SİZ NE İŞE YARARSINIZ SN.KILIÇDAROĞLU?

Celal Eren ÇELİK

Bu ülkede AKP iktidarının üst düzey isimleri başta  AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere CHP tabanını rahatsız eden isyan ettiren bir şey söylese taban hali kafasını çevirip Genel Başkanı’na bakıyor bir cevap versin diye…

Ama sadece baktığı ile kalıyor zira Sn.Kılıçdaroğlu bu memlekette AKP’nin yaptığı bunca olumsuz iş varken,CHP tabanının değerleri tarihinde hiç olmadığı kadar saldırı altındayken tek kelam etmiyor,edemiyor…

Ama bu son yaşanan olay artık herkesin sabrını taşırdı…

Ayasofya ibadete açılırken Cumhurbaşkanı Erdoğan Atatürk’ü tarihe ihanet etmek ile suçladı ve bu yazı kaleme alınırken Kemal Kılıçdaroğlu hala tek bir açıklama yapmış değil..

***

Ama mesela aynı Kemal Kılıçdaroğlu ne zaman konuştu biliyor musunuz? Tüm Türkiye’nin gözü Rıza Zarrab’ın ABD’de ilk kez mahkemeye çıkacağı gündeyken,herkes Zarrab’ın AKP ile ilgili bağlantılarını ve anlatacaklarını beklerken başka gün kalmamış,Allah’ın günleri çuvala girmiş gibi Kemal Kılıçdaroğlu tam da o gün çıktı MAN ADASI dosyalarını açıkladı…

Gündemi değiştirdi,Zarrab dosyası üzerindeki dikkatleri dağıttı.

Bu çıkışın kimin işine yaradığını ise okurların takdirine bırakıyorum.

***

Bu ülkede vatansever gazeteciler Silivri zindanında tutsak edilirken,Barışlar,Murat Ağırel’ler siyasi kararlar ile karanlıklara gömülmüşken 1-2 grup toplantısında kuru kuruya isimlerini anmak dışında hiçbir şey yapmadı Kemal  Kılıçdaroğlu…

Ama aynı Kemal Kılıçdaroğlu bu memlekete kumpas kuran FETÖ’nün  medyadaki yılmaz savaşçıları Cumhuriyet ile hesabı olan 2.Cumhuriyetçi  Mehmet Altan için,Nazlı Ilıcak için “Kişisel referansını ve kefaletini” koyarak “Arkadaşlarım” diyerek özgürlük isterken yeri göğü inletti…

***

“Liyakat,liyakat” diye konuşan Kemal Kılıçdaroğlu vardı değil mi karşımızda? İBB Genel Sekrterliğine atanan Can Akın Çağlar tam da bir “Samimiyet testiydi” kendisi için…

Can Akın Çağlar AKP’nin korumasında kariyer yapmış,Babacan’a yakınlığı ile bilinen ama bunlardan daha da önemlisi Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü döneminde  285 milyon Euro tutarındaki Cumhuriyet tarihinin en büyük batık kredisinin altında imzası olan,o batık krediyi millete ödettiren isimdi.

Ve bu isim CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu tarafından deşifre edilmiş,usülsüzlüğün 40 sayfa belgesi kamuouyu ile paylaşılmış,istifası istenmişti..

Ne oldu? Kemal Kılıçdaroğlu bu isim İBB Genel Sekreterliği görevine getirilirken tek bir kelime söyledi mi? Söylemedi…

Söyleyemez çünkü hesabı farklı;  Kurultay yaklaşırken, Kurultay’da en fazla delegeye sahip İstanbul’un Kurultay delegeleri üzerinde etkisi olan İmamoğlu ile arasını bozmak istemez…

Liyaklat mi?O önemli değil Kemal Bey’in koltuğu sağolsun yeter ki…

***

Bu ülkede AKP’nin her bir kanunu milimi milimine kendisi için kullandığı,suistimal ettiğini kör gözler bile görecek noktaya gelmişler,AKP’nin sırf muhalif milletvekillerinin üzerinde demoklesin kılıcı gibi bir tehdit unsuru olarak kullanmak için getirdiği “Dokunulmazlıkları kaldıralım” teklifine “Biz bu oyuna gelmeyiz” diyebildi mi mesela Kemal Kılıçdaroğlu?

