Bundan yaklaşık 17 sene önce tatlı bir çocuk, hayatında ilk kez tatlı yemek istemişti...
13 yaşındaki Ali Avcı Gaziantep’te canı çekti diye iki dilim baklavayı sahibinden izinsin yedi ve hırsızlıkla hatta müebbetle istemi ile yargılandı.
9 yıl ceza aldıktan sonra yukarıdaki resimde de gördüğünüz gibi elleri arkadan kelepçeli bir şekilde cezaevine götürüldü.
19 ay yattıktan sonra şartlı tahliye edildi.
Yani aynı şeyi bir daha yapmaması için babası yaşındaki savcılar, hakimler ve onun korunmasından sorumlu olan devlet onu yargıladı ve özgür bırakırken de şart koydular.
Bu olayın kamu oyuna mal edilmesi çocuğun eline kelepçe takılması ile olmuştu.
Kamuoyuna mal edilince de çocuk 19 ayla yırttı.
Ali Avcı olayı bilinmeseydi belki çocuk halen içeride idi.
Çocuğa sahip çıkılmasaydı koca koca adamlar, ‘büyük hukuk’ sistemimiz inanın onu içeride unutacaktı.
Bu olayı niye mi anlattım?
Bir tatlıcı olayıda geçtiğimiz günlerde yaşandı.
‘Tatlıcı ALİ’lakaplı bir seyyar satıcıyı zabıtalar öldüresiye dövdüler.
Tatlıcı Ali belki o dayaktan çok yemişti ama bu sefer olay kamuoyuna mal oldu.
Neden?
Seyyar satıcılık yaparak hayatını kazanan Ali amca 15 Temmuz günü vatanına hayatını vermek için sokağa çıkmış ve gazi olmuştu.
Bazı kaynaklara görede gazi değil.
Ama ne olurssa olsun bu şekilde gündeme geldi ve aslında bir çok kanayan yaramızı yüzümüze vurdu.
Peki Ali amca neden zabıtalar tarafından dövüldü?
Kaçak iş yaptığı, vergi ödeyici olmadığı için.
Evet Tatlıcı Ali vergi ödeyiciliği konusunda suçludur, ama onu darp etme yetkisi hiçkimsede değildir.
Zabıtanın görevi; ceza kesmek, bölgeden uzaklaşmasını istemek, satıcı bunu yapmasa polisi göreve çağırmak ve adalete işi taşımaktır.
O densiz zabıta haddini aşmış, görevini kötüye kullanmıştır.
Hukuk karşısında hesap vermelidir.
Burada sorulması ve cevap bulunması gereken gereken şunlar:
Gözümüzün içine baka baka örneğin Ankara'yı "parsel parsel" satana dokunmayan devlet bir zabıta aracılığı ile vatandaşın başına neden sopa indirir?
Cevabı çok basit, ADALETSİZLİKTEN
Ortada herkesin güveneceği bir hukuk sistemi olsa ne sayyar satıcı kanun dışı iş yapabilir, ne zabıta haddini aşabilir, ne de kamu görevlileri parsel parsel ticaret yapabilirler.
Zenginleri koruyan, fakirlerin eline kelepçe takan, başına sopa indiren bir adalet anlayışı hem devleti, hem millet batırmaya mahkumdur.
Gelelim o zabıtanın haddini neden aştığına!
Bu seyyar satıcı tezgahları işinde çok büyük tezgahlar dönmektedir.
Sokakta 100 tezgah görüyorsanız onun sadece 10 tanesi Tatlıcı Ali gibi ihtiyaç sahibi amcalara aittir.
Diğerlerinin hepsi mafya-siyaset- ticaret üçgeninde yolunu bulmaktadırlar.
Bu tezgahın koruyucusu, kollayıcısı ise zabıtalardır.
Tatlıcı Ali’ye sopa indiren, indirten zabıtalara bir de bu ilişkiler üzerinden yaklaşılmalıdır.
Tatlıcı Ali’ye inen sopa, onlara balyoz olarak dönmelidir.. vesselam