Başbuğ'dan Erdoğan ve Bahçeli'ye flaş cevap

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Milliyetçi Hareket Partisi lideri Devlet Bahçeli, dün yaptıkları açıklamalarda Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ hakkında çok sert ifadeler kullanmış ve uyarmışlardı.

İlker Başbuğ ise kişisel web sitesinden "Zorunlu basın açıklaması" adıyla bir açıklama yaparak, hem Erdoğan'a hem de Bahçeli'ye bir yanıt verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un Afrin sözleri için, “İlker Başbuğ’un ‘Afrin siyasete malzeme edilmesin’ sözünü tasvip etmemiz mümkün değil. Yazıklar olsun, gereken cevabı alacaktır” ifadelerini kullanmıştı.

MHP lideri Devlet Bahçeli ise, Başbuğ için, “Neymiş, Zeytin Dalı Harekatı siyasete alet edilmemeliymiş, asker operasyondayken siyaset doğru değilmiş.  Bunu söyleyen Genelkurmay eski Başkanı Sayın İlker Başbuğ’a sormak lazımdır, Afrin’i siyasete alet eden kim ya da kimlerdir? Kimi kast ediyorsunuz" ifadelerini kullanmıştı.

"ZORUNLU BASIN AÇIKLAMASI"

İlker Başbuğ, kişisel web sitesinden "Zorunlu basın açıklaması" adıyla bir açıklama yaparak, hem Erdoğan'a hem de Bahçeli'ye bir yanıt verdi.

İşte İlker Başbuğ'un o açıklaması:

"50 yıl hizmet ettiğim Türk Ordusunun bir mensubu olarak almış olduğum eğitim ve devlet adamlığı kişiliğinin gereği olarak bugüne kadar yaptığım bütün konuşma ve değerlendirmelerde hiçbir zaman ne kişileri ne de siyasi partileri hedef alan bir sözüm olmamıştır.

Ancak, Sayın Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında yaptığı konuşmada şahsımı hedef alan maksatlı ve yersiz ithamları karşısında bir açıklama yapma gereği hasıl olmuştur.

07 Şubat 2018 tarihinde şahsıma yöneltilen bir soru üzerine 'Afrin’de Mehmetçik çatışıyor, askerimiz çatışıyor, şehit oluyor. Asker çatışırken, şehit olurken siyasidir falan gibi söylemlerin tartışılma zamanları değil' şeklinde bir yanıtım olmuştur.

Zeytin Dalı Harekâtına ilişkin görüşlerim, düşüncelerim ve desteğim ortada iken, şahsıma yöneltilen değerlendirmeleri, yersiz ithamları ve üslubu kamuoyunun takdirine bırakıyorum.

Siyaset, elbette ülkenin güvenlik konularını, beka sorunlarını konuşmalı, değerlendirmelidir. Bunun aksi düşünülemez. Önemli olan, bir harekâtın ortasında ülkenin bütün unsurlarıyla bir bütünlük göstermesidir. Benim de her zaman altını çizmek istediğim husus budur.

Sayın Cumhurbaşkanı’nın da konuşma içeriğimle ilgili olarak tam ve doğru bilgilendirilmediğini düşündüğümü belirtmek isterim. Ancak, beyanlarında geçen “gerekli cevabı alacak” şeklindeki ifade ile bugüne kadar uğradığımız haksızlıklara yeni bir haksızlığın daha ilave edilebileceğinin kastedildiğini değerlendirmek istemiyorum."

siyasetcafe.com