“Anayasaya aykırı ama evet diyeceğiz” dedi kendisi…

Zaten bir ana muhalefet partisi liderinin Anayasa’ya aykırı bir şeyin Anayasa’ya aykırı olmasına muhalefet etmemesi yeterince büyük bir garabetken bizim büyük muhalefet liderimiz (!) gitti bir de bu Anayasa’ya aykırı teklife olumlu yönde oy kullandı…

Sonuç: Bugün AKP istediği milletvekilinin dokunulmazlığını düşürüp hapse atabiliyor ve bunu da yapmaya başladı…

***

Bu memleketin kaderi ile 18 Nisan referandumunda YSK’da mühürsüz zarflardaki 2 milyon oy geçerli sayıldığı an oynandı…

Peki elinde döviz sırf “PR Çalışması yapıp,Genel Başkandan lidere dönüşme operasyonu” olarak İstanbul’a yürüyen Kemal Bey YSK’ya yürüdü mü? YSK’da yaşanan bu büyük skandal için yeri göğü inletti mi? Hayır…

Sonuç kime yaradı,takdirlerinize bırakıyorum…

***

Ben ve benim gibi araştırmacı gazeteciler –az da olsa hala varız- AKP’nin bu baskı ortamında, her türlü riski göze alarak hemen her gün AKP’nin bir yolsuzluğunu usülsüzlüğünü yazıyoruz…

Kemal Bey “parlatılırken” kendisine gelen dosyalar ile esip gürledikten sonra,Genel Başkan seçildikten sonta  bizlerin yazdığı bu yolsuzluklar ile ilgili esip gürlediğini,Meclis’e taşıdığını konuyu,takipçisi olduğunu gördünüz mü? Hayır…

Taşırsa olmaz maazallah AKP yıpranır…

***

Bu memlekette kamu kaynaklarının akıtıldığı tarikat cemaat vakıflarını,yandaş STK’ları belgeleri ile yazıp ortaya koyuyoruz…
Bir günden bir güne Kemal Kılıçdaroğlu’nun çıkıp bu konu hakkında konuştuğunu göreniniz var mı? Yok…

Sendikalar grevlerde,işçiler emekçiler isyanda,çiftçi bitmiş tefeciye muhtaç…

Kemal Bey’i bunların yanında göreniniz var mı? Yok…

Kemal Bey Salı gününden Salı gününe kendisini “alkışlayan” vekillere suya tirit,eften püften,bir tanesi bile ülke gündemini belirleyici olmayan konuşmalar yapıyor ve bunu da “Muhalefet” olarak ambalajlıyor..

Ha tabii bir de Abdullah Gül’ü Cumhurbaşkanı adayı yapma sevdası ve projesinin alt yapısını yapıyor kendisi…

Başka? Başka da hiç bir şey yapmıyor…

***

Lafı eğip bükmeye gerek yok :Kemal Kılıçdaroğlu iktidar olmak için değil,muhalefetteki koltuğunu korumak için siyaset yapıyor ve  AKP de kendisinin bu “Mış” gibi muhalefetinden gayet memnun zira bu basiretsiz muhalefet AKP’yi iktidarda tutmaya yarıyor.

Ama artık CHP tabanı isyanda,CHP tabanı yeter diyor ve bağırıyor.:

İSYANIM VAR YETER ARTIK! Diyor…

Kemal Bey belki bu kurultayı da kendi isteğine göre dizayn etti ama bu kendisinin son Kurultayı’dır…Parti tabanından gelen dip dalganın karşısında durmaya kimsenin gücü yetmez…

Kemal Bey de kendisini bu gerçeğe alıştırsa iyi olur…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.