Yaşanan gerçekliğin kurgusun da erdemi unutanlar
Görünen ve yaşanan gerçek!
Kurgu yüklemli soyut işaretlemelere kendince anlamlar yükleyip, içeriksiz manaları...
İşte bu! diyerek, boş ve beleş iştiğaliyetler de avunmak...
Bazen kişisel ilişkiler sarmallığı...
Bazen kurumsal hiyerarşi sarmallığı...
Nihayetinde ortada olan;
Garipliği aşmış bir garebet hali!
“Delinin zoru” muhabbettin de, iddiasız ideal, idealsiz iddia...
Doğru rozeti takmış yalan...
Yalan diline bulanmış doğru...
Velhasıl kelam korkunç bir yabancılaşma.
Hiç kimse tanıdık değil,herkes tanıdık.
Yakın dediğiniz uzak,uzak dediğiniz tanıdık.
Olur dediğiniz olmaz,olmaz dediğiniz olura meyilli...
Hatip hitaba güvensiz,hitap hatibe kifayetsiz...
Muhatap-sa- kendi bahsinden habersiz.
Hukuk için doğru bilgi gerekiyor.
Ancak doğru bilgi ile adalet meşalelenebilir.
Doğru bilgi hatırlatır...
Çünkü herşey insan da saklı.
Mümkün değil zihne yeni bir bilgi sokmak.
Zira bütün bilgilerin aslını taşıyor insan unutmuş olsa da.
İdeaların görüntülerini çekip çıkarıyor içinden,her hatırladığında.
“Öğrenmek hatırlamaktır.”Eflatuna göre, öğretmek hatırlatmak.”
Öğretenler,yapay ışıklardan kurtulup güneşe yönelmeli.
Eflatun,bir mağara resmi çiziyor bize;
Karanlık bir mağarada duvara karşı zincirlenmiş bir şekilde Oturuyor insanlar.
Yapay ışığın mağara duvarına aksetirdiği yapay nesnelerin gölgelerini gerçek sanıyor.
Taki bu insanlardan biri zincirlerinden kurtarılıyor soru-cevap yöntemiyle hocasının, o zaman fark ediyor yapay nesneleri mağaranın çıkışında.
Önce gerçek nesnelerle,sonra nesnelerin görülmesini sağlayan güneşle tanışıyor.
Daha çocuk yaşta tanışmıştı Sokrates’le eflatun.
Ondan felsefenin ondan bir erdem meselesi olduğunu öğrenmişti.
Sahi yaşanan gerçekliğin kurgusun da erdemi unutanlar,
sizin hatırlamanız hanği bahiste manasız anlamları işaretliyor?
Siyaset bezirganlığı softalıgıyla politikanızın gölgelerine gerçeklik anlamı yüklerken...
Tayların analarını tekmelediği gibi bir çoğumuzu silkip attığınız...
Hatırlama bahsiyle kırdık zincirlerimizi.
Hukuksuzluğunuz” hakikati” asla gölğeleyemeyecektir,
bunu da unutmayın.