AKP`nin Mutfağı ve Aydın Keskin Kadıoğlu!

1 Kasım erken genel seçimlerinde resmi olmayan sonuçlara göre AKP oyların % 49.4'ünü alarak seçimi büyük bir zaferle kazandı.

AKP 7 Haziran'da 18 milyon 867 bin oy aldığı halde, 1 Kasım`da 23 milyon 305 bin oyla tek başına iktidar oldu.

Peki, ne oldu da AKP 5 aylık süre zarfında 4.5 yeni seçmenin oyunu nasıl kazandı?

Ben bu soruya elbette ki, yenilgisine mazeret arayan slogancı züppeler gibi cevap vermeyeceğim.

Bu kadar kısa bir zamanda elde edilen başarıyı 3 madde de kısaca özetleyebiliriz;

Bu maddeler 5 aylık sürede yürütülen stratejinin başarılı olduğuna delildir, ama iş o kadar basit değildir.

Hele hele 13 yıllık bir iktidar yıpranmasının olduğu bir partinin 5 ayda bu kadar başarılı olmasını 3 maddeye sığdırmak kısır bir düşünce olur.

O zaman önce AKP`nin çıkış öyküsüne kısaca değinelim;

Her şeyden önce AKP`nin bir lider partisi olarak ortaya çıktığını ve Türk toplumunun da karizmatik liderlere karşı sevgisini iyi etüt edip başarının temel taşının Cumhurbaşkanı olduğunun vurgulamalıyız.

Bu lider siyasi stratejisini Anadolu`da insanları birleştiren değerler üzerine kurdu ve siyaset ağalarını merkezden atayarak yapmadı. Aksine liyakat üzerine şekillendirdi.

Liderin çıkış noktası ve siyasi arenadaki başarısı yerel yönetimler olduğu için ana kadrosunu da bu alandaki başarılı insanlardan seçti.

Bu şu demekti;  halk kime, niye oy vereceğini iyi biliyordu.

Zira seçeceği insanlar zaten kendi içerisinden, kendi mahallesinin evlatlarıydı.

Bu lider başka bir şey daha yaptı!

Yola çıkar çıkmaz partisine heyecanlı bir o kadar da çok çalışkan insanlar seçti.

Yani çok önemli bir mutfak oluşturdu.

Kim ne derse desin bana göre AKP`nin sürekli başarılı olmasının ana sebebi çok iyi bir mutfağının olmasıdır.

Siyasetin en başarılı partisinin perde arkası gücü iletişim stratejisi güçlü, pazarlama uzmanlarının oyunun içinde olmasıdır.

İşte AKP`de benim de yakından tanıdığım ve üniversite yıllarından arkadaşım olan böyle bir değer var adı; Aydın Keskin Kadıoğlu.

Dilerseniz Aydın Bey`i yakından tanıdığım ve performansına şahit olduğum için onun üzerinden bir AKP`linin çalışma stratejisini sizlere özetleyeyim:

-Aydın bey her sabah aynı heyecanlar erken kalkar, en güzel kıyafetlerini giymeyi, en şık şekilde topluma karışmayı kendine şiar edinmiştir.

-Sanki “bugün insanlık için ne yapabilirim” anlayışında her gün yeni heyecanla işine gider.

-Her gün partisine oy versin veya vermesin, kim kendinden yardım isterse onların sorunlarına çözüm getirme konusunda hiç bıkmadan, usanmadan çalışır.

-Tam anlamıyla, "müşteri-odaklı" bir pazarlama anlayışı üzerinde çalışan partide Aydın bey gibi örnek çoktur ve her birinin görevi, seçmeniyle kesintisiz iletişim kurmaktır.

Bu iletişimin temelinde gönüllülük anlayışı olduğu için bir anlamda "doğrudan pazarlama" yaparak, kişilerle yakın bir bağ kurmada uzmandırlar.

İlişki sürekli ve yakın olduğu için,  partililerin ulaştığı insanların sadakat katsayıları da doğal olarak artmaktadır.

AKP`nin temel taşlarını oluşturan Aydın Keskin gibi çalışkan ve entelektüel örnekler hem İslami değer ölçüler hem de bilimsel temeli çalışmayı kendilerine meslek edinmişlerdir.

Matematiksiz ve istatistiksiz proje üretmezler.

Türkiye ve dünyadaki  basını yakından takip etmekten geri kalmazlar.

Böylece gündemden kopmadan atak bir iletişim politikası yürütülürler.

İlmi siyasette uzmandırlar!

Seçmenin nabzına göre şerbet verilerek, onların kolayca anlayacağı ve en önemlisi anlatabilecekleri bir dille konuşulurlar.

Kısacası bu mutfak elamanları yaptıkları işin bir siyaset olduğunu, siyasetinde bir pazarlama gerektiğini her alanda iyi bilmektedirler.

.

Bunun için de, yaratıcı ve "seçmen odaklı” bir anlayıştan asla vaz geçmeden, bıkmadan usanmadan, yılmadan ve işlerini severek yapmaktadırlar.

Bir gün meclise yolunuz düşerse her hangi bir vatandaş olarak her partinin mutfağını bir ziyaret edin, ne demek istediğimi anlayacaksınız.

İnanın bana AKP`nin vücutsal başarınsın en önemli merkezi kan dolaşımı sağlayan bu mutfak elamanlarıdır.

Üstelik Aydın Keskin mecliste sadece bir danışmandır.

İnanın bana bir danışman olarak Aydın Keskin`in temas ettiği seçmen sayısı mecliste birçok milletvekilinden veya bazı liderlerden daha çoktur.

Diğer siyasi partiler siyaset yapmanın ne demek olduğunu anlayıp, slogan atmaktan vaz geçmezlerse inanın bana bu danışmanlar 2023 Türkiye`sinin idarecileri olacaklardır.

Sonuç; her şey orta da isteyen, çalışan ve hak eden kazanıyor.

Bu açıdan AKP`yi kıskanmak lazımdır ve bu açıdan  kıskanırsanız başarırsınız….vesselam