaz!

Devlet Bey Asla İktidar Olamaz!

Devlet Bey Asla İktidar Olamaz!

 

"Yığın düşünmez, maruz kalır." diyor Cemil Meriç.

 

Hakikatten de öyle.

 

Türkiye`deki siyasi tablomuza bakınca bunu daha iyi anlıyoruz.

 

Hatırlayacaksınız MHP lideri Devlet Bahçeli içerisinde `şerefsiz ` lafı geçen iki kelime kurdu ve ortalık bir anda toz duman oldu.

 

Sayın Bahçeli`nin o cümleleri kime, niye kurduğu çok bellidir.

 

Zaten üzerine alınanlar hemen mahkeme yolunu tuttu ve davalarını açtılar.

 

Benimde aklıma şu soru geldi `İnsan kendinde olmayan bir şeyi niye ciddiye alır ve dava açar ki?`

 

Mesela biri bana `vatan haini` dese ona güler geçerdim.

 

İşin ilginç yanı Sayın Bahçeli hiç bu kadar gündeme gelmemişti.

 

Bu durumda hemen tetikçi kalemşörlar devreye girerek MHP Barajın altında kalır demeye başladılar.

 

Bunu diyenlerin birçoğu MHP`ye asla oy vermeyenlerdir ve vermeyecek olanlardır.

 

Bu tiplerin Devlet Bahçeli üzerinden yıllarca yürüttükleri MHP`ye oy vermeme bahanelerine kısaca değinirsek şunları sürekli dediklerini göreceğiz;

 

-Hatip değil, konuşmalarını hep kâğıttan okuyarak yapıyor.

 

-Ecevit`in önünde elpençe divan durdu, İktidar olmak için Rahşan`ın hakaretlerini sineye çekti

 

- Ülkü Ocaklarını kapattırıyor. Ülkücülüğü bitirmeye çalışıyor. Memleket bu halde iken sokağa kimseyi çıkartmıyor.

 

- En önemlisi Apo’ yu idam etmedi.

 

Başka diyorsun?

 

Bu tür mazeretler sıralanıp geliyor.

 

İş onun MİT ajanı olmasına, derin devletin adamı olmasına kadar gidiyor…

 

Ozaman en sondan yani MİT adayı olmasından değerlendirmeye başlayalım:

 

-Velev ki, Sayın Bahçeli MİT mensubu ve derin devletin adamı, bundan yalnız bu devleti sevmeyenler sıkıntı duyabilir. Hem devletçi olacaksın, hem de bir siyasi parti liderinin o devletin en önemli merkezinde olmasından rahatsız olacaksın, bu bir tezat. Dolayısı ile eleştiri iyi niyetli değil ve bu eleştiriler özel istekler üzerine yapılan bir propaganda malzemesi halini almıştır.

 

-Ülkü Ocaklarının kapanma meselesi.

 

Dikkatlice baktığımızda ocaklar kapanmadan ziyade daha entelektüel boyuta ulaştığı sonucuna ulaşabiliriz. Birileri bu işten rahatsız olacak ki, durumu kapanmadan ziyade pasivize edilmesi şeklinde karşımıza koymaktadırlar. Samimi değiller zira bunu söyleyenlerin istedikleri aksiyon için ödedikleri hiçbir bireysel bedelleri yoktur.

-Ecevit meselesi tamamen kahve ağzı ve sokak edebiyatıdır. Zira devlet adabı ile sokak kabadayılığını karıştıranların bunu anlaması zordur. Rahşan meselesi ise, yine devletin bekası için içilen kızılcık şerbetinden başka bir şey değildir.

 

-Konuşmasını kâğıttan yapma meselesi ise yine cahilane bir tezdir. Bir adamın nereden, asıl konuştuğundan ziyade neyi, neden dediğinin önemi vardır. Devlet Bey`in meclis konuşmalarından, mitinglerden konuşmalarına kadar kullandığı her kelime, vurguladığı her konu belli ki, titizlikle seçilmiş ve üzerinden tartışılmış konuşmalardır. Ve eğer dikkatlice o konuşmalar incelenirse görülecektir ki, her biri siyasal bilimler fakültelerinde öğrencilere ders olarak okutulacak konulardır.

- Ha APO meselesini unuttuk. Bunun için kime ne belge sunsak inanmayacaklar. Bu kuracağım her cümle anlamsız kalacaktır. Ama şu hakikatin altının ne çizelim APO`yu niye idam etmedi diyenlerin % 90`ı da MHP`ye ne o dönem, ne şimdi oy verenler değillerdir.

 

Hal böyle iken, tüm bu sataşmaları ve tartışmaları yapanların hiçbir kalkıp da `Devlet Bahçeli sahtekârdır, yalancıdır, hırsızdır, arsızdır…` gibi cümleler kurmazlar.

 

Her şeye rağmen onun hakkında herkesin ortak noktası; beyefendi, dürüst ve devlet adamı şeklindedir.

 

Demek ki, bu ülkede oy almak için yırtık, sahtekâr, hırsız, alavere-dalavereci ve terörist olacaksın…

 

Anlaşılan o ki, Devlet Bahçeli bu devrin adamı değil.

 

Bu yüzden iktidara gelme şansıda asla yok.

 

Devlet Bahçeli`de artık yığının reflekslerini görmüş olacak ki, `şerefsiz` tartışmasına kamuoyunu soktu ve taraflı tarafsız herkes bu işin üzerine atladı.

 

Bu tartışmaları ibretle izlerken Cemil Meriç`le başladık onunla bitirelim,`Memleketi muazzam bir tımarhanenin hücreleri halinde görmek ne kadar hazin...!`

 

Haa Devlet Bey ne zaman mı iktidar olur?

 

Yığın düşünmeye başladığı zaman.

 

Ayrıca diyebilirsiniz ki, ama sayın Bahçeli saf, siyaseti bilmiyor.

 

Son söz; SAF OLMAK, ŞEREFSİZ OLMAKTAN DAHA İYİDİR... Vesselam


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Selçuk DÜZGÜN Arşivi