Çin’den gelen yeni bir ölüm haberi, insanlarda şu sesin çıkmasına sebep oldu: Corona yetmezmiş gibi birde hanta mı çıkdı başımıza?
Çin’de otobüste yere yığılıp ölen Çinli, öldüğü otobüstekilerin karantinaya alınması. Yetkililerin HANTA virüsünden dolayı öldüğünü açıklaması…
İnsanlar nasıl korkmasın, tedirgin olmasın? Aslında rakamsal verilere baktığımızda her yıl ortalama normal gripten 250–500 bin arası, 3000 kişi sıtmadan, 4000 kişi ise açlıktan ölüyor. Dünyada 3 ayda toplamda 18,250 kişi (sayı her an artabilir yazıyı yazdığım zamanki rakam bu) CORONA dan dolayı hayatını kaybetti.
Zenginleri öldürdüğü için dünya ayağa kalktı. Her gün Afrika'da pırlanta madenlerinde sömürülüp ölen işçiler, su ve açlıktan ölen Afrikalılara. Suriye'de, Filistin'de, Irak'da, Arakan'da ölen, tecavüz edilen kadın, çocuklara binlercesine göz yumuluyor. Ama sözde kadın hakları savunucuları sesi çıkmıyor nedense? Bu ülkelerdeki kadınlara neden sesleri çıkmıyor? Çünkü!!! oradakiler işlerine gelmiyor.
Eğer iki bikinili poz verip, biraz soyunsalar her gün sosyal medyaya bu tarz resimler atsalar, dünyadaki kadın hakları savunucularının sesi, o zaman kesin çıkardı. Neyse konuyu dağıtmayalım. Esas mevzumuza dönelim!!! Ünlü ve zenginler hastalığa yakalanınca, duygu seli olan dünya nedense fakirlerin CORONA hastalığı ve ölümlerinde üç maymun oluyorlar.
Ya hepimiz yanıldıysak? Nasıl yani der gibisiniz… Evet ya yanıldıysak? Günlerdir konuştuğumuz ve anlattığımız, yıllardır planlarını kurdukları başlangıç ya bu değilse?
Ya Bundan önceki aşama ise? CORONA virüsü dünyanın nabzını ölçmek için ya bir ön prova ise? Kendi planlarının nasıl bir hal alacağını görmek için ise? Olabilir mi evet olabilir? Geçen yazımda anlattığım Ekonomist dergisinin kapağındaki kırmızı virüs, CORONA değilde, HANTA yada başka bir virüs ise ? CORONA da sırf hayvandan hayvana geçiyordu ama n'oldu, mutasyona uğrayıp insandan insana geçti. HANTA virüsün de böyle olmayacağının garantisi verilebilir mi? elbette verilemez. Hele ki şu gördüklerimizden sonra.
Ölümcül Deney (Resident Evil) film serisinde virüs sürekli mutasyona uğruyor ve başındaki ise bir yapay zeka. Evet CORONA hem prova hemde başka bir planın tetikleyicisi olabilir… Çip kontrolü bireyler, sanal paralar, algı, kaos ve elbetteki KORKU DÜZENİ. Korku ve algı konusunda başarılı oldular. Amaçları ilk baştan beri KORKU, KAOS ve yarı yarıya planladıkları esas nüfus azaltma projesinin provası olabilir.
CORONA ile insanlarla yerleştirilen hastalık kontrolü çipleri ve sanal paraya geçiş. Çünkü elle dokunulan para mikroplu olabilir, hastalık yayabilir. Sanal para ise mikrop yayılmasını önlemek için büyük aşama. Şöyle bir baktığımızda ise planlarında başarılı olduklarını söyleyebiliriz. İnsanlar şu an aşırı tedirgin ve korku halinde.
İnanın ki hayattan keyif alan şu an çok az insan vardır. İkinci senaryo ise şu Çin’den bilerek çıkartılıp dünyayı etkisine aldıktan sonra, çözümü yine ÇİN olacak. ÇİN aşıyı bulacak. Salgından toparlanan ÇİN, her şeyin başı olacak. Yani tek dünya devleti ve düzeninin merkezi ÇİN olabilir..
