“Tanrı bile batıramaz” sloganı ve 2223 yolcu ile denize indirildi daha ilk seferinde Kuzey Atlantik’te bir buz dağına çarparak battı, tam tamına 1514 kişi öldü, hikayesi onlarca kitaba ve filme konu oldu…Bunlardan en ünlüsü James Cameron’un çektiği ve başrollerini Leonardo di Caprio ile Kate Winslet’in oynadığı Titanic filmi idi.
Belfast, İrlanda’da White Star Line Şirketi tarafından 1910 yılında yapılmaya başlandı 26 ayda bitirildi. Tabii ki okuyan herkesin anlayacağı üzere destansı Titanik gemisinden söz ediyoruz. Enkazı ancak 1985 yılında bulabildi ancak bir türlü net denizaltı çekimleri yapılamadı ve enkaz gün yüzüne çıkarılamadı.
Dalgıçlar 14 yıl aradan sonra bir kez daha 3.8 km. derinliğindeki Titanik enkazına ulaştılar ve Titanik’in bazı parçalarının kayıp olduğunu keşfettiler. Bunun nedeni ise demir yiyen bakteriler ve tuzlu su, okyanus akıntıları.
Diğer önemli bir gelişme ise bu dalıştaki, Titanik enkazının video çekimlerinin ilk kez bu kadar yüksek çözünürlük ve kalitede olması idi.
Araştırmacı Victor Vescovo Kanada'daki Newfoundland'in 600 kilometre açığında Ağustos ayları başlarında ekibi ile günde 8 kez dalış yaptı ve büyüleyici Titanik görüntüler elde etti. Bu görüntüler sayesinde geminin fotoğraflardan sanal gerçeklik platformlarında kullanılmak üzere 3D modeller elde edilecek.
Görüntüler ayrıca bilim adamlarının enkazın nasıl bozulmaya devam edeceğini tahmin etmelerine yardımcı olacak.
1987'den 2004 yılına kadar yapılan dalışlarda batıktan çok sayıda parça ve eşya çıkarılmıştı.
Titanik’in satırlara sığmayacak kadar hikayesi var ama bu hikayelerden bazı satırbaşları vermek gerekirse;
İngiltere'nin Southampton limanından New York'a gitmek üzere 10 Nisan 1912'de ayrılan Titanik, 14 Nisan'da Atlas Okyanusu'nda buzul kütlesine çarptıktan bir gün sonra battı.
Gemideki 2 bin 223 kişiden 1514’ü hayatını kaybetti. Titanik'te Amerikalı işadamı Benjamin Guggenheim, İngiliz gazeteci William Thomas Stead, Macy's'in ortağı Isidor Straus ve eşi Ida da bulunuyordu.
Siyasetcafe.com