İstanbul’da deprem alarmı! İşte o tarih…
Prof. Dr. Ahmet Ercan, beklenen İstanbul depremi için flaş açıklamalarda bulundu. İşte ayrıntılar;
İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan, katıldığı ‘Türkiye Ulusal Jeodezi ve Jeofizik Birliği (TUJJB) Bilimsel Kongresi’nde gerçekleşen programda beklenen Marmara depremi için önemli açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Ahmet Ercan tarih vererek, “İstanbul’da 2045’ten önce deprem olursa ben şaşırırım” dedi.
“2045’TEN ÖNCE DEPREM OLURSA ŞAŞIRIRIM”
Deprem senaryoları ile ilgili konuşan yer davranışları ve yeraltı kaynakları uzmanı Prof. Dr. Ahmet Ercan şu açıklamalarda bulundu:
“İnsanlarımız yakın gelecekte olacak İstanbul depremini önemsiyor. Marmara’da, İstanbul’da 2045 yılından önce deprem olursa ben şaşırırım. Çünkü hiçbir bilimsel veri Marmara’da hemen deprem olacağını söylemiyor. Beklentim 2018-2025 yılları arasında Sakarya Çukuru’nda ve 7.3’ten daha büyük bir deprem değildir. Kocaeli’nden başlayıp tüm Sakarya ili, Düzce ve Bolu’ya kadar olan bu bölüm, İstanbul’da sık sık deprem olmasını önler. Gelen gerginlik onda birikiyor. Bunu aktarırken de tek koldan yapmadığı için azaltarak iletir. Sakarya’nın davranışı daha kırılgan olmasa İstanbul’da deprem daha önce ve daha sık olurdu. Sakarya’daki Gölcük Depremi’nden sonra İstanbul’da bir deprem olmamasının ana nedeni budur”
‘1999 DEPREMİ GELİYORUM DEMİŞTİ’
Yer hareketlerinin bilimsel verilerinin incelenip doğanın yorumlanarak birtakım öngörülerin yapılabileceğini söyleyen Prof. Dr. Ercan, “Yerle konuşmanız gerekiyor. 1999 depremi sadece benim beklentim değildi. Kandilli Rasathanesi ve diğer araştırmacı arkadaşlarımla birlikte 7.5’e kadar bir deprem bekliyorduk. Birçok parametre ölçtük. Yalova’da termalde sular 4 dereceye kadar ısındı. Yollarda yengeçler görülmeye başlandığı haberleri geldi. Deprem ’Geliyorum’ demişti” dedi.
“8 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM SENARYOSU BİLİMDIŞIDIR”
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener ise, “Kamuoyunda 8 büyüklüğünde bir deprem yaşanacağına yönelik senaryolar bilim dışıdır. Bizler Kandilli olarak derinlemesine çalışıyoruz. Yer kabuğunun nereye, ne hızla gittiğini buluyor ve ne kadarlık bir deprem olabileceğini öngörebiliyoruz. Böylelikle deprem senaryolarını güncelleme şansımız oluyor. Fakat hiçbir bilimsel çalışma depremi önlemek veya ne zaman olacağını öngörmek üzerine değildir. Kamuoyu artık bu konuyu tartışmayı bırakmalı. Bu bilimin işi. Bilimsel olarak bir gün bu depremi yaşayacağız ve buna hazırlıklı olmalıyız” açıklamalarında bulundu.
siyasetcafe.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.