Necmettin Erbakan'ın PKK saldırılarının köylülere yöneldiği 1994 de Bingöl'e giderek bölücülerin ekmeğine yağ süren konuşmasıyla aslında "andımız tartışması" başlamıştı.

Türk kimliğinin düşmanı ümmetçi Erbakan ne demişti Bingöl'de:

"Neymiş...

Türküm doğruyum çalışkanım derseniz,

Başkaları da çıkar Kürdüm senden daha doğruyum, daha çalışkanım der..." diye miting yapmıştı.

O günden sonra Türkiye de kripto Ermeniler ve bunların yoğun olduğu ümmetçi çevreler Atatürk'ün döneminde başlayan okullarda "andımız" okunmasına karşı sistemli bir hain kampanya başlattılar.

Türk kimliğini yok etmek için Mondros ateşkes anlaşmasıyla iktidara gelen Damat Ferit hükümetinin Kürtçü, bölücü Babanzade ailesine İngiliz parasıyla kurdurttuğu "Sebü ül Reşat" dergisinde sözde İslamcıların yazılarıyla bu günkü "ümmetçilik" ideolojisinin temelleri atılmıştı...

Erdoğan hükümeti, o çalışmaların Atatürk ve Kuvva-i Milliye harekâtı tarafından tasfiye edilip Türk ulus devletinin kurulmasının intikamını akıllarınca almaya çalıştılar.

Erbakan'ın yolundan gittiler.

Andımızı kaldırdılar!

Halbuki andımız neydi?

Andımız, daha ABD’de kuantum fiziği bilinmediği dönemde yeni nesilleri "doğruluk, çalışkanlık, saygı, sevgi" ile her gün motive eden "kuantum" uygulamasıydı...

O dönemin nesilleri ve 2000'li yıllara kadar vicdanlı, ahlaklı, imanlı dünya ya örnek bir toplum olarak yaşadıysak bunu her sabah okunan andımıza borçluyuz.

Kuantum uygulaması olan andımız ile doğru, namuslu, imanlı vatansever nesiller yetiştirdik.

Her sabah nesiller "doğru, çalışkan, vicdanlı" olmaya ant içiyorlardı...

Andımıza karşı olan din bilmez ümmetçiler, kuantum fiziğinin Özbek Türkü İslam alimi Maturidi’nin eserinden keşfedildiğini, Maturidi’nin ise bu keşfi kurandaki "Yusuf suresinden" çıkarttığını bilemeyecek kadar kendileriyle çelişiyorlar.

Andımız AKP’nin iktidara geldiği 2003 yılı sonrası önce özel okullarda, sonra imam hatiplerde okutulmadı...

Sonuç ne oldu?

O dönemden beri yetişen dindar nesil, iktidarda dini bir parti olduğu halde ülkede fuhuş, kumar, yolsuzluk, uyuşturucu, ahlaksızlık patlaması oldu.

Devletin tüm kurumları çöktü vatansever nesiller yerine kozmopolit, küreselci ahlak yoksunu bir nesil türedi.

İşte eseriniz hain oğlu hainler!