SİZLER DE TÜRK IRKINDAN MISINIZ?

Cumhuriyetin kurulmasıyla Türklük ve Türk ırkı üzerine araştırmalar yoğunlaştı. Atatürk’ün emriyle, 1925 yılında, “Türk Antropoloji Enstitüsü” kuruldu. Enstitü, araştırmalarını, çıkardığı “Türk Antropoloji Mecmuası”nda yayımladı.

Atatürk’ün manevî kızı Prof. Dr. Afet İNAN’ın liderliğinde, 1945 yılına kadar Türk milletinin ırk özellikleri araştırıldı. Araştırma sonuçları daha sonra, “Türk Irkının Vatanı Anadolu” isimli eserle duyuruldu.

Bu araştırma, Anadolu’da, yaklaşık 65.000 kişi üzerinde yapıldı.

Türk kafatası, “brasikefal”, burun yapısı,”leptorrhine”(dar-düz), göz yapısı ise “badem” şeklindedir.

Bu göz yapısı, Güney Avrupa halklarının yapısıdır.

Türkler genellikle, açık renkli göze sahiptir. Kahverengi ve ela göz rengi de oldukça fazladır. Ancak, %20’si mavi ve yeşil göz rengine sahiptir.

Türkler, beyaz ırkı oluşturan dört büyük ırk grubundan Alpin Irkı’ndandır.

Türklerin %70’i beyaz veya buğday tenlidir. %14’ü sarışındır. Kalan kısmı ise hafif esmerdir. Buğday ten rengine yakındır.

Günümüzde ise Balkanlardan Anadolu’ya göç eden Türkler yüzünden sarışınların oranı %20’ye çıkmıştır.

Balkan Türkleri, Hristiyan halklarla karışmadığı için Türk ırkının en saf temsilcileri olarak kaldılar.

Kısacası Türkler, “uzun boylu, uzun beyaz simalı, düz veya kemerli ince burunlu, muntazam dudaklı, çoğunlukla mavi gözlü (eski Türkler), badem gözlü” bir ırktır.

Beyaz yani Ari Irkı’ndan olan Türkler, Andronova kültüründendir.

Tarihi kaynaklar ve Türk olduğu kesin olarak bilinen insanların günümüze ulaşan iskeletleri üzerinde de araştırmalar yapılmıştır ve hâlâ da yapılmaktadır.

Bu araştırmalardan da aynı sonuçlara ulaşılmıştır.

Çinliler, Türklere “Ti-li” demişler. Sarıbaşlar’ın torunları olarak tanımlamışlardır. Hun savaşçılarından sarışın ve mavi gözlü olarak bahsetmişlerdir. Çeşitli şiirlerinde, destanlarında bu özeklikleri belirtmişlerdir.

Eski Arap, İran ve Bizans kaynaklarında da Türkler, beyaz tenli ve badem gözlü olarak tasvir edilmiştir.

Dünya tarihine, belgelere ve bizim yaptığımız araştırmalara baktığımızda böyle bir Türk ırkı ortaya çıkıyor.

Bu ırk özelliklerini kabul edip bunların hangilerine sahip olduğuna bakabileceğiniz gibi, bu özellikleri “kafatasçılık”  olarak düşünüp tamamen de reddedip Ziya GÖKALP’in dediği gibi “Kendini Türk hisseden herkes Türktür.” de diyebilirsiniz.

Tabiî, Türk milletinin bir ferdi olmak için sadece bu ırk özelliklerine sahip olmak yetmez. Aynı zamanda aynı vicdan ve kültür özelliklerine de sahip olmak, bunları yaşamak ve yaşatmak gerekir.

Ben, bu bilgileri ve düşüncelerimi size aktardım ama “Elçiye zeval olmaz.”, her zaman olduğu gibi takdir yine sizlerin...

Yine de bakın bakalım, sizler de Türk ırkından mısınız?