Türkiye çok büyük bir darbe girişiminden Milletin feraseti ile kurtuldu.

Bu darbe girişimi sadece Türkiye`nin ve Türk milletinin derdi değil, aslında çağdaş dediğimiz, demokrasinin yılmaz savunucusu devletlerinde sorunuydu.

Maalsef dünya yine bu olayda bize kayıtsız kaldı ve adeta vurdum duymazlıktan geldi.

Üzüntü ile belirteyim ki , özellikle `komşumuz` Yunanistan bu sorunda ülkemize karşı komşuluk münasebelerinde yeniden sınıfta kalmıştır.

Ve 15 Temmuz uzunca bir süredir gündemimiz dışında olan bu batı komşumuzun gerçek yüzünü bir kez daha bize göstermiştir.

Yunanistan o hain darbeyi beceremeyince kandilerine sığınan askerleri sözüm ona bağımsız mahkemeleri ile yargılayarak bize geri vermedi.

Mahkeme özetle; “bunlar suçlu ama geri giderlerse kötü muamale görecekler, bu yüzden vermeyiz “ dedi.

Oysa sahte kahramanları Cipras olay olduğunda “komşumuza yardımcı olacağız, bunları geri iade edeceğiz” demişti.

Beceremedi sözünün altında kaldı.

Oysa zaten beceremeyeceği baştan belli idi.

Zira biraz düşününce o teröristlerin onlar için bir fırsat olduğunu keşfettiler.

Yunanistan uzun zamandır AB`nin dilencisi olmuş bir devlet konumunda idi.

Eee AB`nin de 15 Temmuz`a bakışı timsah gözyaşı olunca elbette `Yunanistan`a onları verme, Türkiye ile aranı boz, biz de sana ekonomik yardım edelim` dediler.

Dolayısı ile teröristlerin geri iade edilmesi sadece Yunanistan`ın sorunu değil, AB`nin sorundur.

1814`de Etnik-i Eterya ile Yunan isyanlarını başlatan zihniyet ogünü bugündür Yunanistan`a hakimdir ve bu hakimiyetleri Türkiye düşmanlığı üzerinden devam etmektedir.

Taa 1844’de bir Yunan milletvekilinin meclisteki konuşmasında Megalo İdea şöyle tarif edilmektedir: “Yunan ırkına ve Yunan tarihine bağlı her yer Yunanistan Krallığı’dır. Trabzon, İstanbul, Selanik, Edirne… İstanbul büyük başkent ve bütün Yunanlıların rüyası, ümididir.”

Bağımsızlık sonrası Avrupa dünyasını arkasına alan, büyük devletlerin sürekli bir maşası konumunda bulunan, şımarık çocuk Yunanistan, hiçbir zaman Türklere karşı dostluk duygusu üretmemiştir.

İngiltere, Almanya,  Fransa kısaca Batı bu şımarık çocuğunu kollamış ve Türkiye`ye karşı hep piyon olarak kullanmıştır.

Bizim Yunanistan İle bir çok anlaşmamız olmasına rağmen günümüzde de halen Türk azınlığa karşı sert ve adil olmayan muamele devam etmektedir.

Bir Avrupa ülkesi olarak azınlıklara bu denli acımasız olan Yunanistan`ın yönetiminde kim olursa olsun elbette ülkemizde darbe girişiminde bulunmuş o askerleri geri vermeyecekti.

O askerleri siyasi, ekonomik ve stratejik olarak kullanıp işleri birince elbette bir başka ülkeye göndereceklerdir.

Eee nede olsa darbeci katil Simpson`un torunu bunlar.

Çok tanrılı şarlatanlıklarını dünyaya medeniyet diye yutturan bu Helen zihniyeti elbette zamanı gelince hainleri geri vermemenin cezasını çekecektir.

Eminim o hain darbecileri vermeyen Yunanistan`ın adalet tanrıçası DİKE şu an AB`den aldığı rüşveti saymakla meşguldür…

Biri şu AFRODİT`e (ana tanrıça) desin Atilla`nın kılıcı mutlak onun ve evlat tanrıçalarının sahtekârlıklarına son verecektir.

Bu arada; 15 Temmuz`da bu tanrıcılık oynayan sahte medeniyete sığınan o hainler Atilla`nın ordusunun sırlarını düşmana  ne kadar verirlerse versinler, o ordu şu eskisinden daha  güçlü  bir şekilde görevine devam etmektedir.