Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile CHP'li 8 belediye meclis üyesi hakkında kendisinden TOGO ikiz kuleleri için "25 milyon lira rüşvet istedikleri" iddiasıyla suç duyurusunda bulunan CHP'li eski milletvekili Sinan Aygün, hem ofisinde kendisine yapılan ahlaksız rüşvet teklifini anlattı hem de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bilgisi olduğu halde rüşvet rezaletini engellemediğini söyledi.
İşte Aygün'ün Yavaş ve ekibiyle ilgili suç duyurusu yapmadan önce Kılıçdaroğlu'ya yaptığı görüşmeye dair anlattıkları:
Suç duyurusunu Savcılığa vermeden önce Kılıçdaroğlu ile bir görüşme yaptım. Bu görüşmede rüşvet olayı gündeme geldi. Geçtiğimiz cumartesi gerçekleşen görüşmede benden rüşvet istendiğini bütün ayrıntıları ile belgeleriyle anlattım. Kılıçdaroğlu ile 2 defa görüştüm ancak sonuç alamadım.
Aygün'le Kılıçdaroğlu arasında geçen diyalog şöyle;
Sinan Aygün: -Ben savcılığa gidiyorum, şu anda ekmeğimle oynanıyor, yalan yanlış iftiralar atılıyor. Yok 110 bin metre inşaat... Gelin ölçün. Elinde metre olan gelsin ölçsün, kaç metre inşaat yaptım.
Kemal Kılıçdaroğlu: -Dur sakin ol ben Bülent Kuşoğlu ile görüşürüm, senin Mansur Bey ile olan işini çözer. (Yarım saat sonra Aygün'ü aradı)
Kemal Kılıçdaroğlu: - Bülent Kuşoğlu Ankara dışındaymış sonra görüşeceksin..
Sinan Aygün: Efendim bakın bu karar çıktıktan sonra istinafa gitmediler, Mansur Yavaş bunu fırsata çevirir, benim burası mühürlenir....
Pazartesi günü saat 10.00 şantiyeyi mühürlenince Aygün dostlarını araya sokarak tekrar Kılıçdaroğlu'nun yanına gitti:
Sinan Aygün: - Genel başkanım bakın ben size geldim, başıma bu iş gelecek dedim. Burayı da geldi mühürlediler. Ben buradan daire satacağım. İnşaatımı bitirmek durumundayım, inşaat yüzde 80 durumuna gelmiş, yazmış olduğum vadeli çekler var. Bankalardan az da olsa kullanmış olduğum krediler var. Bu beni sıkıntıya sokacak. Size güvendim, konuşurum dediniz, cumartesi savcılığa dilekçeyi vermedim, Şimdi bunlar "Biz inşaatı mühürledik, Aygün salı günü dilekçe verdi" diyecekler. Bana niye cumartesi dilekçeyi verdirmediniz, niye çözemediniz...
Kılıçdaroğlu: (Araya giren isimleri kastederek) -Ben bu sefer onları görevlendireceğim. (Kılıçdaroğlu'nun görevlendirdiği isimler Aygün'ü aramayınca onları Salı günü aramak zorunda kaldı.)
Sinan Aygün: - Genel Başkan sizi aradı mı? Görevliler: Aramadı....
Sinan Aygün: -Unutmuş olabilir. Bir emriniz var mı? diye sorun İki görevli Kılıçdaroğlu'nu telefonla aradı 'Var mı bir emriniz' diye sordu ama Kılıçdaroğlu 'İyi akşamlar' deyip telefonu kapattı. Bu diyaloglar da Kılıçdaroğlu'nun başından beri her şeyi bildiğini ama devreye girmediğini gözler önüne serdi
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI OLAY İÇİN MÜFETTİŞ GÖREVLENDİRDİ
İçişleri Bakanlığı rüşvet olayını incelemek için müfettiş görevlendirdi. Müfettişlerin Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde yapacağı araştırmanın sonucuna göre İçişleri Bakanlığı harekete geçecek. Müfettişlerin hazırlayacağı rapora göre Yavaş'la ilgili nasıl işlem yapılacağına karar verilecek. İçişleri Bakanlığı'nın soruşturmanın selameti açısından Yavaş'a geçici olarak görevden alma veya görevden alma gibi yetkileri bulunuyor.
'KILIÇDAROĞLU SÖZ GEÇİREMEZ'
Sinan Aygün, telefonla bağlandığı TV programında moderatörün kendisine gelen "Bülent Kuşoğlu, maliyede Kılıçdaroğlu'ndan bir üst kademededir, ona sözü geçmez" mesajını okuması üzerine "Doğru söylemiş" dedi.
Aygün, Kılıçdaroğlu'yla konuşmasında "Senin işini çözer" diye bahsettiği CHP Ankara milletvekili bülent Kuşoğlu'nun kardeşinin FETÖ bağlantısından da bahsetti.
Kuşoğlu'nun kardeşi emekli 'öğretmen albay' Levent Kuşoğlu geçen yıl ankesör soruşturmasından gözaltına alınarak tutuklanmış ve hakkında FETÖ iddianamesi hazırlanmıştı.
Bülent Kuşoğlu'nun Külliye'ye giden CHP'li krizinde de isminin geçmesi dikkat çekti.
İŞTE RÜŞVET İSTEME ANINDA Kİ DİYALOGLAR
Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi: -Abi bize bir şey söyle de bu rakamı bağlayalım.
Sinan Aygün: - Neyi bağlayalım? Bağlayacağınız nedir? Sizin derdiniz ne?
Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi: - 25... 25 milyon.
Sinan Aygün: - Ben Sinan Aygün'sem, ben hayatımda kimseye haraç vermedim. Kimseye para vermedim. Benden bu parayı isteyemezsiniz. Bu parayı verenin...
CHP eski milletvekili Sinan Aygün, Mansur Yavaş'ı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığına FETÖ'cülerin ikna ettiğini söyledi.
İşte Aygün'ün o sözleri;
Mansur Yavaş'a Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatıyla 'Biz sizi partiden aday yapmak istiyoruz' demiştim. Yavaş havaya fırladı ve 'Ya sen bunu bana nasıl teklif edersin? Hayatım bunlarla mücadeleyle geçti. Ben Ülkü Ocakları'ndan geliyorum. Bunu kendime hakaret addediyorum' dedi. Yavaş'ı aday olmaya ikna eden de FETÖ'cü Ayhan Atalay'dır. Yavaş, FETÖ firarisi Hüseyin Saruhan ve Rahmi Bıyık'la irtibatlı.
'Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunacağım. Yapacağım şu: Vereceğim telefon numaralarıyla Mansur Yavaş kaç defa görüşmüş? Devletimiz bunu bulur. Konuştuğu bu kişi nerededir? Nereye gitmiştir? Hangi dosyada yargılanmaktadır? Müebbet almış mıdır, almamış mıdır? Dört tane telefon numarası vereceğim. Hadi bakalım işin içinden çıksın bakalım Mansur efendi. Görelim bakalım Mansur efendi. Bunlardan bir tanesi cezaevinde, iki tanesi FETÖ ana davasında yargılanıyor. Öbür ikisi de kaçak...
siyasetcafe.com