Sözümüzden dönmedik

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ankara'nın Kızılcahamam ilçesindeki Ülkücü Şehitler Anıtı'nı ziyaret edip, karanfil bırakıp dua etti. Bahçeli burada yaptığı konuşmada, hedefleri büyük olanların zaferlerinin de büyük olacağını belirtirken, "Türk milletinin ülküleriyle ülkülenmiş, derteriyle dertlenmiş, zaferleriyle yönelmiş sayısız gönül, dava ve inanç insanı hem tarih yapmış, hem de tarih yazmıştır. Rüzgarla birlikte sürüklenen rotasız bir geminin durumuna hiç düşmedik. Zamanın ve şartların değişkenliğine kapılmadan ilke ve ülkülerimizden taviz vermedik" dedi.

Bahçeli, Ülkücü Şehitler Anıtı önünde manevi bir görevi saygı, şükran ve dua ile yerine getirmek üzere toplamış bulunduklarını belirtti. Ak Parti Kızılcahamam Belediye Başkanı Muhittin Güney ile Ak Parti İlçe Başkanı Sefa Yıldırım'ın da katıldığı anma programında konuşan Bahçeli, "Türk tarihine mühür vuran, Türkiye'nin bir dönemine mübarek mücadeleleri ile imza atan kahraman şehitlerimizi fatihalarla, Yasin-i Şerif' lerle anıyoruz" dedi. 27 Mayıs 2011 yılından itibaren Kızılcahamam Ülkücü Şehitler Anıtı'nda bulunduklarını ve tüm şehitlerin muhterem hatıralarını hep birlikte paylaştıklarını belirten Bahçeli, "Burası bir hilal uğruna can veren, ülküleri için can veren, ülkücü şehitlerimizin anıtlaştığı kutlu bir mekandır. Vatanımızın her köşesinde sere serpe yatan dava şehitlerimizin aziz ruhları, emanetleri, yüksek erdem ve mirasları burada simgeleşmekte, burada toplanmaktadır. Milliyetçi, ülkücü hareket geçmişine, geleneğine sıkı sıkıya bağlı ve saygılıdır. Bizi biz yapan hasletlerden biri de maziye duyduğumuz saygıdır" dedi.

KURULAN DAR AĞAÇLARI ÜLKÜCÜLERİ YOLUNDAN KOPARAMAMIŞTIR

Umutla ileriye özlemlede geriye baktıklarını belirten Bahçeli, "Çok şükür kendi yönünü tayin edemeyip rüzgarla birlikte sürüklenen rotasız bir geminin durumuna hiç düşmedik. Zamanın ve şartların değişkenliğine kapılmadan ilke ve ülkülerimizden taviz vermedik. Her biri bir anıt olan, bir destan gibi tarihe mal olan ülkücülük iman ve ahlak mücadelesinde doruklara tırmanmaktır. Ülkücülük hak ve hukuk kavgasında öne çıkmak, milli ve manevi değerlere yılmadan, yorulmadan bağlanmaktır. Ülkücü ise ülküsü ile anlam kazanan, ülküleriyle karmaşa ve kaosa direnen, meselelere çözüm ve teklif getiren sorumluluk şuurudur. Ülkücü hiçbir zaman çağın kalıplarına sağmamış, hiçbir zaman dönemin kısır döngüsüne hapsolmamıştır. Çıkar vaadleri bir yana tehditler, tuzaklar, hain saldırılar, kurulan dar ağaçları ülkücüleri yolundan koparamamıştır. Ülkücü, Türk ve İslam'ın gönüllü neferidir. Çünkü ülkücü doğrunun ve doğru olanın yanındadır. Dürüstlüğü ve düzgün bir hayat tarzının bizatihi kendisidir. Millet aleyhine sinsi teşebbüs ve tahrikler bizim nezdimizde geçerliliği asla yoktur ve olmamıştır" dedi.

