Efendim malumunuz AKP’li belediyelerde vurgun bitmek bilmiyor tabii vurgunun yöntemleri de say say bitmez durumda…

Son olarak borç batağı içerisinde yüzen AKP’li Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin 1 yıl içerisinde 47 kalem mevsimlik çiçek, çiçek soğanı, çiçek yumrusu ve muhtelif bitki alımı ile bakımı işi için tamı tamına 4 milyon 406 bin TL ödeyeceği ortaya çıktı…

İhale de yapılmış, ihaleyi de belediyenin şirketi olan Gazi Ağaç Peyzaj Eğitim Hizmetleri ve Hayvanat Bahçesi İşletmeciliği Sanayi ve Ticaret AŞ kazanmış bile…

Ama bu AKP’nin gözlerimizi yaşartan çevre duyarlılığı, ağaç ve çiçek sevgisi, “yeşile” olan sevdası yeni değil…

***

Şimdi sizlerle baya bir gerilere gideceğiz. Recep Tayyip Erdoğan’ın daha İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu zamanlar…

Recep Tayyip Erdoğan İBB Başkanı olduğu dönemde bir kampanya başlattı: “ İki Milyon Ağaç” kampanyası… Bu kampanyayı İstanbullular hatırlayacaklardır. İstanbul’a Erdoğan’ın Belediye Başkanlığı döneminde 2 milyon ağaç dikilip dikilmediği hala tartışma konusu olsa da bilinen kesin bir gerçeklik var, o da bu kampanyanın büyük bir “skandal” ile sona erdiği…

İBB’de “çark” o dönemde şöyle dönmüştü:

Önce ağaç alım, dikim ve bakım işleri İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin şirketi İSTAÇ A.Ş’ye verilmişti, İSTAÇ ise işi yine belediyenin şirketi olan AĞAÇ A.Ş’ye devretti. AĞAÇ A.Ş ise yandaş firmalar üzerinden milyonluk vurgun yaptı…

Bu vurgun sonrasında İSTAÇ A.Ş’ye operasyon yapıldı ve 11 İSTAÇ A.Ş çalışanı gözaltına alındı.

Yapılan soruşturmalar sonrasında dönemin İBB Başkanı olan Erdoğan’ın “Görev ve yetkisini kötüye kullandığı” tespit edilse de Erdoğan zaman aşımı gerekçesi ile yargılanmadı…

O dönemde İBB’te gönderilen İçişleri Bakanlığı Mülkiye Başmüfettişi Candan Eren, İBB eski Genel Sekreterlerinden Mahmut Kuş’un görüntülerini gizli kamera ile kayıt altına almış, Mahmut Kuş gizli kamera kaydındaki görüntülerinde ağaç vurgunun nasıl yapıldığını, İBB’nin o dönemki Genel Sekreteri olan Necmi Kadıoğlu’nun İtalya ağaç pazarına nasıl hakim olduğunu, hangi “enteresan” yollar ile ağaç vurgunu işlerinin bağlandığını teker teker anlatmıştı.

***

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile aynı yıl Ankara’ya Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçilen Melih Gökçek de ağaçları pek bir sevdi… Ağaç ithal etmek niyeyse Melih Gökçek’in de en tercih ettiği işlerden birisi oldu…

Tabii kötü niyet aramamak lazım, Melih Bey “Yeşile” aşıktı…

Ama ufak bir kusuru vardı işte Melih Bey’in “Yeşile” olan sevdasında…

Zira Ankara’ya tanesini 7500 Euro’dan ithal ettiği ağaçların aslında tanesi 750 Euro’ydu… Ha bir de parklara mesela 170 ağaç diktiğini yazıyordu Melih Bey ama saydığınız zaman 17 ağaç çıkıyordu ortaya…

Tabii bunu Melih Bey’in “Yeşil” sevdasındaki heyecana vermek lazım, o heyecanla “ithalat” kararlarına imzayı öyle bir şevkle atmıştı ki kendisi aradaki 1 tane sıfırı görmemişti her halde heyecandan…

Ha Ankaralı’nın paraları mı? Onlar gitti çoktan ama 7500 Euro’luk “tarife” üzerinden…Olsun “Yeşillendik” hep beraber mühim değil,”metal yorgunu” parselci Melih Bey’in canı sağolsun..Zaten fazla kurcalamamak lazım değil mi “Yeşiline bak bağını sorma” …

***

Kocaeli’nin mesela şirin bir ilçesi var: Kartepe…

Burayı da AKP kazanınca bir çiçek sevdası sarmış sormayın gitsin..

Kartepe Belediyesi çiçeği, doğayı bir seviyor bir seviyor aklınız hayaliniz almaz o derecde yani…

Bize inanmıyorsanız rakamlara bakın efendim, onlar yalan söylemez… Ne diyor rakamlar? Bu Kocaeli’mizin şirin mi şirin ilçesi Kartepe’nin 2018 yılındaki AKP’li belediyesi 1 yıl içerisinde tamı tamına 8 milyon 677 bin 734 lira 70 kuruş’luk çiçek almış!

