DÜNYA TÜRKLERİ NEDEN DARMADAĞINIK?

Sovyetler Birliği’nin parçalanmasından sonra, Asya’da yaşayan Türkler, kısmen de olsa bağımsızlıklarına kavuşmuşlar, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan ve Azerbaycan Türk devletleri kurmuşlar.

Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Devleti’ni de sayarsak yedi tane Türk devleti şu anda fiili olarak varlığını sürdürmekte. Özerk durumda olanları saymıyorum.

Nüfus olarak da 250-300 milyon insandan bahsediyoruz.

Bu kadar büyük bir nüfus, bu kadar Türk devleti olmasına rağmen ne kültürel ne ekonomik ne de siyasî anlamda bir ortaklık, beraberlik yok.

Bu Türk devletlerinin ilişkileri bile oldukça zayıf, hatta yok konumunda.

Halbuki, Türkiye Cumhuriyeti, ağabey olarak Türk âlemine liderlik yapıp en azından kültürel alanda bir birlik kursa ne kadar güzel olur.

Biliyorum çok zor bir iş ama Türkler arasında bu birlik şart…

Rusya’nın, İran’ın, Çin’in en büyük korkularından biri de bu.

Bugün İran’da milyonlarca Türk esaret ve zulüm altında yaşıyor. Bu Türklerin bir gün ayaklanıp özgürlüklerini isteyeceklerini biliyorlar ve bunun olmaması için de elinden geleni ardına koymuyorlar.

Mezhep farkı başta olmak üzere birçok konuyu kullanıyorlar, Güney Azerbaycan’da yaşayan Türklerin dünya ile bağlantısını koparmaya uğraşıyorlar.

Türkiye’ye karşı düşmanca politikalar uyguluyor, Ermenistan’a destek oluyor, Rusya ile işbirliği yaparak Türkiye’ye ve Azerbaycan’a düşmanca tavırlar sergiliyorlar.

Bu düşmanlığı her yolla yapmaya çalışıyor. Pkk belasını başımıza musallat eden ülkelerden biridir. Ermeni dönmelerini eğitip besleyip hain emelleri için kullanıyorlar. Üzerimize salıyorlar.

Böylece, kendi derdimizle uğraşıp oradaki Türk kardeşlerimizle ilgilenmemizi engellemiş, bizi de zayıflatmış oluyorlar…

Rusya yine aynı şekilde, yeni kurulan Türk devletlerini kendi egemenliğinden çıkarmak istemiyor. Buralardaki nüfusunu, askerî ve ekonomik gücünü muhafaza ediyor.

Kazakistan başta olmak üzere bütün Türk devletlerini uydu devlet olarak kullanmak istiyor. Bu kardeş devletler, ara sıra Türkiye’ye dönecek olursa Rusya’nın öfkesini üzerine çekiyor ve Rusya’dan küçük şamarlar yiyor.

Böylece, kendi gücünü muhafaza etmeye devam ediyor. Askerî, ekonomik ve kültürel bakımdan Türkiye’yi uzak tutmayı beceriyor.

Bütün Türklerin hayalinde olan dünya Türkleri birliğini kendi etrafında engel olmayı şimdilik başarıyor.

Son dönemde yaptığı ataklarla sıcak denizlere inme hevesini ve emelini bir kez daha bütün dünyaya ilan etmiş oluyor.

Dünyanın en kalabalık devleti olan Çin de aynı korkulu rüyayı görüyor.

Özellikle, Sincan Uygur Türklerine akıl almaz işkenceler uygulayarak onları asimile etmeye hatta yok etmeye uğraşıyor. Bulduğu her fırsatta, soykırım yapmaya devam ediyor ve Türkiye bu acı durumu sadece uzaktan izliyor.

Samimi Müslümanlar ve Türkler ara sıra bu soykırımı dünyaya duyuruyor, gündeme getiriyor. Her zaman olduğu gibi dünya, kör, sağır ve dilsiz oluyor, en ufak bir tepki bile vermiyor.

Dünya, bu ülkelerin yaptıklarına bilerek ses çıkarmıyor. Çünkü, onlar geçmişi, tarihi iyi biliyorlar. Türklerin bir araya gelip tarihte olduğu gibi dünyayı yönlendirmelerinden, titretmelerinden korkuyorlar.

Türklerin başlarını kaldırıp bir araya gelmelerini, güçlenmelerini istemiyorlar.

Dünyanın kanını emen bu devletler, Türklerin birleşmesini istemiyorsa demek ki bizler doğru yolda ilerliyoruz.

Bütün dünya Türklerini birleştirmek, tek bir kültür altında toplamak bizlerin millî amaçlarımızdan biri olmalı ve bu yolda bütün kardeş Türk devletlerine elimizi uzatmalıyız.

İran ve Çin’de baskı altında yaşayan soydaşlarımıza el uzatmalı, onların sesi, umudu olmalıyız.

Artık darmadağınık olmaktan kurtulmalı içimizdeki hainleri susturup dünya Türk birliğini sağlamalıyız.