Bize, PKK ile siyasi çözüm üretin diyen Avrupa Birliği ve ABD ile Türkiye yollarını ayırmak zorunda bırakılıyor.
Bir ormanın içinde yürürken görebilecekleriniz farklıdır. Ağaçların arasında, yerde toprak üstünde olan bitene dikkat size çok şey gösterebilir. Ama olan biten ormanın içinde değil de ormanın da bir parçasını oluşturduğu coğrafyada meydana geliyorsa, anlamanız için ormanın dışına çıkmalı, tercihan bir uçakla yükselmelisiniz. Türkiye'nin bugünkü gündemi bunu gerektiriyor.
HDP li milletvekillerinin tutuklanması iyi mi oldu kötü mü oldu sorusu elbette ki önemlidir. Ama bu ormanın içinde ağaçların arasında kalan bir sorun ve sorudur. Gelin uçakla ormanın üstüne çıkalım ve bakalım coğrafyaya.
Avrupa Birliği adına konuşan AB siyasetçileri ve büyük elçileri ne diyorlar? Diyorlar ki PKK ile meselenizi savaşarak çözemezsiniz. Siyasetle çözmeniz lazım. Yani PKK ile bir masaya oturun ve pazarlık yapın.
ARKADAŞLAR bu önerme Türkiye'yi bölmeye karar vermiş bir Avrupa uzun vade stratejisinin ifadesidir. Avrupalı diplomatların ve siyasetçilerin bu açık ifadeleri ABD'nin Pentagon merkezli İsrail’i koruma endeksli Orta Doğu'ya yeni nizam getirme projesinin tamamlayıcı cüzüdür.
Türkiye'nin 1946 sonrasında ABD ye bir anlamda sığınan müttefiki olmaya dayanan uluslararası yaşar kalma paradigması çökmüştür. Dünya değişti. Esastan değişti. Ve CHP'den İsmet İnönü'nün tasfiyesinden sonraki güya modern yaşamdan yana siyasetçi ve asker sivil bürokratlarının en etkili network ü 1946 sonrası dış politika paradigmasını terk etti. Buna 1 Mart tezkeresi tuz biber ekti. CHP Türkiye'den bir Kürdistan çıkartılmasına sempati ile bakanların da siyaset yaptıkları bir parti haline geldi.
Türkiye'nin bugünden sonra AB ve ABD ile iyi geçinmesinin yolu şunu söyleyebilmemizden geçmektedir. Evet haklısınız. Bizim PKK ile uzlaşmamız lazım. Gelin yardım edin, Türkiye'den bir Kürdistan çıkartılması ameliyatını en az kanlı en az olumsuz etkili bir şekilde birlikte yapalım. Eğer bunu diyemiyorsak ki haysiyeti olan her Cumhuriyetçinin bunu reddetmesi gerekir, o taktirde kendimize, NATO üyesi olmadığımız, AB ile saçma sapan bir üyelik oyunu ile vakit kaybetmediğimiz bir yer oluşturalım dünyada. Medeni, laik bir hukuk devleti olarak.
Arkadaşlar tango yapmak için iki kişiye ihtiyaç vardır. ABD derin devleti ve AB siyasetçileri ve bürokratları Türkiye'den bir Kürdistan çıkartılmasını istiyorlar. Buna yok özerk bölge, yok tezek bölge etiketleri takılmasını duymayalım. Amerika ve AB bizimle bizim birliğimizi korumak niyetiyle dans etmeyi reddediyor.
Türkiye'nin AB üyeliğini hedef alan ve NATO üyeliği yani ABD ile askeri ve politika ittifakının tarif ettiği bir dış politikası olan ülke/devlet olma dönemi BİTMİŞTİR.
Manzara uçaktan böyle görünüyor.
Trajedi odur ki, bugün Türkiye'yi AB'nin ve Pentagon Ağırlıklı ABD derin devletinin siyasetçileri ve bürokratlarının telkinine kapılıp, onlardan yardım alarak PKK ile müzakere masasına oturan, ve Türkiye'nin bir bölgesinin KCK saçmalığına göre kurumlaştırılmasını kabul etmiş bir ekip yönetiyor.
İnsanın Sofokles olup Helen trajedisindeki dramatik cümlelerle haykırması geliyor içinden. Ey utanma neredesin? Ey hatırlama neredesin? Ey kader bu kadar kahpe misin? Ey hayat beni niye önündeki kaldırım taşını göremeyen ve anlayamayan bir büyük seçmen çoğunluğu ile yaşamaya mahkum ettin. Huzur ancak Hades'te mi gelecek?