SOYSUZLARA!
Gördüm sizi!
İnsan kılığındaydınız
Düşünüyor, konuşuyor, gülüyorsunuz
Gördüm sizi!
İnsan kılığındasınız
Yiyor, içiyor, eğleniyorsunuz!
Kalbiniz de var
Et parçasından bir yığın
Vicdansız bir iskeletle
Ete kemiğe bürünmüşsünüz
Adınız zalim, işini zulüm
Kan istiyor can alıyorsunuz
Kene gibi şişmanlıyor
Domuz gibi koklaşıyorsunuz
Gördüm sizi!
Feryada, ağıda kapanmış kulaklarınız
Kan düşmüş vampir dişlerinize
Gördüm sizi!
Ellerinizde ölüm makinaları
Dilerinizde `barış` türküleriyle
Allah bir ki; emdiğiniz süt bozuk
Bu yüzden Aşk`ın katilisiniz
Baktım da şöyle yüzünüze
Tükürecek surakların sahibisiniz
Evet gördüm siz!
Müslüman diye görünen iblisliğinize
Müslümanlığımla beddualar okudum
Sevdim her şeyi yaratanda ötürü
Ama sevemedim aynı sebebepten sizi
Sizin yüzünden bıçak utandı
dayanacağı kemik kalmadı diye
Sabır taşı yok artık
Ben de çatlak tutmaz diyor
Ey! Firavunu aratan zalimler
Ey kahpe kasığında türemiş cüceler
Ey yağmurdan nasibini alamayıp
Yılanlardan şeref dilenen piçler
Göğüs kafsime çekerek en derinden tenefüsü
Gönül dilime dolayarak en acısından bedduayı
O`nun rahmetinden başka dileği olmayan bir ruhla
O`nun lanetinin diliyorum sizler için
Size olan öfkeme cümleler aciz
Bildiğim bütün lügatlar dar geliyor dağarcığıma
Rahatlatamıyor kan kusmalar öfkemi
Duam bile tesseliye yetersiz
Korkaksınız, hainsiniz, acizsiniz
En kötü cümle daha icat edilmedi sizi tarife!
Ve Ey! cümlesini kuramadığım zalimlerin kurbanları
Ey benim garip yurdum,
Ey benim garip Anam!
Ey benim canım cananım
Ey benim kaplerine şehitlik yazılmış `bir kaç` mehmedim!
analarım, bacılarım gardaşlarım
Acz içinde dökülen bu cümleler
Selam olsun sizlere olan sevdama!
Siz ki,
Peygamberin sırtıyla kucakladığı müjdelilersiniz
Siz ki.
Rabbin katında taht kuran ölümsüzlersiniz
Affedin beni, affedin bizi
Size layık olamadık
Köpekleri özleten vicdansızlara
Kan olup yağamadık
Elimdeki tek silahım beddua hakkım
Ve onuda dibine kadar kullanıyorum
Sev beni ey Yar! Kabul et haykırışı
Ya kabul et, ya da gösterme yazı kışı…
Sen ki, merhameti yeryüzünde tecelli ettirensin
Sen ki, `ol` deyince olduransın
Kapandım secdene
Duy sesimi!...
Yeter artık bıktım
Açılımcı yalanlardan
Diplomatik gavatlardan
`barış ` çığırtkanlıklarından
İblislerden, yezitlerden
Sen ki, amele göre sonuç tayin edensin
Bu bir yakarış, haykırıştır!
Duy bu çarpan yüreği!
Ya başımı kaldır benim
Ya kalbimi durdur benim
Selçuk Düzgün- TÜRKİSTAN