Türkiye son yıllarda teknolojik yatırımlarına hız kazandırarak dünyada söz sahibi olmaya devam ediyor. Teknolojimiz ne kadar güçlenir ise sesimiz bir o kadar daha gür çıkacaktır, bunu her zaman söylüyorum ve günümüzde yaşanan olaylarda ise sihalarımızın ne kadar etkili olduğunu gözlemleye biliyoruz...

Azerbaycan ve Ermenistan arasında ki savaşta Türk Sihaları’nın hedefleri nasıl yok ettiğine şahit oluyoruz ve büyük devletlerin bunu imrenerek izlediklerini de söylemeden geçemeyeceğim. Azerbaycan İşgal altındaki toprakları için büyük bir savaş verirken Türkiye’den aldığı insansız hava araçları ve kendi üretimimiz silahlar ile milli bir güç oluşturmuş durumdadır. Savaşta üstün bir güç elde eden Azerbaycan bu mücadelenin kazananı olacaktır ve Türkiye’nin desteği ile de topraklarına kavuşacaktır. Şimdi ise konumuza dönmek istiyorum ‘’ROKETSAN’’ ve ‘’UZAY ‘’ bu iki kelime bizi yan yana gelince muhtemelen hepimiz heyecanlanıyoruz. Cumhurbaşkanlığı ve Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) tarafından Türkiye'nin uzay programını gerçekleştirmek üzere Roketsan görevlendirildi…

Roketsan Genel Müdürü Murat İKİNCİ; "Yıl sonu itibarıyla yeni denememizi gerçekleştireceğiz. Önceki fırlatmada deneyemediğimiz ve bu süre içinde geliştirdiğimiz itki sistemlerinin, manevra kontrol sistemlerinin, itki yönetim sistemleri üzerindeki bazı aviyonik sistemlerin test ve denemeleri yapılmış olacak. Bundan sonraki aşamada ise ilk hedefimiz, kısa süre içinde 100 kilogramlık bir yükü 400 kilometredeki yörüngeye yerleştirebilecek ve ülkemizi 'kendi uydusunu kendi yörüngesine yerleştirebilecek ülke' statüsüne eriştirecek çalışmanın tamamlanması olacak. Bunun için de özellikle yakıt teknolojileri konusunda ROKETSAN kendi imkanlarıyla ve endüstrinin bütün imkanlarını kullanarak geliştirme yapıyor. Buradaki temel gaye, tamamen kendi mühendislerimizle, ekosistemimizle, partnerlerimizle böyle bir çalışmayı nihayetlendirebilecek aşamaya gelebilmek."

Türkiye'nin bundan sonraki uzay haritasında bu ve benzeri birçok faaliyetin olacağını görebiliyoruz. Mevcutta yapılan çalışmaların da çok farklı alanlara etkisi olabilir. Özellikle uzaydaki radyasyon etkisi ve dayanımları, oradaki ortamla ilgili olarak yüksek dayanımlı sistemlerin ortaya çıkartılması, aynı zamanda ulaştırma, sağlık hatta tarım gibi alanlarda da çok farklı açılımlara yol açabilecek teknolojileri ülkemize kazandıracak. Şu anda amaç Türkiye'nin uzaya erişimini sağlamak ancak burada elde edilecek teknolojilerin çok farklı alanlarda da ülkemize katkı yapacağını değerlendirmek yanlış olmaz.

Bu bağlamda ülkemiz uzay teknolojileri ve uçan hava araçlarına büyük yatırımlar yapmaya devam ediyor ve edecektir. Geleceğimizin gökte uçan cisimlere bağlı olduğunu söylemek çokta zor değil. Teknolojisi üst seviyede üretilen hayalet uçakların savaş anlarında ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Kendi yazılımlarımız ile ve Türk mühendisleri ile üretilecek olan görünmez hava araçları radarlara yakalanmamayı başarabilir. Başka ülkelerden satın alınan hiçbir teknoloji güvenli ve görünmez değildir bunu asla unutmamalıyız…

Saygılarımla…