Kadrajı genişletip baktığımızda. Tekrar söylüyorum The Last Ship (2014 – 2018) dizisini tabir-i caizse koltuklarınıza yapışıp izlemenizi öneriyorum . Bu zamanki bütün sorularınız, gelecekteki planladıkları her şey ve olabilecekler bu dizide gizli. Virüs, mutasyon. Korku, kaos ve KITLIK VE YİYECEK ve SU SAVAŞLARI.
Dün gece ülkemizde çekilmiş bir resim. Gökyüzünün bir anda gece gece kıpkırmızı olması. Bu gece kırmızılığı bizlere neyi hatırlattı 1999 Marmara depreminden önce çıkan böyle ışıkları. Son zamanlarda ülkemizdeki depremlere baktığımızda. Bize Mel Gibson’un oynadığı depremden 2 yıl önce, Marmara depremini söyleyen Komplo Teorisi (Conspiracy Theory) 1997 adlı filmin 0,2 sapma ile bilmesi ( Filmde Richter ölçeği ile Türkiyedeki depremin şiddeti 7,3 olduğu söylendi, Marmara depremi ise aynı ölçeğe göre 7,5) ve filmde HAARP teknolojisinden yapay depremlerin yapılacağını söylemesi, sizce tesadüf mü? Ülkemizde son zamanlarda depremler ve havaların soğuması!!!
Elbette geçmiş yılları hatırladığımızda bu zamanlar soğuk oluyordu ama depremler, gökyüzündeki kırmızı ışık ve havaların aniden soğumalarını birleştirdiğimizde insanın aklına bunu bilerek mi yapıyorlar? Ülkemizde bu teknoloji ile mi saldırıyorlar? Sorusu ister istemez geliyor.. Sıcak havalarda virüsün yayılma hızı düşeceği ön görüsü olduğundan , insanın aklında HAARP ile yaptıkları fikri beliriyor.
Devletimizin ve yetkililerimizin evde kal çağrısı muazzam iyi bir önlem. Fakat bunu algı operasyonu ile devlete saldırmak ve boş konuşmak için yapanlar var. Her kafadan bir ses çıkıyor.
Şöyle anlatayım insanlar bencil kendinden başkasını düşünmüyor, elbette çalışan çıkmak istemez bu kaos da bu salgında dışarıya ama çalışan, günlük alan ve işine son verilecek korkusu ile mecbur gidenler var. Aylık kazandığı para ile geçinenler var.
Öyle evden oturup bilgisayar başında para kazanıp evden aylarca yıllarca çıkmayacak şahıslar diyor ki; ‘’2 ay dayansınlar, sıksınlar dişlerini evden çıkmasınlar işe gitmesinler ‘’ gelir gelmediği için nasıl dayanacak? nasıl mantıksızlık? nasıl boş konuşma? nasıl bencilik, nasıl Müslümanlık bu?
Önce karşındakini düşün empati yap biraz. Tabi bunun gibi düşünen bir sürü zenginler oyuncular sanatçılar var. Akıl vermeyin akıl!!!! bencilliğinizden kurtulun. İnsanları düşünün ÇÖZÜM ÜRETİN. Akıl veren çok ama çözüm üreten yok.
Şöyle bir Çözüm yoluna gidilmesi gerekir; Bölüm başı binlerce TL alan (eski para ile milyar) alan oyuncular, ayda 25 Bin TL alan milletvekilleri. İmamlar, öğretmenler ve oturduğu yerden bir imza atıp binlerce TL kazanan yöneticiler, görevliler ve zenginler.
Sizlere bu ay asgari ücret verilsin o kalan maaşınızın kısmı ile ihtiyacı olanlara yardım edilsin. Elektrik, doğalgaz su faturaları ödensin, erzak yardımı yapılsın?
Sizce kaçı buna onay verir cevabı zaten biliyorsunuz . Sizlere veda etmeden önce (Eski yazılarıma bakarsanız daha tavsiye ettiğim bir sürü filmler var zaman bulduğunuzda onları da ihmal etmeyin)
Veba (Carriers) 2009 filmini buraya bırakıyorum müsait olunca izlersiniz.