Sayın Adalet Bakanım! Vicdanlar kanıyor...
16.06.2020 tarihinde, Ordu’nun Gölköy ilçesinde Murat Taş isimli şahıs, 55 yaşındaki yengesi Sevim Taş’ın kafasına balta ile vurarak öldürmeye çalışıyor, kadın düştükten sonra kafasını tellerin arasına sıkıştırıp tecavüz etmeye çalışıp, kadın engel olmaya çalışınca da yüzüne yumruklar atıyor.
Sevim Taş’ın eşi kurtarmaya çalışınca Murat T. Onu da darp ederek uzaklaştırmaya çalışıyor.
Yaşlı kadın çevredeki insanlar tarafından güçlükle kurtarılıyor ve kadın hastaneye gidene kadar, Murat Taş serbest bırakılıyor. Sevim Taş’ın yakınları sorun çıkarınca şahıs 1 gece nezarette bekletilip ertesi gün uzaklaştırma kararıyla serbest bırakıldı.
SERBEST BIRAKILDI!!!
Bu şahısın tutuklanması gerekmez miydi sayın Bakanım..
Her gün medya da benzeri onlarca adaletsiz kararlara tanık oluyor toplum..
Bu da vicdanları kanatıyor, toplumun devletimize ve hükümetimize olan güvenini sarsıyor maalesef efendim..
21 yaşında ki geç 88 gasp ve hırsızlıktan yakalanıyor..Her hırsızlığından bir yıl yatmış olsaydı 88 yıl yapardı..
Oysa O hâlâ sokaklarda dolaşıyor...
Başka biri hanımını sokak ortasında kameraların gözü önünde, yavrusunun yanında kocası tarafından delik deşik ediyor, akşam denetimli serbestlik ile bırakılıyor..
Hastaneye elini kolunu sallayarak gidip karısını davadan vaz geçmesi için tehdit ediyor...
Adaletsizlik , hükme acılık,geciktirme de tatsızlık verir ...Francis Bacon un dediği gibi sayın Bakanım...
Uzaklaştırma denen ucube ceza hiçbirşey ifade etmiyor..En ufak yaptırımı yok..Kadıncağız şikayet için karakola giderken pompalı ile katlediliyor...
Mahkemelerin verdiği düşük cezalardan mütevellit, kanunlar caydırıcı olmaktan çok uzak ne yazık ki efendim...
Bir kişiye yapılan tehdit adaletsizlik, bütün topluma yapılmış bir tehdit değil midir, Montesquieu nin dediği gibi...
Diğer menfi bir unsur da af mevzuu..
Lord Hailsham" Suçluların muhtaç oldukları şey af değil, adalettir" demektedir..
Rahşan affından ders alınmamış olmalı ki Bahçeli affı çıkartıldı...Sonuçlarını yazmakla vaktinizi almak istemiyorum..Siz zaten durumu mutlaka müşahede ediyorsunuz..
Atatürk'ün fikir babası Montesquieu bir eserinde " Bir ülke de çıkartılan kanunlar , o ülkenin örf ve adetine uymazsa , o kanunlar kanunsuzluğu doğurur " demekte...
Bildiğiniz gibi adaletin yerini bulmadığını gören ve veya düşünen mağdur, bu sefer adaleti kendisi uygulamaya kalkarak başka kanunsuzluklara suçlara sebep oluyor...
Siyonizmin protokollerinin bir maddesi aynen şöyle: Bir ülkede kargaşalık ve toplumda adaletsizlik kavramını , güvensizlik ortamını meydana getirmenin en pratik yöntemi , o ülke de suçlara karşı cezaları en asgariden verdirmek, cezaları azami azaltmak..
Bu suçlu sayısını artırıp kaosu körükleyecek, halkın devletine itimadını, saygısını azaltacaktır..
Hz.Ali efendimiz" Mülkün devamlılığı adalet ile mümkündür" buyurmaktadır..Tarih göstermiştir ki , devletler, hükümetler , adaletsiz yönetimlerle zayıflamış ve yıkılmışlardır..
Blaise Pascal " Adalet kuvvetli, kuvvetlilerin de adil olması gerekir" demiştir..
Heraklitin dediği gibi adaletsizliği bir yangından daha çabuk önlemeyiz sayın Adalet Bakanım...
Yazımı Clemenceau nun bir sözü ile bitirmek istiyorum..
Adaletsiz bir ülke mezbahadan farksızdır...
Nitekim ülkemizde her gün işlenen korkunç cinayetlerden mütevellit bu görüntü var mı yokmu, değerli okuyucularımıza bırakıyoruz yorumu efendim.
Saygılarımla...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.