30 Mart yerel seçimi süreci hakkında parti teşkilatına bir genelge yayınlayan Devlet Bahçeli, zehir-zemberek ifadeler kullandı. Cumhurbaşkanlığı sürecinin kriz potansiyeline sahip olduğunu belirten Bahçeli şöyle konuştu:
“Her zorlamayı yaparak cumhurbaşkanlığı makamına talip olan şaibeli ve sakıncalı kişiler, bu göreve yükselseler bile vatana ihanetten tekrar indirileceklerdir. Hem cumhurbaşkanlığı hem de peşinden gelecek genel seçimler toplumsal cepheleşmeyi tırmandırabilecektir.”
Bahçeli, sanal medya üzerinden yapılan kışkırtmalara “itibar” etmemeleri konusunda teşkilatları uyardı. Teşkilat yöneticilerine, “Resmi açıklamalar dışında internet sitelerinde dolaşan mesnetsiz haberlere kulak asılmayacak ve içimizi karıştırmaya dayalı fitne ve fesat yayan çevrelere çok dikkat edilecektir” dedi.
Bazı iç ve dış odakların durumdan vazife çıkararak MHP içinden ‘adrese teslim’ cumhurbaşkanlığı adayı belirme kurnazlığına teşebbüs ettiğini öne süren Bahçeli, “Bunun dışında bazı kişi ya da kişilerin parlatılması, öne çıkarılması ve isminin dolaştırılması partimizin siyasi ilkeleriyle örtüşmeyecektir” dedi.
Devlet Bahçeli, görevini yapan hakim ve savcıların ‘darbeci’ sıfatıyla görevden alındığını ya da sürgüne gönderildiğini iddia ederek, binlerce emniyet mensubunun da “paralel örgüt” suçlamasıyla zulme uğradığını savundu.
“İKTİDAR ZORBALIĞI”
“Başbakan Erdoğan oğluyla birlikte evdeki parayı sıfırlama telaşındayken, adaleti sıfıra çekmiş ve hukuku hançerlemiştir. Türkiye, gelmiş geçmiş en ayıplı, en rüşvetçi, en karanlık, en yüzsüz bir iktidarın zorbalığına maruz kalmıştır” dedi.
Dedikoduya ceza uyarısı
Bahçeli, MHP’nin bütünlüğünü bozan, dedikodu yapan, düzmece ve aslı astarı olmayan açıklamalar yapanlara anında müdahale edileceğini ve suçu sabit görülenlerle ilgili hukuki işlem başlatılacağını vurguladı.
Sandığa hile ve şaibe karıştı
Yerel seçimlerin birçok yerde dürüst ve ahlaki yapılmadığına, sandığa hile ve şaibe karıştığına dönük iddiaları gündeme getirdiğini kaydeden Bahçeli, şunları söyledi: “Milletimizin tercihlerinin oy hırsızlarına, demokrasi kalpazanlarına, fırsat düşkünlerine teslim edilmemesi herkesin ortak sorumluluğudur. 30 Mart seçimleri 17 Aralık’ta başlayan ‘rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun’ gölgesinde gerçekleşmiştir. Kanun kaçakları iktidar tarafından korumaya alınmıştır.”
Şarlatan İranlı hükümete sızdı
Meydanlarda “şarlatan” dediği için hakkında 100 bin TL’lik tazminat davası açan Rıza Sarraf’a yine ‘şarlatan’ benzetmesi yapan Bahçeli, “Şarlatan İranlı hükümetin hücrelerine kadar sızmış, önüne gelen bakanı ve çocuklarını rüşvet müptelası yapmış, hepsini maskaraya çevirmiştir” diye konuştu.