TARİH TEKERRÜR EDER Mİ?

Murat ÜNLÜ

Evet, tarih tekrar tekerrür etmiştir. Bizler bu tekerrür eden tarihten ders çıkarmış mıyız orası muamma? Tansu Çiller döneminde PKK yandaşları TBMM’de tutuklanmıştı ve milletçe hep beraber alkışlamıştık. Terör artık bitmiş ve ortak sevincimiz olmuştu.

Neler olmuştu o zamanlar tekrar bir hatırlayalım; Tansu Çiller 20 Ekim 1991 genel seçimlerinden sonra DYP-SHP koalisyonuyla kurulan hükümetin Başbakanı olan Süleyman Demirel'in, Turgut Özal'ın 17 Nisan 1993'te beklenmeyen ölümü üzerine Çankaya'ya çıkmasının ardından Başbakan oldu.

Başbakanlığının ilk günlerinde, 10 Ekim 1993'te Avrupa Konseyi toplantısı için gittiği Viyana'da, Kürt sorununun çözümü yolunda "BASK modeli"ni telaffuz ederek geleneksel ezber dışına çıkan Çiller, daha sonra ki olaylar karşısında tam aksi yönde seyreden bir rotaya yöneldi.

DYP TBMM Grubu'nda “Meclis'te PKK'nın barındığı bir gölge vardır, bunu Meclis'in üzerinden kaldırmakla yükümlüyüz” diyen Çiller'i Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş de, “Eşkıyayı Bekaa’da aramaya gerek yok. Maalesef bunların bir kısmı Yüce Meclis'in çatısı altındadır” sözleriyle takip etti.

2 Mart 1994’te TBMM’de kapatılan Halkın Emek Partisi’nin (HEP) yerine kurulan Demokrasi Partisi'ne (DEP) mensup milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırıldı. Ankara 1 on’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin “derhal sorguya alınmaları” talimatı üzerine Orhan Doğan ve Hatip Dicle Meclis çıkışında polis tarafından yaka paça gözaltına alınarak tutuklandı.

4 Mart 1994 tarihinde de Leyla Zana ile diğer DEP milletvekilleri gözaltına alındı ve tutuklanarak cezaevine kondu. Anayasa Mahkemesi Haziran 1994'te DEP’i de kapattı.

1 Temmuz 1994'te gözaltına alınan Selim Sadak ile Sedat Yurtdaş, Ahmet Türk ve Sırrı Sakık da tutuklandı.

Yıl 2016 22 yıl sonra HDP milletvekillerin dokunulmazlıkları kaldırıldı ve yıllar sonra tarih tekrar tekerrür etti. Tabi milletvekillerinin tutuklanması milli sevincimiz oldu. Bu arada unuttuğumuz bazı şeyler yok mu? Akıl ve vicdan arasındaki bağı kuramıyor muyuz?

Bu işlerin sorumlularını niçin vicdan ve akıl süzgecinden geçirip cezalandırmıyoruz?

Oslo görüşmesinden bu yana çözüm süreci denen kaosu oluşturan zihniyet; Apo ile İmralı da anayasa taslağı görüşen aklı; Güneydoğuda hendek kazarken dokunmayın diye valilere emir veren siyasileri,2000’li yıllarda idam tartışılırken koalisyon yıkılmasın diye kerhen de olsa idamın kalkmasına destek veren genel başkanları, Diyarbakır meydanlarında Apo ve yandaşlarına methiyeler düzen liderleri, Apo orta doğunun en stratejik adamıdır diyen fikri, Dolmabahçe sarayında çocuk katili Apo’nun mektubunu okumak için sıra sıra dizilen siyasileri o resmi görmemek, anlamamak mümkün mü! Velhasıl 1984 bu yana verilen binlerce şehitleri unutmak mümkün mü?

Terör örgütüne yardım eden besleyen iş birliği yapan siyasetçileri hangi akıl ve vicdan cezalandırmayı düşünmez ki.

Gel gelelim iş öyle olmuyor milletçe Fikri-Takip denilen düşünceyi unutmuşuz!

“Tarih Tekerrürden İbarettir Diyorlar. Hiç İbret Alınsaydı Tarih Tekerrür Mü Ederdi.”

Bu sözü Mehmet Akif Ersoy söylemiştir ve doğruluk payı oldukça yüksektir. Tarih boyunca yaşanan olaylar hep bir neden ve sonuç ilişkisi içinde gelişmiştir ve bazen bir olayın birden fazla nedeni de olmuştur. İnsanlar bazen geçmiş olaylardan ders alıp geleceklerini yönlendirmedikleri için aynı olayların benzerlerini de tekrar yaşamışlardır. Çünkü insanlar geçmişlerinden ders alıp geleceklerini ona göre şekillendirmez ise geçmişteki olayların benzerleri tekrar yaşanacaktır bu da insanları tekrar aynı sonuçlara götürüp zarara uğratacaktır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.