Düşünenler için ibret ve delil çok!
Bir türlü ortalık durulmuyor, durulur mu karıştıranlar var, sürekli problem olan odaklar var.
Bu odaklar bugünün problemi değil, en az iki yüz yıldan beri bizim medeniyet coğrafyamızın problemidir. Dünya üzerindeki darbeler tarihine bakarsak bizim medeniyet coğrafyamızın dışında Orta ve Güney Amerika ülkeleri de bu kaderi paylaşır. Afrika ülkelerinin büyük bir bölümünde darbeyle gelen yönetimler vardır. Güneyimizdeki ülkeler üç durum gösterir; darbeyle gelen yönetimler ve göstermelik seçimlerle değişmeyen krallıklar ya da iç çatışmalara sürüklenmiş devletler, demek ki dünya üzerinde darbe, terör veya göstermelik yönetimlerin olduğu coğrafyalar, darbeleri, iç karışıklıkları yöneten ülkelerin marifetidir.
İç karışıklıkları yöneten ülkeler hangi aparatları kullanıyorlar, nasıl başarıyorlar? Bu soru önemlidir. Bu konuda; etnisiteler, inanç faklılıkları, yeraltı örgütleri ve uluslararası dernekler, vakıflar, misyoner faaliyetler ve masonik yapılar üzerinden iç kargaşa ve darbeye teşfik faliyeti yürütüyorlar. Bu anlamda bütün darbe ve terör olaylarının arkasında yukarıda belirttiğim dış güçlerin desteği, azmettiriciliği ve teşfiği vardır. Bu kadar da değil normal yolda iktidar değişikliği yapamazlarsa dışarıdan baskı yapmak, iç çatışmalar çıkarmak, ekonomiyi zora sokmak ve her olayı istismar etme yolunu devreye koyuyorlar.
Toplumun derinliklerine habis gibi sinmiş, kanser hücreleri gibi fırsat kollayan bu yapı milli devletlerin birinci problemidir. Dünya üzerinde darbeleri, ahlak yozlaşmasını, alkolizmi, uyuşturucu çarkını ve bizim medeniyet coğrafyamızı mümkün oldukça küçük devletçiklere ayırmak ve adeta bir Balkanizasyonu hayata geçirmek için çalışmaktadırlar. Milli devletler içlerindeki bu habisi ve fırsat kollayan yapıları söküp atmadıkça huzura ulaşmaları zor görünmektedir.
12 Eylül darbesinde George H. W. Bush "bizimkiler başardı" sözü üzerinde çok düşünmek gerekir. Bütün bu kargaşanın merkezinde beşinci kol faaliyetleri, onların uyuyan hücreleri, kripto yapılar ve uluslararası dernekler ve localar vardır.
Uluslararası dernek ve vakıflar dünya genelinde Henry Kissinger, Ayzınavır, Rockefeller, George Soros, Rochitler vakfı gibi vakıflar adeta dünyaya düzen vermek, sermayeyi yönetmek ve üçüncü dünya ülkelerinde yönetimleri ve darbeleri hayata geçirmek gibi konuları önemserler. Sermayeyi bu doğrultuda da kullanırlar, özellikle kıymetli yeraltı cevherlerine konar ve sermayeyi ellerinde bulundururlar. Bunlar dünyaya düzen vermek, istediklerini iktidara getirmek, dünyanın yeraltı ve yerüstü zenginliklerini ele geçirmek, hatta baz morfinin hammaddesi olan haşhaş ekim alanlarını kontrol altında tutmak gibi stratejik konularda sürekli mutfak çalışması ve sahaya uygulaması içindedirler.
Evanjelist, puruten, Lüteryan, Kalvenist ve kapitalizimle bütünleşen anlayış kendi medeniyetlerini tarih içinde en dirayetli noktaya taşıdılar, onlar bunun mutluluğunu derinden hissediyorlar!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.