Hayırlı okumalar
HAYIRLI OKUMALAR!
Sevgili okuyucu!
Bilindiği üzere uzunca bir süredir siyasi arenada MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli`nin siyasi tavırlarının üzerinden bir “HAYIR” polemiği başlamıştır.
Devlet Bey`in 7 Haziran sabahı başlattığı muhalefet çizgisinde bazı konulara özelikle “HAYIR” demesi eleştirilmektedir.
Bunların detaylarını anlam ak için önce MHP`nin her şeyde öne sürdüğü 4 maddelik şartını iyi analiz etmek lazımdır.
Hele hele o şartlardan ilki tartışılmaz kabul edilmesi gereken unsurlardır.
Neydi o ilk şar?
-Anayasa'nın ilk dört maddesi değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Bu, MHP'nin vazgeçilmez şartıdır.
Gelin bu şartı açalım, bakalım Anayasa`nın ilk dört maddesi neymiş?
1- Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
2- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.
3- Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanunda belirtilen, beyaz ayyıldızlı al bayraktır.Milli marşı 'İstiklal Marşı' dır. Başkenti Ankara'dır.
4- Anayasanın 1'inci maddesindeki devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2'nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3'üncü maddesindeki hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.
Unutmayın bu maddeler öyle kendini “AKİL” sananların Abant ya da Kızılcahamam`da kampa girerek yazdıkları ısmarlama maddeler değildir.
Bu maddelerin özeti bir ulusun, tutsaklığa karşı, sömürgeciliğe karşı, emperyalizme karşı isyanı yanının sonucudur.
Şimdi Allah aşkına biraz vicdanınız varsa bana cevap verin, Devlet Bey`i seversiniz, sevmezsiniz, yeterli bulursunuz bulmazsınız ama vatan anlayışı olan birinin Devlet Beyin öne sürdüğü bu şartları kabul etmemesi mümkün mü?
Elbette mümkün değil.
Ama ne hikmetse bu şartlara “EVET” diyemeyenler, şartı öne sürenin her şeye “HAYIR” dediğinin çok büyük propagandasını yaptılar.
Sonuç!
Devlet bey “Hayır da, Hayır vardır” diyerek haklı çıktı.
Gelin ilmi siyaset yapıp bu cümleyi `müminlere` şöyle anlatayım.
Siz her Cuma “ Hayırlı Cumalar” demiyor musunuz?
Her akşam dostunuzdan ayrılırken “ hayırlı geceler”, her sabah karşılaşırken “hayırlı Sabahlar” demiyor musunuz?
Birine iyi dilekte bulunmak için “hayırlı işler” demiyor musunuz?
İşte Devlet Bey`in bazı maddeler üzerinde ısrarla “HAYIR” demesindeki hikmette bunda saklıdır.
Gelin yazımızı Osman Yıldız hocamdan (ç)aldığım bir fıkra ile bitireyim
“Oğlan kıza sana sarılabilir miyim diye sormuş. Kız hayır demiş.
Peki öpebilir miyim? Kız şiddetle hayır demiş.
Peki sadece üstündekileri çıkartsan, kız şiddetle ne münasebet demiş, oğlan o olmadı bu olmadı bari kucağıma otursan deyince durumu izleyen röntgenci gizlendiği yerden bağırmış: Be kızım sen de her şeye hayır diyorsun bir evet de bakalım ne sonuç çıkacak…
Sevgili okuyucu, mesele evet denilecek şeylere evet, hayır denilecek şeylere hayır demektir. Devlet Bey bunu yapmaktadır…
Eee artık gerisini “Sen bilirsin Türkiyem”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.