Dünyayı korkutan Corona Virüsü Laboratuvar hatası mı?

Corona Virüsü (korona virüsü) tüm dünyayı korkudan titretirken herkesin aklında aynı sorular var : “ Corona Virüsü (korona virüsü ) nasıl ortaya çıktı?” Değişik uzmanlardan çok çeşitli açıklamalar geliyor virüsün yayılmaya başladığı ilk günlerden beri. Ortada herhangi bir delilin olmayışı da bu açıklamaları henüz komplo teorileri olmaktan bir adım öteye götüremiyor.

Bazı uzmanlara göre Corona Virüsü de 2002 yılında ortaya çıkan SARS gibi üretilmiş bir virüs. Bu teoriyi savunanların okları ABD, Çin ve küreselcileri işaret etmekte.

Teorisi destekleyen en kuvvetli görüş ise SARS, H1N1 ve Kırım Kongo Kanamalı Ateşi gibi bir çok hastalığın biyolojik savaş kapsamında laboratuvarlarda üretildiği gerçeği.

Diğer bir görüş ise hastalığın ilk görüldüğü ve yayıldığı daha sonrasında yine ilk olarak karantinaya alınan Wuhan kentinde sadece hijyenik olmayan hayvan pazarının haricinde aynı kentte bir de ultra güvenlikli Biyogüvenlik Laboratuvarı’nın bulunması. Bu merkezde hayvandan insana geçen virüsler incelenmekte.

Yaklaşık olarak 44 milyon dolara kurulan bu tıbbi merkez üst düzey güvenlik seviyesi ile donatıldı. Kurulma amacı ise BSL-4 olarak adlandırılan (Biyomuhafaza Seviyesi – 4 / En yüksek seviye) hastalıklara karşı çözüm üretmek için patojen araştırmaları yapmaktı.

Söylentilere göre hayvandan hayvana bulaşan Corona Virüsü hayvanlar üzerinde deneyler yapılırken mutasyona uğrayarak insanlara da bu laboratuvar çalışanları yoluyla bulaştı. Bu ihtimal tüm dünyadaki insanların tüylerini diken diken etmeye yetti de arttı bile. Ama daha da korkunç olan bir iddia var ki o da aynen şöyle ; “laboratuvar, 2019-nCoV adıyla anılan salgının tedavisini çoktan üretti bile ve şu an tüm dünyada yaşananlar, bir anda milyarlarca dolar değerinde olacak bir buluşun pazarlama stratejisi.”

Bu iddiadan sonra gözler ilaç firmalarına ve cirolarına çevrilmiş durumda.

Corona Virüsü (korona virüsü) bir nüfus planlaması mı?

Küreselcilerin insanlık nüfusunu azaltma isteği hep iddia edilmiştir. Daha önce nüfus azaltma yöntemlerinin bir kısmı (algı operasyonları) denendi ve bir kısmında başarı elde edildi.

İkinci aşamada eşcinsellik propagandası ile özellikle LGBT’nin desteklenmesi ile insanlık hedef alındı ve bu alanda da gerçekten de yol alındı.

Üçüncü yöntemin biyolojik silahlar olduğu söylenmekte. Türkiye’de bu görüş oldukça yaygın. Terör Uzmanı ve Emekli İstihbarat Albay Coşkun Başbuğ bu virüsün Amerika bağlantılı bir biyolojik savaş olduğunu düşündüğünü söylüyor.

Bu görüşü destekleyen bir başka Uzman da Güvenlik ve Strateji Uzmanı Erhan Çalışkan. Çalışkan; “Çin, ABD'nin tahtını sallayan ülke. Bu nedenle ABD, Çin'de aniden ortaya çıkan bu virüsten sorumlu olabilir. ABD'nin, Çin'i durdurmak için sadece ekonomik değil biyolojik savaşı da kullandığını düşünüyorum. Çünkü bu virüs normal bir virüs olamaz" şeklinde görüşlerini belirtiyor.

Siyasetcafe.com