Gözlerimiz yaşarmakla kalmadı bu doğa çiçek, yeşillik sevgisi karşısında milletçe gözyaşlarımızı tutamıyoruz artık…

Ha bu 8 milyon 677 bin 734 TL harcanan çiçekler nerededir, kime gönderilmiştir diye soracak olursanız mümkünse sormayın zira bunu bilen yok! Çiçeklerin ne olduğunu Kartepe Belediye Meclis üyeleri de sormuş ama çiçekleri alırken pek bir cevval, atakan olan belediyemiz bu sorunun cevabını verirken aynı mahareti gösterememiş. Yani sizin anlayacağınız efendim paralar uçmuş,” çiçek gibi” vurgun olmuş…

***

Şimdi biz bu AKP’nin çevre ve özellikle de ağaç-çiçek sevdasından örnekleri sıralamaya devam etsek burada ne köşe yeter ne günler…Sizlere bu büyük “Yeşil” sevdasının çarpıcı örnekleri olsun diye yazdık bunları…

Peki efendim AKP neden çok sever çiçeği, özellikle de ağacı? Neden hep milyon milyon ağaçlarla “Fidan dikme kampanyasını” AKP’li belediyelerimiz akıl eder mesela?

Bakın efendim şimdi bu ağaç işi çok “Yeşilli” bir iş… Ama bu “Yeşil” sizin bildiğiniz yaprak yeşili değil Dolar yeşili…

Tezgah şöyle işliyor…

Önce belediye olarak başlatıyorsunuz bir ağaç kampanyası… Ama işin püf noktası şu: Öyle 3-5 bin ağaçlık falan bir kampanya olmayacak, en az 200-300 bin ağaçtan açacaksınız ağzınızı…

E yurtdışından ithal ettiğiniz ağaçlar en az 2 çeşit olacak birisi “ucuz” birisi ise “pahalı” türden… Ölçüler normalde gövdeden yapılırken siz bunu birde boydan ölçtünüz mü tamamdır…

Sonra bir de bu ağaçlar ithal edilirken küsuratlı ithal edilecek mutlaka…Yani 200 bin ağaç değil 198 bin 765 ağaç mesela…

Şimdi efendim alınan “pahalı” ağaçların adedi ile “ucuz” ağaçların adedi kayıtlarda “yanlışlıkla” karışacak…Yani siz en pahalısından sadece 765 ladin ağacı alacaksınız ama bu adet kayıtlarda “yanlışlıkla” olacak 197 bin 765 adet …

Siz aslında 197 bin 765 adet “ucuz” kavak ağacı ithal edeceksiniz ama bu işte o “yanlışlık” esnasında oluverecek 1000 adet kavak ağacı…

Toplamda kaç ağaç ithal ettik ama 198 bin 765 ağaç…Toplam ağaç sayısı tutuyor mu, tutuyor…

Peki bu ağaçları tek tek birilerinin sayma imkanı var mı? Yok…

Hadi bir fantezi yapalım da bu memlekette olmaz denen bir şey oldu diyelim.

O ağaçlar sayıldı, size de “Nerede kayıtlarda gözüken pahalı ladin ağaçları?” diye soruldu…

Cevabı kolay efendim.. “Gemi ile gelirken 10 bin tanesi kırılmış köklerinden, dikilme süreci içerisinde 25 bin tanesi kurumuş, depoda olanlardan belli miktarına kurt girmiş”…

Ya da “ayarlarsınız” orada bir yabancı firmayı, Türkiye’de ucuza mal edilebilecek ağaçları misli misli fiyatlar ile ihale edersiniz, adam parasını kazanır birileri komisyonunu alır misli misli ithalatta mis gibi herkes kazanır win-win olur…

Tabii halk kazanmaz kaybeder ama zaten halk kimin umurunda o da ayrı mevzu..

Ha bir de bu işin daha kestirmesi var hiç bu alengirli yollara girmeden yapmak isterseniz bakın o daha balklı kaymaklı…

Mesela gidiyorsunuz bir yandaş ağaç firmasına alıyorsunuz ağaçları, firma da hemen burnunuzun dibindeki serasından, deposundan getiriyor “yerli” ağaçları… Ama “yandaş” firmamız faturayı “ithal” ağaç olarak kesiyor… Ne oldu? 100 TL’lik yerli ağaç alıp,2500 TL’lik “ithal ağaç” parasını ödüyorsunuz belediye kasasından…

Aradaki fark ne oluyor? İşte orası “Yeşil” sevdası oluyor,” Ağaç kampanyası” oluyor,” Şehrimize yeni rekreasyon alanları ile oksijen soluyacağı alanlar kazandırıyoruz” sloganı oluyor..

Ha paralar mı? Onlar yandı, bitti, kül oldu efendim, küllerin üzerine afiyetle biz vatandaşlar bir bardak soğuk su içiyoruz..

Boşuna demiyorlar “Belediyelerde en kolay vurgun yöntemi, ağaçtır, çiçektir” diye…

Bizim gibi kel başa şimşir tarak sevdalıları oldukça, böyle daha çok “Çiçek gibi vurgun” yapılır…

Vesselam….