Aydınlık, FETÖ'ye yardımdan yargılanacak

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Aydınlık gazetesine açılan MİT TIR’ları davası ile Can Dündar, Erdem Gül ve CHP’li tutuklu milletvekili Enis Berberoğlu hakkında devam eden “FETÖ’ye yardım” davasını birleştirdi. Birleştirme kararında her iki dava arasında fiili ve hukuki irtibat olduğu ileri sürüldü. Birleştirme kararının ardından Aydınlık gazetesinde MİT TIR’larında silah taşındığına ilişkin ilk fotoğrafın yayımlanması ile Cumhuriyet gazetesinde aynı içerikteki video görüntülerinin yayımlanmasına ilişkin dava birlikte görülecek.

Ancak daha önce MİT TIR’larının görüntülerini yayınladığı gerekçesiyle Aydınlık hakkında hazırlanan iddianamede şöyle yazılmıştı: “Şüphelilerin FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütüyle hiçbir ilgilerinin olmadığı anlaşıldığından TCK’nın 314/2. Maddesi yönünden suçlama yapılmamıştır.” Yani daha önce hazırlanan iddianamede Aydınlık’ın FETÖ ile hiçbir irtibatının olmadığı ifade edilirken, şimdi ise Can Dündar, Erdem Gül ve CHP’li tutuklu milletvekili Enis Berberoğlu hakkında devam eden “FETÖ’ye yardım” davası ile birleştirildi.

FİİLİ VE HUKUKİ İRTİBAT

Konuyla ilgili Cumhuriyet’ten Kemal Göktaş’ın haberine göre, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, MİT TIR’ları haberi nedeniyle Aydınlık gazetesinden İlker Yücel ve Ceyhun Bozkurt hakkında Başsavcı İrfan Fidan tarafından açılan iddianameyi kabul etti ve tensip zaptını düzenledi. Mahkeme heyeti bu dava ile Cumhuriyet eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, Ankara temsilcisi Erdem Gül ve CHP’nin tutuklu milletvekili Enis Berberoğlu hakkında aynı mahkemenin 2. Heyeti tarafından görülen davanın birleştirilmesine karar verdi. Mahkeme iki davanın iddianameleri arasında “konusu itibarıyla fiili ve hukuki irtibat”olduğunu savundu. Kararda şöyle denildi:

GİZLİ BİLGİLERİ İFŞA ETTİLER

“Sanıklar İlker Yücel ve Ceyhun Bozkurt tarafından eylem ve irade birliği içerisinde Aydınlık gazetesinin 21 Ocak 2014 tarihli nüshasında yayımlandığı iddia edilen görüntülerin 19 ocak 2014 tarihinde Adana ili Ceyhan ilçesi Sirkeli gişelerinde hukuka aykırı olarak durdurulan MİT’e ait yardım TIR’larına ait olduğu belirtilmiştir. Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması nitelikteki bilgiler içerdiği kabul edilen söz konusu görüntülerin ifşası nedeniyle davanın diğer sanıkları Can Dündar, Erdem Gül ve Enis Berberoğlu hakkında FETÖ’ye yardım ettikleri iddiasıyla açılan dava halen görülmektedir. Bu durum karşısında sanıklara atılı eylemler arasında birlikte yargılanmalarını gerekli kılacak nitelikte irtibat, bağ ve buna işaret eden dosya kapsamında kanıt bulunmaktadır. Usul ekonomisi, kanıtların birlikte takdir ve değerlendirilmesi ile hüküm birliğinin sağlanması açısından davaların birlikte görülmesi gerektiği vicdani sonuç ve kanısına varılmıştır.”

İFŞANIN İFŞASI OLUR MU

İstanbul Başsavcılığının Aydınlık’a açtığı MİT TIR’ları davası ile MİT TIR’larına ilişkin ilk haberin Aydınlık’ta yapıldığına ilişkin gerçek, hukuksal olarak yargılama konusu olmuştu. Şimdi davaların birleştirilmesi ile sadece FETÖ’ye yardım suçlaması değil, Berberoğlu’na yönelik casusluk ve Cumhuriyet ana davasındaki MİT TIR’larına ilişkin suçlamaların da çöktüğü yargı karşısında tescil edilmiş olacak.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan tarafından Aydınlık’a açılan davada iki gazeteci hakkında gizli bilgilerin ifşası suçundan ceza verilmesi isteniyor. Fidan, iki Aydınlıkçı hakkında FETÖ üyesi oldukları gerekçesiyle de soruşturma yaptığını ancak bu konuda delil bulamadığı için dava açmadığını iddianamede belirtti. Oysa Can Dündar ve Erdem Gül, Aydınlık’ta MİT TIR’larına ilişkin bu fotoğrafın yayımlanmasından sonra yapılan haberler nedeniyle aynı suçtan ceza almıştı. Yargı bununla kalmamış iki gazeteciye “FETÖ’ye yardım” suçlamasından yargılama yapılmasına karar vermişti. Enis Berberoğlu’na ise görüntüleri Dündar’a verdiği iddiasıyla casusluk suçundan 25 yıl hapis verilmişti. Oysa Aydınlık iddianamesi ile ortaya çıkan gerçek, bu görüntünün ve iddianın ilk kez Aydınlık’ta yayımlandığıydı. Bu durumda birleştirmeye ilişkin mahkeme kararında “gizli bilgilerin ifşası” olarak değerlendirildi. Üstelik Aydınlık’ın bu görüntüleri FETÖ’den tutuklanan bir jandarma istihbarat subayından aldığı belirlenmesine rağmen Aydınlık gazetesine ne FETÖ’ye yardım suçundan ne de başka bir suçlama ile dava açıldı. Oysa aynı savcılık Dündar ve Gül’e yardım suçundan dava açtı. Şimdi iki davanın birleştirilmesi ile mahkemenin “bir kez ifşa edilmiş gizli bilgi ikinci kez yeniden ifşa edilebilir mi” sorusunu yanıtlaması bekleniyor.