Peki sen kimsin
İktidar ilişkilerinizi kurgularken...
Varlıgınızı anlamlandıran dinamikleri,
dogru kordinatlamazsanız, muhatap oldugunuz gerçekliği de anlayamazsınız.
Çünkü, iktidar ilişkisi aynı zaman da güç ilişkisidir...
Gerçeklik algılarınız üzerine tahakküm kurar.
Böylece anlamadıgınız şeyler üzerinden bir iştigaliyetin oyuncusu olursunuz.
“Kim itekledi beni buraya...”şaşkınlıgında!
İradesiz fiillerin faillerini sorar durursunuz.
Oysa sorunun,” cevabı da” sorunun içindedir.
Fail sensin.
Peki sen kimsin?
Bunu da ben söyleyecek değilim ya...
Gözlerinizi gerçekten açıp baksanız, Bütün görüntüler içinde kendi biçiminizi görürdünüz.
Ve kulaklarınızı gerçekten açıp dinleseniz, bütün seslerin içinde kendi sesinizi duyardınız.
Bir gerçegi ortaya çıkarmak iki kişiye düşerdi; Biri söylemek,öbürü de anlamak üzre.
Anlamak bahsinden konumlanan sen!
Neysen o olup,dilini inşa et.
Malum dil Türkçe’dir.
Sen de Türksün.
Gerçeklik ilizyonunun yüklemci yönlendiriciliğinden kurtul.
Türke taraf ol gevezelik bahsini kapat.
******************************
Sandıga gitmeyip boş oy kullanacagım diye bahane uyduranlar.
Size soruyorum;
Geçtigin sokakta bir evde yangın çıktı...
Evden alevler yükseldi...
İki tane, sabi sübyan basbas bağırıp feryat figan...
Senden yardım istiyor...
Sen vicdan sesinde koşup yardım edecekken biri bagırdı.
"boş ver orası randevu evi"vazmıgeçeçeksin, çocukları kurtarmaktan?