Uyum için çalışanlar!

Selçuk DÜZGÜN

Ülkemiz maalesef hazırlıksız yakalandığı büyük bir GÜÇ dalgası altındadır.

Yanlı yansız, taraflı tarafsız, işi bilen bilmeyen herkes özellikle 'SURİYELİLER' dedikleri savaş mağdurlarının ülkemizde yaşadığı sosyal değişimler üzerinde yerli yersiz yorumlar yapmaktadırlar.

Kimileri 'defolup gitsinler ülkelerine' diyecek kadar işi düşmanlığa itip, sosyal vakaların tetikçiliğine işi götürmekte, kimileri iş ve işsizlik üzerinden olaya bakmakta, kimileri kültürel çatışmaların haberdarlığını yapmaktadırlar.

Olayı o kadar düşmanlığa götürenler var ki, en son Elazığ depreminde göçük altında kalan bir hanımın 'beni bir Suriyeli kurtardı, parmakları kanayana kadar toprağı kazıdı' demesi üzerine ortaya çıkarılan Muhammed adlı Suriyeli Üniversite öğrencinin sadece parmaklarına yöneldiler ve 'hani bunun parmaklarında kan' demeye işi götürdüler.

Hele hele unvanının önünde 'PROF' ibaresi olan birinin 'Bu Suriyeli Türkçe bilmiyor, nasıl üniversiteye gidiyor' diyerek işi sadece ahlaka değil, zekaya ihanet ederek kurgulaması ülkemizin içerisinde olduğu durumun özetidir.

İşte bu vahim durumun farkında olan ve durumu sosyal dengesizlikten, mükemmel uyuma getirmeye çalışan bir devlet kurumumuz ve o kurumun isimsiz ve isimli kahramanları var.

Onlar kimler ve neler mi yapıyorlar!

Adına 'Uyum Buluşmaları' dediler!

2018 Kasım-2019 döneminde 10 kişiye ulaşmayı hedeflediler. Bu güne kadar 23 ilde toplam 25 uyum buluşması etkinliği gerçekleştirerek 9.500 yabancıya ve ev sahibi toplum üyesine yönelik bilgilendirme çalışması yaptılar…

Adına 'Biz Bize Sohbetler' dediler!

Bugüne kadar 14 ilde yapılan etkinliklerde 6.500 kişiye ulaştılar, hedefleri 18 il ve yine 10 kişi. Etkinliğin amacı; Yabancılar, Türk vatandaşları ve kamu kurumu çalışanlarını da içeren odak grup görüşmeleri yapılarak sosyal uyum alanındaki zorluklar tespit edip çözüm yolları bulmak

Adına 'Mahalle Buluşmaları' dediler!

Bu etkinliklerle mahallede birlikte yaşam kültürü desteklenmek istendi.

Özelikle Ramazan ayında 22 farklı ilde, 26 mahalle buluşması yapıldı ve 6.700 kişiye ulaşıldı.

Yetmedi!

Adına 'Bölgesel Üst Düzey Çalıştaylar (Göç, Güvenlik ve Sosyal Uyum)' dediler! Ülkemizin 7 bölgesindeki i üst düzey kamu yöneticilerinin uyum politikaları konularında duyarlılığını arttırma, uyuma yönelik faaliyetleri teşvik etme ve sorunları-çözümleri tartışma amacıyla çalışmalar
yürütüldü.

Bu günü kadar 4 adet çalıştay düzenlendi, yaklaşık 1.500 kamu görevlisine ulaşıldı. Kalan 3 bölgemizle bu sayının 2.500`e ulaşılması hedeflenmektedir.

Diyanet ve MEB Personeline Yönelik Sosyal Uyum Çalıştayları yapıldı.

Yabancılarla sıkça temas eden müftülük ve milli eğitim bakanlığı personelinin sosyal uyumla ilgili bilgisini artırmayı amaçlayan toplam 21 etkinlik planlandı, bugüne kadar 15 ilde 16 etkinlik gerçekleştirildi ve 5.300 kişiye ulaşıldı.

Hedef yaklaşık 9 bin kamu personeli.

'Yerelde Kadın Buluşmaları' yapıldı!

8 ilimizde planlanan etkinliklerde ev sahibi toplum ve göçmen grubundan kadınlara yönelik bilgilendirme faaliyeti ve sosyal etkinlikler tartışıldı. 5 etkinlikte 1200 kişiye ulaşıldı hedef 1.600 kişi. Öğrenci ve Akademisyenler buluştular!

Programlarda ülkemizde öğrenim gören uluslararası öğrencilerle de bir araya gelinerek sahip oldukları hak ve yükümlülükler ile toplumsal uyum süreçlerine ilişkin bilgilendirmeler yaptılar.

7 bölgede yapılacak etkinliklerde toplamda 700 akademisyen ve 3.500 uluslararası öğrenciye ulaşılması hedeflenmektedir.

2019 yılında başlayan ve 2020 Nisan ayına kadar sosyal uyum alanında gerçekleştirilecek birbirinden farklı konseptlerdeki toplam 136 etkinlikte ülkemizdeki yabancılar, kanaat önderleri, ev sahibi toplum üyesi, kamu personeli ve STK mensubu gruplardan oluşan yaklaşık 46.300 kişiye
erişilmesi hedeflenmektedir.

Kim yapıyor tüm bunları?

İç İşlerine bağlı devlet kuruluşumuz olan Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Uyum ve İletişim Daire Başkanlığı. Bu daire başkanlığının başında Dr. Aydın Keskin Kadıoğlu var. Ben birkaç kez gözlemci olarak katıldığım çalışmalarda sayın Kadıoğlu'nun gayretli çalışmalarına şahit oldum.

Yedinden yetmişe bütün yabancıları bir babacan tavırla kucaklayan, misafir perverliğin ve insan olma erdeminin devlet adına işlevini en güzel şekilde sergileyen KADIOĞLU'nun gecesini gündüzüne katarak sergilediği performansına vücudu daha fazla dayanamadı ve kürsüde konuşma
yaparken rahatsızlandı.

Onu izlerken içimden şu duygular geçti; cephede savaşırken yaralanan asker ile, devleti adına gecesini gündüzüne katarak çalışıp kürsüde yorgun düşen bir bürokrat arasında fark yoktur.

Evet biz bu güzelim memleket için gecesini gündüzüne katarak çalışanlarla, gecesini gündüzüne katarak sanal âlemde dedi kodu üretenleri iyi tanıyoruz.

Bu ülke için sürekli projeler üreten, çalışan, didinen GÖÇ idaresinin isimli, isimsiz bütün kahramanlarına teşekkür ederiz.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.