FETÖ imamı itirafçı olup anlattı: Adil Öksüz'ü ben sakladım

FETÖ imamı itirafçı olup anlattı: Adil Öksüz'ü ben sakladım

15 Temmuz'da Adil Öksüz'ü Üsküdar Zeynep Kamil'deki evinde saklayan FETÖ imamı itirafçı oldu, tüm olanları anlattı.

15 Temmuz hain darbe girişimin 1 numarası kaçak Adil Öksüz'ün firar ettiği ilk günlerde evinde 8 gün saklayan FETÖ imamı itirafçı olup Adil Öksüz ile geçirdiği günleri anlattı.

Gizli tanık, Öksüz'ün Üsküdar Zeynep Kamil'deki evine FETÖ Hava Kuvvetleri İstanbul İmamı tarafından getirildiğini sonra da yapılanma içerisinde bulunan bir başka imam tarafından gelinip alındığını ifade etti.

Gizli Tanık şunları anlattı:

15 Temmuz 2016 darbe girişiminden 3 gün sonra yapılanmada benim gibi sorumlu düzeyde olan şahıslardan Şükrü (K) Rüştü Karakaya beni operasyonel hat diye tabir edilen kendi adına kayıtlı olmayan açık hat bir GSM numarasından aradı ve Bulgurlu'da bulunan Esatpaşa Köprüsü'ne yakın köşedeki eve çağırdı.

Sonra 'içeride bir misafir var, birazdan tanışırsınız, adı Namık' dedi. Namık (K) Adil Öksüz geldi. Selam verdi tokalaştık oturdu. Rüştü'nün hal ve tavırlarından büyük bir zat olduğunu fark ettim. Kendisi bana darbe günü Ankara'da bir arkadaşı ile tarla bakmaya gittiğini ve jandarmanın kendilerini aldığını, jandarmaya bunu anlatmayı denediğini fakat başarılı olamadığını bahsetti.

Sonra mahkemeye çıktıklarını ve mahkemede hakime aynı şekilde tarla bakmaya gittiğini söylediğini, hakimin ise ikna olduğunu ve kendisini serbest bıraktığını anlattı.

 

8-9 GÜN KALMIŞ

 

Öksüz evimde yaklaşık 8-9 gün kadar kaldı. Bu süre zarfında evden hiç çıkmadı. İhtiyaçlarını ben karşılıyordum. Gıda ve giyim malzemesi temin ettim.

Yine evde kaldığı süre zarfında daha önceden Aksaray semtinden, yerini gösterebileceğim bir yerden satın almış olduğum Turkcell'e ait VINN Wi-Fi diye tabir edilen ve yine aynı bölgeden aldığım açık hat diye tabir edilen hat ile kullanılan, numarasını hatırlamadığım, 2017 yılının yaz aylarında kapattığım hat ile internete bağlanmak suretiyle kendisine ait Samsung marka, koyu gri renkli NOTE model cep telefonu ile yazışmalar yaptı. Ancak yazışmaların içeriğini görmedim.

 

'TELEVİZYONU HİÇ AÇTIRMADI'

 

Örgütsel konumu itibari ile de sorma durumum olmadı. Adil Öksüz evde kaldığı süre zarfında televizyonu hiç açtırmadı. Çok konuşmuyordu. Hatta darbe girişimiyle alakalı benimle hiç birşey konuşmadı. Devamlı olarak kendisine ait Arapça bir dua kitabı okuyordu.

 

adil-oksuz-siyasetcafe.jpg

 

Adil Öksüz eve geldikten yaklaşık 3-4 gün sonra, yapılanmada sorumlu düzeyde faaliyet gösteren şahıslardan Bahadır (K) Cihat Yıldız isimli şahıs eve geldi ve benim duymayacağım bir ortamda, başka bir odada konuştular. Ben o sırada kendilerine yemek hazırlıyordum.

Beraber yemek yerken ise dini içerikli konuşmalar yaptıklarına şahit oldum. Yemek yedikten sonra Bahadır (K) bana birkaç gün sonra geleceğini ve Adil Öksüz'ü alacağını söyledi ve evden ayrıldı. Bu şekilde Adil Öksüz'ün başka bir yere götürülme planı yapıldığını anladım.

 

FETÖ İMAMI ALIP GÖTÜRDÜ

 

Ağustos ayının 2. veya 3. günü Bahadır (K), Adil Öksüz'ü evimden götürmek üzere geldi. Adil Öksüz'ün siyah bir valiz içerisinde bulunan şahsi eşyalarını Bahadır (K) alarak önden çıktı. Ardından ben çıktım. Benden birkaç dakika sonra ise Adil Öksüz evden çıktı. Beraber görünmemek için bu şekilde tedbir alınmıştı. Dışarıya çıktığımızda bizi iki ayrı araba bekliyordu.

 

'KİMSEYE BİR ŞEY SÖYLEMEMEM İÇİN TEMBİH ETTİLER'

 

Evimin bulunduğu bölgeden Altunizade istikametinde Boğaziçi Köprüsü yoluna devam çıktık. Köprüye bağlanma yolunda Alper aracı durdurdu ve beni araçtan indirdi. Kendileri hareket etmeden önce köprü yolunu bulamayacakları düşüncesiyle benden araçları köprüye kadar çıkarmamı istemişlerdi. O sebeple köprüye kadar kendilerine eşlik ettim. Benim bulunduğum araç durup ben araçtan indikten sonra arkadaki, içerisinde Adil Öksüz'ün bulunduğu araç yoluna devam etti.

Ben indikten sonra her iki araç da Boğaziçi Köprüsü üzerinden Avrupa Yakası'na geçtiler. Buradan nereye geçtiklerini bilmiyorum. O konuda bana herhangi bir şey söylenmedi, bu olaydan birkaç gün sonra ben Rüştü'yü gördüğümde o gün nereye gidildiğini merak ettiğimden dolayı sordum, kendisi bana eliyle 'sus' işareti yaparak herhangi bir şey söylemedi ve ayrıca bana kimseye bir şey söylememem konusunda tembihte bulundu.

 

 

siyasetcafe.com

 

 

 

 

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.