AK Parti'de Bahçeli rahatsızlığı ayyuka çıktı
AK Parti hükümetine yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak Gazetesi yazarı hem iktidarı eleştirdi hem de MHP lideri Bahçeli hakkında flaş ifadeler kullandı. İşte haberin ayrıntıları;
Yeni Şafak Gazetesi yazarlarından Kemal Öztürk bugün ki köşe yazısında AK Parti’yi ve MHP lideri Devlet Bahçeli’yi sert bir dille eleştirdi.
Gazeteci – yazar Kemal Öztürk, AKP’nin OHAL’i devam ettirmekle kendi ayağına sıktığını belirtti.
Yeni Şafak gazetesi yazarı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski danışmanı, Anadolu Ajansı'nın da eski Genel Müdürü Kemal Öztürk köşesinde AKP’nin OHAL’i devam ettirmekle kendi ayağına sıktığını yazdı.
Öztürk “Asıl söylemek istediğim sözü en başta söyleyeceğim: AK Parti OHAL ile ülkenin yaşadığı krizi yönetmek için işe başladı ama şimdi ‘OHAL krizini’ yönetmekte zorlanıyor. Çünkü OHAL aşırı doz ilaç gibi, bünyeye faydadan çok zarar vermeye doğru evrildi. Durumun ciddiyetini tartışmalıyız. En başta da Ankara’dakiler” dedi.
CHP’nin ülkenin başına gelmiş en büyük talihsizlik olduğunu ileri süren Öztürk, CHP’nin, OHAL’in mantığını anlamadığını ve OHAL ilanına kategorik olarak karşı çıktığını söyledi.
“’REHABİLİTASYON DÖNEMİNE’ GİRMEK GEREKİR”
Öztürk yazısını şöyle sürdürdü:
“Yine de OHAL ile ülkenin yaşadığı akut kanama durduruldu. Devletin ve demokratik yaşamın hayati tehlikesi atlatıldı.
Bu esnada birçok hata oldu, yanlış uygulamalar yapıldı, mağdurlar oluştu. Bunları bir süreliğine olağanüstü durumların, ‘tolere edilebilir hataları’ olarak görmek lazım.
15 Temmuz darbesinin yıl dönümünde, artık OHAL’in kaldırılması gerektiğini söyledim ve yazdım. Bundan sonra hataları, yanlışları düzeltmek ve mağduriyetleri gidermek için ‘rehabilitasyon dönemine’ girmek gerekir. Binlerce, on binlerce mağdur insan sabırla bunu bekledi.
Ancak rehabilitasyon dönemi bir türlü başlamadı. OHAL Komisyonu bile kararlarını daha yeni alabildi ama nedense kamuoyuna açıklamadı bir türlü.”
“EVLİLİK PROGRAMLARININ DEVLETİN CAN GÜVENLİĞİ İLE NE ALAKASI VAR”
Çıkarılan OHAL KHK’larını da eleştiren Yeni Şafak yazarı Kemal Öztürk şu ifadeleri kullandı:
“Demokratik rejimi korumak, devletin can güvenliğini sağlamak için KHK yetkisi alan hükümet, bu yetkiyle, rektör atamaktan, arabalarda kar lastiği kullanımına kadar olağanüstü hal ile alakasız bir sürü kanun hükmünde kararname çıkardı. Söyler misiniz, evlilik programlarının devletin can güvenliği ile ne alakası var da KHK’da yer alıyor?
İki hukuk profesörü ile konuştum. İkisi de KHK’ların hukuk sistemimizi artık zehirlendiğini ve düzenin bozulduğunu söylüyor. Yine hukuk konusunda son derece duyarlı olan Taha Akyol dünkü yazısında, 696 sayılı KHK’daki teknik hukuk hatalarını tek tek sıralamış.”
“BAHÇELİ HÜKÜMET SÖZCÜSÜ OLDU DA HABERİMİZ Mİ YOK”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tavrını da eleştiren Öztürk yazısında şu satırları kaleme aldı:
“Abdullah Gül’den, birçok hukukçuya kadar, herkes bu KHK’da hatalar yapıldığını söylüyor. Hükümet bu tür krizlerde, MHP lideri Bahçeli’nin hamaset dolu, ayrıştırıcı üslubuna değil, sağduyusuna, bilgisine ve tecrübesine güvendiği insanların sesine kulak vermeli. 'KHK’da hukuk tekniği açısında sorun var.' diyen herkesi, 'FETÖ’cü, bölücü' ilan etmek de nereden çıktı? Bu düzeysizliğe, ayrıştırıcı üsluba kapılmamalı AK Parti.
Bir de şunu merak ediyorum: Abdullah Gül hükümet icraatları hakkında her konuştuğunda, neden Devlet Bahçeli hemen ortaya atılıp Gül’ü eleştiriyor? Bahçeli hükümet sözcüsü oldu da haberimiz mi yok?”
“MUHALEFETİ HAKLI ÇIKARMAK İÇİN ELİNDEN GELEN HER ŞEYİ YAPIYOR”
Yeni Şafak yazarı Kemal Öztürk yazısında şu ifadeleri kullandı:
“OHAL sürecinde yaşanan tüm aksaklıkların iki sebebi var:
1. Ortak akılla, üst bir hukuk bakışıyla değil, aceleyle alınan kararlar.
2. Devletin kurumsal yapılarıyla değil, kişilerin inisiyatifi ve tercihleri ile verilen kararlar.
Dikkat, söz konusu olan devleti ayakta tutan hukuk sistemi, adalet terazisi ve toplumsal barıştır. Zira KHK’lar artık hukuk sistemini, Meclis'in kanun yapma özelliğini ve toplumun ortak adalet duygusunu bozmaya başladı. Bunun acısını gelecekte çok çekeriz.
CHP’nin başından beri OHAL tezlerine karşıyım ama AK Parti, muhalefeti haklı çıkarmak için elinden gelen her şeyi yapıyor. Gerçekten taşeron işçi düzenlemesinin OHAL ile nasıl bir alakası var?
Evet, akut dönemde iyi geliyordu OHAL. Ama artık yeni bir konsültasyon yaparak, ilâcı değiştirmek, antibiyotiği kesmek ve rehabilite dönemine geçmek gerekiyor. Zira toplumun buna çok ihtiyacı var. Sanırım Ankara’dakiler toplumda çok büyük stresin biriktiğini göremiyor.
AK Parti neden bu konuda ısrarla ayaklarına kurşun sıkıyor anlamış değilim.”
siyasetcafe.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.