İstanbul Şiir ve Edebiyat Festivali başladı

Festivalin Grand Pera Emek Sahnesi’nde gerçekleşen açılışına festival onursal başkanı Doğan Hızlan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphane ve Müzeler Yayımlar Müdürü Hamdi Turşucu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ Genel Müdürü Rıdvan Duran, Prof. Dr. Turan Koç, Prof. Dr. Abdullah Uçman ve kültür sanat dünyasından birçok değerli isim katıldı.

Açılışta konuşan Festival Onursal Başkanı Doğan Hızlan şunları söyledi:

“Festivalin onursal başkanlığı bana tevdi ettiler, teşekkür ediyorum ben de onurlanmış oldum. Şiirin ve edebiyatçının olduğu her yerde onları dinleyip okuyarak hepimiz onore oluyoruz.

İstanbul sanat alanında birçok yerin başkenti. Burada da bugün şiirin başkenti oluyor. Bir şehri tanıtıyorsunuz, üstelik tek bir mekanda şiir yok her yerde şiir var. Beyoğlu dışında birçok mekanı şairler saracak, fethedecek, fetihlerin en güzelini yapacaklar. Uluslararası şiir festivallerinin bence bambaşka özelliği, ülkelerin birbirini tanıması. Ben inanıyorum ki ülkeleri, insanları tanıtmak şairlere edebiyatçılara düşer. Yurt dışından gelen birçok şair Türk edebiyatı ve Türk insanını tanıyacak. Yurt dışına da sesimiz çıkmalı çünkü şiirimiz gerçekten çok önemli özellikleri taşıyan bir şiir. Yurt dışından gelen şairler şiirimizi tanıyacak. Bu tür dostluklardan bambaşka bir edebiyat, dünya görüşü doğacak.

Genç şairlerin tanıtılması ve olanak verilmesi de çok sevindirici. Ben edebiyatın gençleşmesinden yanayım. Bu yaştakiler ustalar hakkında kendi hakkındaki düşüncelerimizi öğrenecekler biz de onların edebiyata şiire bakışını öğreneceğiz. Edebiyatın yenilenen bir özelliği vardır gençlere ağırlık verilmesini festivalin en önemli etkinliği sayıyorum ve katılacağım.

Siz festivale katılanlar da iyi şairler dinleyecek, iyi şairleri tanıyacak, onları dinleyip okuduktan sonra Kafka’nın dediği gibi şiirin hayatı nasıl değiştirdiğini fark edeceksiniz ve evlerinize koşup onlardan başka şiirler de okuyacaksınız. Belki de evinize şiir kitaplığı yapacaksınız. Bunlar çok güzel, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Müzeler Yayımlar Müdürü Hamdi Turşucu ise şunları dile getirdi:

Bakanlığımız ve genel müdürlüğümüz adına salonda bulunan şiirseverleri, edebiyatçıları ve şairlerimizi selamlıyorum.

Bu organizasyonlar sadece Türkiye, İstanbul için değil dünya için de önemli bir katkı. Bir organizasyonu organizasyon yapan kolektif çalışma bilinciyse aynı zamanda sürdürülebilirliğidir de. Bu organizasyon sürdürülebilirliği açısından önemli bir imzayı dünyaya atmış durumda.

Türkiye’ye ve İstanbul’a, edebiyatımıza ve şiire dair çok önemli adımlar atılmaya başlanacak. GENÇDES üzerinden destek verdiğimiz bu projeyle gelecek nesillere önemli örneklikler bırakmış olacağız. Gençlere elimizden gelen desteği sizin adınıza, Türkiye adına vermeye devam edeceğiz.

Dünyada bütün diller unutulsa geride şiirce diye bir dil kalır o yönüyle bu organizasyon önemli. Yani deseler ki İstanbul’u bir edebiyat eserine benzetecek olursak hangisi diye sorsalar bence İstanbul’a şiir çok yakışır.

