Türkmen Dağı Düşmemiştir, Düşmeyecektir…
Suriye Türkmenleri, Şam, Lazkiye, Hama, Humus, Halep ve Rakka şehirlerinde ve köylerinde daha yoğun olarak yaşamaktadır.
Şam civarında yaşayanlara, Şam Türkmeni; Halep ve Rakka bölgesindekilere Halep veya Culap Türkmeni; Lazkiye Türkmenlerine Bayır Bucak Türkmeni denmektedir.
Türkmenler, 11. yüzyıldan itibaren Suriye’de yaşamaktadır. Osmanlı yönetimine 16. yüzyılda geçen Suriye, 1918’e kadar Türklerin hâkimiyetinde kalmış.
Bundan sonra Fransızların ve Suriye Devleti’nin kuruluşundan sonra da Şam yönetimi altında kalmışlar. Günümüze kadar da büyük baskı altında yaşamışlar.
Bugün, 200 000 üzerinde Suriye Türkünün Şam, Lazkiye, Humus, Halep ve Rakka civarında yaşadığı tahmin edilmekte.
Türkmenlerin tarih boyunca verdiği yaşama mücadelesi son yıllarda var olma mücadelesine dönmüş.
Esat yönetimi, İranlı askerler ve Ruslardan oluşan üçlü şer kuvveti, özellikle son iki haftadır, Hatay’ın güneyinde yer alan Türkmen dağı ve etrafında yaşayan Bayır Bucak Türkmenlerine karşı askerî harekette bulunmakta.
Esat ve İran askerleri karadan Rus güçleri havadan, çoluk çocuk, kadın, yaşlı demeden Türkmenleri yok etmeye uğraşmakta, Türkiye’ye doğru sürmeye çalışmakta.
İlk başta tepkisiz gibi duran Türkiye, bu vahşeti fark edince yüksek sesle tepki vermeye başladı. Devlet büyükleri başta olmak üzere bütün Türkiye tek ses olarak Bayır Bucak Türkmenlerinin yanında olduğunu dünyaya duyurdu.
Bazı kişi ve kurumlar, hemen harekete geçti, giyecek, yiyecek, çadır, battaniye gibi insanî malzemeleri Türkmenlere ulaştırmaya başladı.
Yüreği vatan sevgisiyle dolu binlerce Türk evladı da gönüllü olarak oraya gitmeye, mücadele etmeye hazır olduğunu bütün dünyaya haykırdı, bir kısmı da Türkmen kardeşlerimizin yanına ulaştı bile.
Bu arada, Esat güçlerinin saldırıları ve Rus hava bombardımanları sonucunda hayatını kaybeden, şehit olan minnacık bedenlerin kahreden kanlı görüntüleri televizyonlarda izlenmeye başlandı.
Müslüman Türkmen kardeşlerimize yapılan her hareket, başta Türkiye olmak üzere dünyada yaşayan bütün Türklere, Müslümanlara yapılmış bir saldırıdır.
Bu yüzden, bütün dünya Türkleri ve Müslümanları ortak tepki vermeli, büyük bir kamuoyu oluşturmalı, Suriye’de, Türkmen dağında yaşayan Bayır Bucak Türkmen kardeşlerimizin yaşama mücadelesine maddî ve manevî destek vermelidir.
Bu destek, yeri gelir bir dua, yeri gelir bir battaniye, yeri gelir bir yazı ile olur. Elimizden ne gelirse yapmalı, kardeşlerimizin özgür ve sağlıklı, başları dik olarak yaşamalarını sağlamalıyız.
Türkmen Birliği komutanlarından Beşer Molla’nın dediği gibi “Bayır Bucak bizim namusumuzdur, vatanımızdır. Türkmen dağı düşmemiştir, Allah’ın izniyle de düşmeyecektir.”
Allah yâr ve yardımcımız olsun…