'Egemenlik kayıtsız, şartsız 'KASET' lerindir'

Bana soruyorlar `Tuğrul Bey`inde kaseti mi var?`

Ondan önce başımdan geçen bir olayı size anlatacağım;

Haberleri izliyorum…

Yanımda 14 yaşında bir çocuk var.

Sık sık yanıma gelir ve benle konuşmak ister, seviyor ya beni…

Ama konuşurken TV `ye bakıp ona cevap vermemem onun canını sıkıyor.

Bu sefer  dikkatimi çekmek için izlediğim haber ile ilgili bana soru soruyor….

Haber başbakan Davutoğlu`nun merhum Alparslan Türkeş`in mezarını ziyareti…

Çocuk soruyor…

-Selçuk amca Alparslan Türkeş kim?

-MHP`nin kurucusu, Türk Dünyasının merhum Başbuğ`u ve oradaki şahıslardan birinin babası…

-O şahıs MHP milletvekili mi?

-Evet

-O zaman neden Başbakanla mezarı ziyaret ediyor?  Ona babasını mı tanıtıyor?

---------

-Yaaa… Cevap versene

---------

Meraklı çocuk, durmuyor soru sormaya devam ediyor…

-Selçuk amca Türkeş ne zaman öldü?

-1996`da

-O günden bugüne başbakan ilk kez mi gidiyor mezarına?

-Evet

-Niye?

----------

-Selçuk amca sana son bir şey diyeyim mi? Sen susuyorsun ya ben her gün senle birlikte haberlere baktığım için ne demek istediğini anlıyorum artık. Bence siyaset çok pis bir şey, insanlarda utanma duygusunu bitiren şey… Sen de bunlara bakıp üzülme emi…

***

Çocuk haklı…

Çıkar ilişkilerinin meydana getirdiği ahlaksız tavırları, tutumları çocuğa hangi kültür cümleleri ile anlatayım ki, anlatamadım işte…

***

Evet, bana soruyorlar `Tuğrul Bey`inde kaseti mi var?`

Bilemem var mı, yok mu?

Bilemem Tuğrul Bey`in neden bu hareketi yaptığını?

Bu günler tarih olduğunda bu sorunun cevabını zaman bize daha net verecektir…

Ama şunu bilirim, Türkiye`de uzunca bir süredir ` egemenliğini kayıtsız şartsız `KASET`lere endekslenmiş durumdadır.

Aslında bugün geldiğimize siyasi tabloları bir zamanlar gündeme düşen 'kaset' skandalları yönlendirdi…

Kısacık bir kelime olan  `kaset` darbe ile,  operasyon ile, sandığa yansıyan milli irade ile özdeşleşti gitti…

Oysa sosyal yaşamın kolaylaştırmak için, gelişen teknolojiyi daha iyi kavramamız  için icat olunmuştu Kaset!...

Ve Kaset`in anlamı şuydu;

'İçinde, görüntü ve seslerin kaydedildiği, gerektiğinde yeniden kullanılmasını sağlayan bir manyetik şeridin bulunduğu küçük kutu.`

O küçük kutu icat olduğunda nelere kadir olacağını, neyi nasıl esir alacağını, insanları nasıl yönlendirebileceğini nereden bilecekti ki?

Onu icat edenler şimdilerde kalksa ve ülkemizde bu icadın sadece `… gerektiğinde yeniden kullanılmasını sağlayan…` cümlesini iyi uyguladıklarını görseler  ne  derlerdi  acaba?...

Kuşkusuz diğer buluşlar ve araçlar gibi kasetler de zaman zaman ilk ortaya çıkış amacından farklı doğrultularda kullanılmıştır.

Kasetlerin siyaseti dizayn  etme aracı olarak kullanıldığı ilk yer de Türkiye değildir.

Ama Türkiye`de son yıllarda kasetler, politik süreçlerin belirleyici öğelerinden biri olmaya başlamıştır.

Son dönemdeyse neredeyse kasetler milli iradeyi geçecek güce sahip olmaya başlamıştır.

Bunun nedenleri çoktur.

Ama en önemli nedeni ise siyasi arenamızdaki iktidar hırsının nelere yol açtığını, hangi ahlaksız sonuçlara imza attıklarıdır…

Bu sadece Türkiye ile de sınırlı değil.

Türk ve İslam dünyasının genel sorunudur.

Bu kaset savaşlarını başlatanlar neyi hedeflemişlerdi?

Belirli bir kitleyle olan hesaplaşmayı…

Neden bu yolu seçmişlerdir?

Toplumsal ahlakı, töreyi, utanma duygusunu… ön plan çıkartıp milletin tepkisini…

İşte bunun için `zamanı geldiğinde kullanmak` için hangi argümanları depoladılar?

Hırsızlıkları, rüşvetleri, yatak odalarını…

Sonuç; toplum kasetleri deşifre edenlerin tam tersine karar verdi, aksine kimi kaseti çıktıysa o daha güçlendi…

Ve KASET skandalları sonucu daha da kökleşmiş bir iktidar ortaya çıktı…

Şimdi sorun kendinize; kim, kime, nasıl nerde hizmet ediyor?

Ve oturun görmeklerinizle, gördükleriniz arasında biraz kafa yorun.

Sahi;  KASET nedir?  KASETÇİ kimdir? Mağdur kim? ….

***

Gelelim şu HDP`li bakanın `ermeni soykırımı` açıklamasına!

Son söz;

Eğer TÜRKİYE`de bir kabine üyesi `ERMENİ SOYKIRIMI YAPILDI` diye açıklama yapıyorsa ve soyadı TÜRKEŞ olan biri bu kabinede ise... KÜRŞAD ihtilalı haktır, namustur, şereftir... Vesselam