Festival Kurucu direktörü Adnan özer ise şu düşüncelerini aktardı:

Toplamda baktım bugüne kadar 200’den fazla şair bu festivale katıldı. Ben şuna inanıyorum, biraz önce şiirini okuduğum höse maria edoen istanbulu görmeden bir İstanbul rüyasıyla bu şiiri yazdı. İstanbul’a gelmeden, boğazın mavi lambalı kızını görmeden ölüp giden birçok şair var. İstanbul hülyası gören... Gelenler bir başka gelmeyenler bir başka yazdı İstanbul’u. Bizim festivalden de böyle 200 den fazlası geldi geçti.

Bu etkinliklerle inanıyorum ki biraz da kamu diplomasisi yaptık Türkiye için. Tek kelimemiz var, bu tek kelimemiz Türkiye sonra İstanbul, şiir dizesi gibi.

Festivalin 10 yılı iin teşekkür etmek istediğim arkadaşlarım var, Metin Celal Zeynioğlu, Cenk Gültekin, en büyük teşekkür 10. yılda da bize onursal başkan olan Doğan Hızlan’a, Tuğrul Tanyol, Prof. Dr. Abdullah Uçman, Ahmet Kot, Ali Ural, Ömer Erdem’e. Özel teşekkürüm çocukluk arkadaşım Enver Sezgin’e. Ve Beyoğlu Belediyesine 10 yıllık teşekkürümüzü söylemek isterim. Kültür ve Turizm Bakanlığına büyük teşekkür. Bu katalog, çalışma onların desteğiyle oldu.

Biz bu festival boyunca İstanbul’un Çekmecesi’nden Kadıköy’e kadar etkinlikler yaptık.

Bu yıl ağırlığımız şu, festivali genç edebiyatçılar, genç yazıcılarla yapıyoruz. Türkiye’den ve yurt dışından birçok yazar var. Bu Proje29, alfabede 29 harf olduğu için. Her yıl yapacağız artık bunu. Türk edebiyatı dışarıda yeterince tanıtılmıyor eleştirisine karşılık biz bunu düzenledik. Artık tanıtılacak. Bir hafta dünyanın genç şair ve edebiyatçılarıyla birlikte olacağız. Herkesi bekliyoruz.

Yoğun programı nedeniyle etkinliğe katılamayan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ise şu mesajı okundu:

Kıymetli Konuklar, İstanbul’u muhafaza etmek ve güzelleştirmek bizim vazifemiz. Bu duygu dünyasını korumak sanatla, şiirle ve edebiyatla mümkündür. Buna yardım etmekse bizlerin görevidir. Tüm bunların yanı sıra bir sanat eseri gibi insanlığın ellerinde yükselen İstanbul’un, sanatla, şiirle, edebiyatla bağını güçlendirmek ziyadesiyle önemlidir.

Bu güzel gecenin gerçekleşmesinde emeği olanlara da bilvesile selam, sevgi ve teşekkürlerimi iletmek isterim, kıymetli bir iş yapıyorlar, her biri teker teker sağ olsunlar.

Dostlarım, İstanbul Şiir ve Edebiyat Festivali’nin 10. Yılında bir aradayız. Nice 10’lara hep beraber inşallah… Emek Sinemasının çatısının altında, İstanbul’un kalbi kabul ettiğimiz Beyoğlu’nda sizleri ağırlamaktan çok mutluyum.. Böyle kıymetli bir festivale ev sahipliği yapmak bizleri onurlandırıyor. Bugün yanınızda olamasam da, gönlüm sizinle birlikte. Ömrünüz şiir gibi olsun diyor, keyifli bir festival geçirmenizi diliyorum.

Açılışta, Almanya’dan Alexandru Bulucz, Belçika’dan Charlotte Van den Broeck, Macaristan’dan Hajnal Csilla Nagy, Belçika’dan Maarten Inghels, İspanya’dan Maria Sevilla, Azerbaycan’dan Şehriyar del Garani, Hindistan’dan Sonnet Mondal şiir okudu.

Açılışta Ahmet Kot’un küratörlüğünü yaptığı İlk Eserler Sergisi sanatseverlerle buluştu.

Açılış, Senem Diyici Trio konseriyle sona erdi.