HANUKA BAYRAMI ve “ MAVİ MARMARA”

Cumhuriyet tarihinde ilk kez Musevilerin Hanuka Bayramı halka açık bir meydanda, devlet erkanının katılımıyla kutlandı.

Kutlama, Türk Musevi cemaati ve Beşiktaş Belediyesi'nin desteği ve organizasyonuyla düzenlendi.

Törene İstanbul Valiliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yanı sıra Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ve İstanbul Müftülüğü temsilcileri de katıldı.

Ortaköy Sinagogu hahamı ile Ortaköy Camii imamı birlikte mum yaktı.

ABD, İspanya ve İsrail başkonsolosları da törende yer aldı.

Peki nedir bu yere göğe sığdıramadığımız, devlet erkanını harekete geçirdiğimiz, imamımıza mum yaktıdığımız HANUKA Bayramı?

Yahudilerin "yeniden adama" bayramı Hanuka, ayrıca ışıklar bayramı olarak da bilinir ve Yahudi takviminin Kislev (aralık) ayının 25inci gününde başlayıp sekiz gün sürer. Büyük dini simgesi açısından değil, Noel bayramına yakınlığı yüzünden Batıda en çok bilinen Yahudi bayramıdır. Yahudi olmayan birçok kişi bu bayramı Yahudi Noel'i olarak düşünür.

Oysa işin perde arkası şudur;

Yunan Kralının  gelenekçi Yahudiler ve Helenleşmiş Yahudiler arasındaki sivil savaşa karışmasının anlatan bir olaydır. Bu savaşta Yahudiler kim baş rahip olur diye birbirleriyle vahşice yarıştılar.

Olay bun kadar basit!

Bu olayın ülkemizde  gerek devlet düzeyinde resmileştirilmesi, gerekse basından bu kadar önemsenmesi  akla şu soruları getiriyor;

Ülkedeki bir azınlık gurubu için bukadar şaşa niye?

Bu işi devlet töreni haline getirmek niye?

Bugün HANUKA yarın hangi azınlık guruplarının bayramlarını ön plana çıkaracağız ve yürüyün diyeceğiz?

Anladık büyük devlet olmanın gereği, ülkedeki her renge sahip çıkmaktan geçiyor...

İyide bir de bizlerin vazgeçilmez geleneklerimiz  var.

Ve görünen o ki, biz her gün biz bu geleneklerimizden uzaklaşıyoruz.

Gelenklerimizi bizlerin varlık sebebimiz, köklerimizidir.

Kendi köklerine sahip çıkmayanların o köklerden açacak çiçeklere sahip çıkması imkansızdır.

Bu durumda sormak gerekir bu devlet erkanına  ve kimliksiz basına;

Siz “ Erganekon Bayramı” nedir bilirmisniz?

Siz “Kut`ül Ammare” bayramı nedir bilirmisiniz?

İşin en ilginç yanı bir cami imamının yahudi bayramında mum yakmasıdır.

Bunu ben yaparsam hemen `kafir` derler.

İmam yapsa hoşgörüdür.

Ben imama `niye yaktın?` demiyorum. O kendi imanı ve itikatı.

Zira benim umrumda değil, dinsel inançlar ve taraftarları.

Ben Türk`üm ve müslümanım.

Bu iki kaderimede sonuna kadar sahip çıkacağım.

Ama burada merak ettiğim şudur;

-Siz hiç bir hahamın, papazın  müslüman bir adetine gelip müslüman gibi davrandığını gördünüz mü?

-Siz hiç kurban bayramında “bir kubanda biz keselim” diyen yahudi gördünüz mü?

-Siz hiç İsrail`in  orada yaşayan Türk veya Müslüman inançlara bu kadar hoşgörülü olduğunu gördünüz mü? Göremezsiniz.

Öyle ise;

Bu ülkede Ortaköy Sinagogu hahamı ile Ortaköy Camii imamı bir yahudi zaferi için birlikte mum yakıyorsa kimse bana “Mavi Marmara” edebiyatı yapmasın...

Haa kimse bana YAHUDİ düşmanlı yapıyor diye bakmasın.

Bunu diyenlere şu tarihi hikayeyi hatırlatmak isyerim;

Mustafa Kemal İran Şahı Rıza Pehlevi’le birlikte yurt gezisindedir.

25 Haziran1934’te Çanakkale’ye gelmişlerdir...

Bir görgü tanığı anlatıyor:

Mustafa Kemal, otomobilden indi.

Alkışlar devam ediyordu, o esnada Yahudilerden biri, Paşanın önüne atıldı. Muhafızlar bırakmak istemediler.  Mustafa Kemal

–“Bırakın gelsin! ”dedi.

Yahudi vatandaş, ona:

–“ Paşam, bizi kovuyorlar. Biz ne yapacağız?”

dedi. Mustafa Kemal sordu:

–“Sen kimsin?”

–“ Ben Paşam, Çanakkale Yahudilerinden Avram Palto.”

–“Sizi kim kovuyor? Hükümet mi? Kanun mu? Polis mi? Jandarma mı? Bana söyle”dedi.

Bu sorular üzerine Yahudi vatandaş durakladı, kendini toparlayarak cevap verdi:

–“ Hayır paşam bizi halk kovuyor ”  dedi.

Mustafa Kemal, adamın yüzüne dikkatle baktı, gülümsedi ve;

–“Halk isterse beni de kovar ” dedi ve yürüdü.