SÖZÜMÜZDEN DÖNMEDİK

"Türkiye'nin milli bekasını, Türk milletinin mili varlığını aşındıracak, tartışmaya açacak her ideoloji, siyaset ve her plan bize yabancı ve aykırıdır" diyen Bahçeli, yıllardan beri kötü niyetlilere karşı tutumlarının değişmediğini söyledi. Bahçeli, "Bizim durduğumuz nokta, Türk milletiyle aynıdır. Talep ve beklentilerimiz Türk milletiyle birebir örtüşmektedir. Tutarlılığımızı bozmadık, sözümüzden dönmedik, Vatan, millet ve bayrak hassasiyetimizden en ufak gedik, kafa karışıklığına neden olacak en küçük taviz vermedik ve vermeyeceğiz. Ne mutlu bizlere ki Türk islam ülküsünü kendimize rehber yaptık. Aslımızdan ve ana fikrimizden ayrılmadan, sürekli değişen, yenilenen, herkesi kucaklayan, kaynaşmanın ve kardeşliğin önemine inanan bir bakış açısı ile Türk milletini ve devletini kalkındırmaya, büyütmeye azim ve çaba sarfettik" dedi.

HEDEFLERİ BÜYÜK OLANIN ZAFERLERİ DE BÜYÜK OLACAKTIR

Türk milletinin uzun bir tarihi, derin bir kültürü, devasa bir adının var olduğunu belirten Bahçeli, "Bu emaneti geleceğe taşımak ve payidar olmasına katkı vermek bizler için milli görevdir. Türk milleti ilelebet var olacak tarihi ve kültürel değerin adıdır. Büyük milletimiz dünyanın en çetin çoğrafyasında bin yıldır bölünmeden, dağılmadan, yıkılmadan ayakta kaldıysa, bu her şeyden önce içinden çıkardığı fedakar nesiller sayesindedir. Bu başarının sırrı kendini feda edebilen, rahata, kolaya, gelip geçici hevese, bencilliğe kapılmadan soylu davaların eseridir. Hedefleri büyük olanların zaferleri de büyük olacaktır. Türk milletinin ülküleriyle ülkülenmiş, derteriyle dertlenmiş, zaferleriyle yönelmiş sayısız gönül, dava ve inanç inzanı hem tarih yapmış, hem de tarih yazmıştır. Ne zaman buhran kapımızı çalsa, milletin içinden bir ülkü güneşi, umut ateşi doğmuştur. Ne zaman millet sorun yaşasa, kahramanlar bellerini doğrultmuş, ayağa kalkmıştır. Ülkücü şehitlerimiz kendilerinden vazgeçmişlerdir. Türk milletinin yükselişine, esenliğine istiklal ve istikbaline varlıklarını hediye etmişlerdir" diye konuştu.

MEZAR TAŞLARI ÜLKÜLERİMİZLE YAZILMIŞTIR

Şehitlerin tarihe sığmadığını ve sığmayacağını belirten Bahçeli, konuşmasının devamında, "Onların kabirleri hepimizin yüreğindedir. Mezar taşları ülkülerimizle yazılmıştır. Millet namına, millet için gösterilen fedakarlık, güçlü bir iradeyi zorunlu kılıyorsa, bunu ülkücü hareket başarmıştır. Mücadele başa çıkmayı, çatışmayı, çekişmeyi göze alan yüreklerin harcıdır. Ülkücü hareketlerin muhteşem geçmişi bu liyakata ulaşmıştır. Onlarla ne kadar övünsek azdır" dedi.

ONLAR İNANCIMIZ GEREĞİ ÖLMEMİŞTİR

Tesadüf sonucu şehitlerin olmadığını da belirten Bahçeli konuşmasının son bölümünde, "Onlar inancımız gereği ölmemiştir. Şehitlerimiz Allah nezdinde hazırdır ve diridir. Cennetin kapısı onlara ardına kadar açıktır. Hepsinin ruhu aramızdadır. yanı başımızdadır. Karşımızda Rüştvetten, yolsuzluktan suçlular ve suç ortakları vardır. Kutuplaşma, kavga, iftira ve dedikodu ile yabancı güçlerin taşeronluğuna soyunanların oyununu bozmak bizlerin namus borcudur. Şehitlerimiz boşuna toprak olmadı. Analar boşuna ağlamadı. Evlatlar boşuna yetim kalmadı. Merhum başbuğumuz Alparslan Türkeş, Gün Sazak ve tüm şehitlerimiz, Somada kaybettiğimiz 301 madencimizin ruhu şad olsun" dedi. Bahçeli, konuşmasının sonunda okunan Mevlid-i Şerif dinledi. Program kapsamında vatandaşlara pilav dağıtıldı.