Şimr İmam Hüseyin aleyhisselamın katilidir. Şimr Siffin savaşında Hz. İmam Ali aleyhisselamın safında olan komutanlardan birisiydi. Siffin'de başka Şimr, Kerbela'da bir başka Şimr...
Defalarca piyade hacca gitmişti. Namaz ve oruç ehli olmadığını zannetmeyiniz. İmam Hüseyin aleyhisselamın karşısında duran Şimr ve onun gibi bir çoklarının uzun secdelerinden dolayı alınları nasır tutmuştu.
Mes'udi tarihinde şöyle yazar; Kerbela'da her gün yirmi bin kişi İmam Hüseyin'i öldürmeden daha fazla sevap alma düşüncesiyle Fırattan "gurbeten ilellah" niyeti ile gusül alıyorlardı.
Ömer Sad'ın askerleri içerisinde namaz kılmayan insan yoktu. Bunlardan bazıları İmam Hüseyin'e; sizin namazınız kabul değil bile demişlerdir. Hatta Aşura günü Ömer Sad'ın askerleri arasında ihtilaf bile çıktı. Bazıları savaş uzar, namazımız kazaya kalır endişesiyle öğle namazını kılalım sonra savaşı başlatalım, diğer bazıları ise hayır öğle namazından önce savaşı başlatalım diyorlar ve tartışıyorlardı.
Kerbela hadisesi hayretler ve ibretlerle doludur. Sıradan bir hadise değildir. Ömer Sad ile beraber Kerbela'ya gelenlerin çoğusu İmam Hüseyin'den utandıkları için yüzlerini bir örtü ile örtmüşlerdi.
Defalarca piyade hacca giden ve Sıffin savaşında canı pahasına Hz. İmam Ali'nin yanında Muaviye'ye karşı savaşarak ağır yaralanan Şimr İmam Hüseyin'in katili olma noktasına nasıl geldi? Sıffin'de İmam Hüseyin aleyhisselamın yanında Kerbela'da İmam Hüseyin aleyhisselamın bedeninin üzerinde olan Şimr'i bu noktaya hangi rezil sıfatlar getirdi?
Şimr'in bu durumu bütün Müslümanlara ve özellikle İmam Mehdi'nin zuhurunu bekleyenlere önemli bir ibret, ders ve uyarı niteliği taşımalıdır. Farz edelim ki İmam Mehdi yarın zuhur etti; Kerbela'yı bilen ve anlatanlardan ne kadarı İmam Mehdi'nin yarenlerinden olabilecekler!
Şimr'i Şimr yapan nedenler vardı. Bu hakir tarihi malumatım ölçüsünde Şimr'i Şimr yapan üç özelliğini siz azizlere aktaracağım;
1-Şimr şöyle diyordu; Mide benim için her şeyden önemlidir. O mide lezzeti için her yola başvuruyordu.
Hz. İmam Ali aleyhisselam şöyle buyurmuştur; "İnsan; yaşantısı sofra ile tuvalet arasında geçecek bir varlık değildir."
2-Şimr'in karekterinde şöyle bir özellik vardı; O kimsenin ilerlemesini, başarısını görmeye tahammül edemiyordu. İşte bundan dolayı Kerbela'ya geldi. Şimr daima başkaları hakkında kötü konuşan birisiydi.
Meselâ; Birisi sizin yanınıza gelerek bir başkası hakkında gerçek olup olmadığını bilmediğiniz bir haberi, bir şeyi size söylediğinde, siz ona; ciddi misin, vay be, sonra ne oldu gibi cümleler söylerseniz, bu tutumunuzla sinsice karşı tarafı gıybete, töhmete teşvik etmiş olursunuz ve böylelikle karşı tarafa gıybet ve töhmetin kapılarını açmış olursunuz. Ama birisi sizin yanınızda gıybet ederse başınızı aşağı eğerek onun yüzüne, gözlerinin içine bakmazsanız, o sizin ona anlattıklarınıza itibar etmediğinizi anlar ve bu günahı bir daha yapmaz.
Şimr öyle bir karektere sahipti ki daima başkaları hakkında konuşuyordu ve başkalarının başarısını görmeye tahammül edemiyordu!
3-Şimr'in üçüncü kötü karakteri başkaları ile alay etmesiydi. Kerbela'da bile Şimr defalarca İmam Hüseyin aleyhisselamı incitecek sözler etti ve alay etti.
Bu kötü sıfatlar 16 defa piyade hacca giden ve İmam Ali'nin askeri olan birisini Şimr yaptı. O Şimr ki Kerbela'da İmam Hüseyin aleyhisselamın bedeninin üzerine çöktü ve tarifi mümkün olmayan bir taş kalplilikle İmam Hüseyin'i yüz üstü çevirerek, arkadan İmamın mübarek boynuna on iki darbe vurarak, İmamın mübarek başını bedeninden ayırdı.
İmam Hüseyin aleyhisselam Aşura günü şöyle buyurdular; Üzerinde kul hakkı olanlar buradan ayrılsınlar. İmam Hüseyin aleyhisselamın ashabının üzerlerinde kul hakkı yoktu. Hatta İmam Hüseyin aleyhisselamın kendisi Kerbela toprağını Beni Esat kabilesinden atmış bin dinara satın aldı ve orasını Beni Esat kabilesine bağışladı ve şöyle buyurdu; "Kanımın gasp bir yere (başkalarına ait bir yere) dökülmesini istemiyorum."
Dünya, makam takıntısı/hastalığı olanlar, helal mal kazanmayanlar İmam Hüseyin'in yareni olamazlar.
İmam Hüseyin aleyhisselam Aşura günü şöyle buyurdular; Sözlerimi neden kabul etmediğinizi biliyor musunuz; mideleriniz haramla dolmuştur da ondan. İmam Hüseyin aleyhisselam bu sözü ile şunu buyuruyor; Benim ashabım haram lokma yemeyenlerdir. Bugün İmam Mehdi zuhur etse, midesinde haram lokma olanlara benim yanımda ol diye izin vermeyecektir. Aksine, önce git kendini temizle öyle gel diye buyuracaktır. Zira İmamlar temizdir ve kalben temiz olanları, midesinde helal lokma olanları ve her şeyde ihlas eri olanları kabul ederler.
Ne mutlu zuhuru kalbi titreyerek bekleyenlere. Ne mutlu her amelin ve kelamın hesabını yaparak ihlaslı ve ilkeli duruş ile yaşayarak zuhuru bekleyenlere.
Kerbela tarihin en önemli ibreti ve dersidir. Kerbela tarihin en öğretici ve eğitici mektebidir.
Ne mutlu bu mektepten dersler alabilenlere...
Selam ve dua ile...