Şeyma Subaşı ve Acun Ilıcalı arasında yaşanan sürpriz boşanmanın altında yatan sebeplere dair pek çok haber yazılıp çizilse de konuyla ilgili en şaşırtıcı iddialardan biri, boşanmanın ekonomik kaynaklı olabileceğine işaret ediyor.
Ilıcalı ile Ferit Şahenk’in arası Şeyma Subaşı yüzünden açıldı. Kötü finansal tablo karşısında Doğuş grubu profesyonelleri ile Acun Ilıcalı ve finansçıları masaya oturdu. Doğuş grubunun Şeyma Subaşı’nın 750 bin TL’lik kredi kartı ekstresini sorun yapması Acun’u çok bozdu.
İşte Aydın Özdalga’nın boşanma gerçekleşmeden önce kaleme aldığı yazısından Acun Ilıcalı’yla ilgili bölümler;
Doğuş Grubu profesyonelleri, Acun ve finansçıları ile masaya oturdu. Finansal tablo çok kötüydü. Çoğu kısa vadeli olan borçlar 404 milyon liraydı. Kanal sürekli zarar ettiği için bunu özkaynak ile kapamak mümkün değildi. Yeni kredi de alınamayacağı için de, tek çare şirkete sermaye koymaktı.
Tartışmalar kızıştı. Acun'un ekibi, bir sürü mazeret üretiyordu. Onlardan başka her şey kötüydü. İplerin en gerildiği anda ise, Doğuş ekibi, Acun'un önüne bir kredi kartı ekstresi attı. Ekstre Acun'un eşi Şeyma'ya ait mart ayı ekstresiydi ve toplamı 750.000 liraydı. ( YediyüzellibinTL)
Harcamaların neredeyse tamamı Şeyma'nın ultra lüks harcamalarıydı. Buna çok bozulan Acun, önce 'Özel hayat' diye mırıldandı. Sonra da 'Eğer işimiz Şeyma'nın özel harcamalarına kaldıysa, bu iş zaten bitmiş' dedi.
Doğuş ekibi ise, bu tartışma sonunda öldürücü darbeyi vurdu:
'Ferit Bey TV8'den çıkmak istiyor. Bize sattığın yüzde 30'u geri al. Bu hisselere karşılık, alırken sana verdiğimiz 110 milyon lirayı geri ver. “ Bunu duyan Acun ise şoka girdi. Zaten borç gırtlağa dayanmışken, günübirlik işler zar zor çevrilirken, piyasa borçları tam olarak ödenemezken, bankalardan 110 milyon dolar ek kredi bulması imkansızdı. Tek çözüm yeni bir ortak bulmaktı ama, bu ortamda o da imkansızdı.
Acun böyle bir geri alımın bu dönemde imkansız olduğunu belirtti ve 'Ama yine de bir bakayım' dedi. Doğuş Grubu'nun bu aşamada elinde Acun'u geri alıma zorlayacak yasal bir hakkı yok. Yani ellerinde bu geri alımı sağlayacak bir sözleşme yok. Zaten olsa da, Acun'da böyle bir para yok. Kozlar Acun'un elinde. Çünkü Doğuş Grubu TV8'de kaldıkça, hakim ortak oldukça bu 404 milyon borcun da sorumlusu. Yani alacaklılar kapılarına dayanırsa, ödeme dışında seçenek yok.
Yani Acun, 'Hisseleri bedava verin, borç riskinden kurtulun' dese, Doğuş Grubu kabul edecek. Ama Acun karakter olarak asla böyle bir şey diyecek insan değil… Peki şimdi ne olacak? Seçim sonrası ortaya çıkacak tabloya göre, Acun TV8'e müşteri arayacak ama, bulması çok zor gözüküyor. Şu an tek yapacağı, belki de yaptığı, Şeyma'nın kulağını çekip, “Az para harca, her şeyi Instagram'da insanların gözünün içine sokma. Adamlar sana kafayı takmış” demesi. Bir de elindeki 2 jetten birini ve bazı mal varlığını acil olarak satması ve bu para ile bazı borçları kapatması. Bunları yaparsa, bir süreliğine Doğuş Grubunun gazını alır.
Bu arada Acun'un yırt dışında da medya yatırımları var; Brezilya, Kolombiya, Yunanistan ve Romanya gibi. Acun verdiği röportajlarda, “Dünya medya imparatoru olacağım” diyor. Ancak buralarda da işler son zamanlarda kötü gitmeye başladı. Bu da başka bir yazı konusu. Hiç kuşkusuz, Acun Türk TV tarihinin gelmiş, geçmiş en başarılı yapımcısı. Ama, hesap, kitap bilmediği gibi, çeşmenin hep akacağını sanıyor.'
siyasetcafe.com