Ankilozan Spondilit (AS) hastalığı, çok sık karşılaşılmamakla birlikte daha çok genç erkeklerde görülür ve hayat kalitesini düşürür. Şiddeti kişiden kişiye değişmektedir. Çok ilerleyen durumlarda omurga hareketi bütünüyle sınırlanabilir. Fakat sadece bel ağrısı ya da sabah uyanınca belde tutukluk şeklinde de görülebilir.
Hastalıkta genetik yatkınlık çok önemlidir. Ankilozan Spondilitli hastaların birinci derece akrabalarında hastalığa yaklaşık 10 kat fazla rastlanır.
KİREÇLENME İLE KARIŞTIRILABİLİR
Omurlarda oluşan iltihap iyileşmeye başladığında, omur kemiklerinin her iki tarafından yeni kemik oluşumları başlar ve her ikisini birleştirir. Ağrılar bu kemikleşme nedeniyle oluşmaktadır. Bu hastalığı kireçlenmeden ayırmak gerekir. Kireçlenme omurganın aşınması sonucu oluşur ve yaşlıların hastalığıdır. AS ise, gençlerde görülür ve kemiklerin kaynaşmasıyla ilgili bir rahatsızlıktır.
UZUN SÜREN BEL AĞRISI ES GEÇİLMEMELİ
Başlangıçta AS alt bel bölgelerinde ağrı ve tutukluğa neden olur, sıradan bir bel ağrısı ile karıştırılabilir. Kalçalarda, baldırlarda ve sırtın alt kısmında ağrı hissedilebilir. Bu şikayetler egzersiz ya da hareket sonrası ortaya çıkabilir. Sonrasında boyun, omurlar ve kalça veya baldırda görülür.
Bazı nadir vakalarda, özellikle çocuklarda ilk şikayet belde değil, kalça, diz veya bacakta örneğin dizin şişmesi şeklinde olabilir. 3 aydan daha uzun süre devam eden, aniden değil yavaş yavaş başlayan, sabahları yataktan kalkmayı zorlaştıran, istirahat ile geçmeyip, uzun süre yatınca artan, hareket etmekle azalan bir bel ağrısı olduğu takdirde bir uzmana başvurulmalıdır.
HAREKETLERİ KISITLAYABİLİR
Bazı hastalarda gelip geçici ağrılar aylarca devam edebilir ve hastaya fazla bir sıkıntı vermeyebilir. Fakat AS aktif evreye geçtiğinde şikayetlerin şiddeti artar. Ağrılar nedeniyle duruş bozuklukları, kilo kaybı ve çabuk yorulma görülebilir.
Kemiklerde çıkıntı oluşması sonucu hareket ederken ağrı hissi ve bel bölgesinde ağrı sonucu yürürken problemler meydana gelebilir. Hastalık her ne kadar hafif seyretse de diğer organlar etkilenebilir.
HER HASTA FARKLI DERECEDE ETKİLENİR
Hastalığın son evresinde bazı hastalarda kamburluk görülebilir. Oysa erken teşhis edildiğinde kontrol altına alınabilmekte, böylece hastaların yaşamlarına ağrısız ve hareket kısıtlılığı olmadan devam etmeleri sağlanabilmektedir. Hastalığın seyri her hastaya göre değişmektedir.
Bazı hastalar ömür boyu ufak tefek ağrılarla yaşar ve hiç kısıtlılık gelişmez, bazı hastalarda ise erken dönemde fonksiyon kayıpları görülür. Bu nedenle her hastanın tedavisi deneyimli bir hekim tarafından o hastaya özel olarak planlanmalıdır.
siyasetcafe.com