Türk medyası için kara gün

Türk medyası için kara gün

Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, İpek Medya Grubu'nun Mecidiyeköy'deki binasını ziyaret etti. Dumanlı, ziyaretinin ardından kapıda toplanan kalabalığa kısa bir konuşma yaptı. Ekrem Dumanlı, 'Bugünler geçecek. Zalimlere boyun eğmek yok.

Ekrem Dumanlı konuşmasını, "Tiranlara boyun eğmek yok. Demokrasiden geriye dönüş yok. Bugün bize, yarın başkasına. Sabırlı olalım. Demokratik haklarımızı kullanalım. Bir gün defolup gidecek insanların zulüm yapmasına da razı değiliz, boyun da eğmeyelim. Demokrasi ayakta kalacak. Fikir özgürlüğü ayakta kalacak. Düşünce özgürlüğü de ayakta kalacak. Zalimler de defolup gidecek" diye tamamladı. Dumanlı aracına binip ayrılırken, grup "Yezidlere boyun eğmeyeceğiz" ve "Herkes susar, Bugün susmaz" sloganları attı.

TÜRK MEDYASININ KARA GÜNÜ

Dumanlı, "Bir kere çok açık tarihe not düşmek lazım. Bugün Türk medyası için kara gün. Sözcü'nün birinci sayfasına baksınlar. Sözcü'nün endişesine katılmamak mümkün değil. Aynı endişe, diğer basın kuruluşlarında da var. Nasıl vicdansızlıktır. Ortak endişe var. Sadece İpek Medya olarak düşünmemek lazım. Dün üç tane İngiliz gazeteci tutuklandı. Bunun sonu yok.

Türkiye gümbür gümbür faşizmle karşı karşıya. Anayasa bu kadar ayaklar altın alınamaz. Medya kuruluşlarının bir suç vesile edilerek mallarına müsadere edilemez. 12 Eylül'ün subayları bile bunu düşünmediler. 28 Şubat'ta, bir asker Kanal 7'nin önüne dikilmedi. Askerlerden daha kötü duruma geldiler. Bunu artık Türkiye kaldıramaz. İpek Medya'ya yapılan büyük bir zulümdür ve duracak gibi de durmuyor. Akın Bey'in annesinin açıklamasını okudum, gözlerim doldu. AK Parti, uyan artık. O anne feryat ediyor. Ben şimdi Melek Anne'nin elini 50 kere öpmüş bakanlara sesleniyorum. Abdullah Gül'e sesleniyorum, konuş artık. Hüseyin Çelik, beklentin nedir?" diye konuştu.

Can Dündar feryat ediyor, Sözcü feryat ediyor. Yargının açılış günü diyorsunuz, ayaklar altında. MASAK'ın bürokratlarına soruyum: Kamu bankalarından alınan kredilerle alınan bir gazete var, bu gazeteye ne zaman mali inceleme yaptınız? Kamu bankaları kredileri ne zaman ödendi? Bunun hesabını kim verecek? MASAK bir inceleme yapacaksa, incelenecek yerler bellidir. Hükümetin aleyhine iyi kötü, hak adına bir şey söyleyebilen bir kuruma, polis baskısı düzenliyorsun. Sonra Adli Yıl diye programlar düzenliyorsun. Meseleyi hep yanlış anladılar, bunu Cemaat-AK Parti meselesi olarak anladılar. Eğer öyle olsaydı, Cemaat bir iki adım geri gidebilirdi. Tek bayrak tek vatan derken, tek adam ortaya çıktı. Yasaları ayaklar altına alındı. Doğan grubuna gidin, bütün medya gruplarını hükümete mi bağlayacaksınız. Tam tipik orta doğu ülkesine döndük. Devletin ajansı yalan söyler mi? Bizim vergilerimizle yayan yapan bir ajans, resmen vergilerimizin üzerine oturup oradan yalan üretmeyi bırakmalıdır. Böyle seçime gidilirse, seçimin meşruiyeti tartışılır. Davutoğlu nasıl bir başbakan, konuşsun artık. Bir hükümet yetkilisi, operasyon yapılacak sözleri için, bir kelam konuşmuyor. Korku havasından rant elde etmek istiyorlar. Bu işleri halka ve Hak'a şikâyet etmek lazım.

Hem Bahçeli'nin, hem de Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının doğru olduğunu söylüyorum. Geçici hükümetin bakanının açıklamaları da çok yerinde. Türkiye artık bu saçmalıklardan vazgeçmeli. Ha asker gelmiş darbe yapmış, ha basına operasyon yapılmış. Bunun dünyaya izahı olmadığı gibi, vicdanlarına da izahı yoktur. Bir insanın malına canına kast eden haram işler. Müslümanlık ahlakında bu yoktur."

siyasetcafe.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.