Efsane İçişleri Bakanı Sayın Saadettin Tantan, Türkiye'nin hassas gündemini özel açıklamaları ile Siyasetcafe'ye değerlendirdi.
Tantan, Türkiye'nin Doğu Akdeniz, Kıbrıs, Yunanistan, Mısır, Libya, İran da devlet ve millet hep bir yürek olarak Azerbaycan'ın yanında olması gerektiğini, iktidar ve muhalefeti ile birlikte tek nefes tek vücut halinde hareket etmesi gerektiğini söyledi.
Tantan, Ermenistan'ın hıncak- taşnak ruhunun hala devam ettiğini,, sivil ve savunmasız halka saldırdığını da bütün dünyanın gördüğünü söyledi.
Tantan, 'Fakat Türkiye ve Pakistan dışında hiçbir ülke bu hukuksuz ve acımasızca yapılan saldırıyı protesto etmedi. Başta Fransa dünyaya insan hakları konusunda nutuk atıp ders vermeye çalışan Fransa sesini çıkarmadığı Fransa da Marsilyada'ki Ermeniler, Ermenistan destek yürüyüşleri ve mitingleri yapıldı. Abd'de bulunan Ermeni Diasporase Abd’nin bu bölgede Ermenilere destek vermesi istenmektedir. Rusya'nın bu süreci çok akıllı bir şekilde idare etmesi gerektiğini söylerken herhangi bir hatada veya yanlışta Rusya büyük bir risk alır.
Abd’nin, Fransa'nın ve küresel güçlerin bu bölgede etkin olmak istediklerini bütün dünya biliyor.' dedi.
Tantan, Azerbaycan’nın hem askeri hem de ekonomik siyasi olarak çok güçlendiğini ve 20 yıl boyunca çok yol kat edildiğini söylerken Türkiye'nin Azerbaycan’ın özellikle askeri, polis ve güvenlik konusunda büyük destek olduğunu ve Türkiye'de askeri okullarda ve polis okullarında yetiştirilen insanların bugün Azerbaycan'a büyük fayda sağladığını da sözlerine ekledi.
'En büyük strateji ekonomide, dilde, fikirde, güvenlikte birlik olmak' diyen Tantan, bunların dışında gelişen modern dünyada artık teknolojide de birlik olması gerektiğini ifade etti.
Tantan, İçişleri Bakanlığı döneminde Azerbaycan ziyaretlerinde arada sporcuları, sanatkarları, edebiyatçıları Türkiye'ye getirdi.
Burada onlara iş ve özgürlük hakları vererek burada ki sporun, edebiyatın, sanatın gelişimine katkıda bulunmalarına söyleyerek iki milletin bir ve dik olduğunu gösteren Tantan, Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan toprakları olduğunu ve mutlaka kati süreçle Azerbaycan toprağı olması gerektiğini de sözlerine ekledi.
'ERSİN TATAR'IN KAZANMASI OLUMLU OMUŞTUR'
'Kıbrıs'ta yeni seçimlerde Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanması Türkiye için olumlu olmuştur.' diyen Tantan şöyle devam etti:
'Türkiyesiz bir Kıbrıs ve Doğu Akdeniz olamaz. Kıbrıs'ı Ersin Tatar'ın seçimleri ile Türkiye ilişkilerini çok olumlu etkileyeceğini Tatar’ın Türkiye’nin yanında ki tutumu ile Mustafa Akıncı’nın yanlış ve kabul edilemez politikalarının son bulmuş olması Türkiye’ye nefes aldıracaktır.
Aslında bu dönemde rahmetli Rauf Denktaş’ın politikalarına geri dönüş yaparak milli bir siyaset yapılmalıdır. Çünkü Mustafa Akıncı politikaları hem Kıbrıs halkına hem Türkiye’ye güven vermemiştir. Kıbrıs'ta fuhuş ve kumar turizminin önüne geçilmiştir.
Kumar turizmini yabancılara yönelik yapılarak Türkiye ve Kıbrıs vatandaşlarına kısıtlama getirilmelidir. Kıbrıs'ta tarihi turizme önem verilmelidir. Tarım özellikle 3 dönem hasat alan verimli topraklara sahip olan Kıbrıs tarıma destek verdi. Böyle tarım ve turizmlere ekonomik olarak büyük bir katkı sağlar hem Türkiye'de ihracat yapılır hem de Kıbrıs da büyük kazanç ve fayda sağlar.
İran ile iki farklı devlet yapısına sahip. Birisi görünürde ki diğeri ise molloların yönettiği devlet. İran'ın güney bölgesinde kırk milyona yakın Azeri türkü bulunuyor. Dağlık Karabağ meselesinde İran devletinin Rusya'ya verdiği mesajlar var.
Ermenistan'ın İran yakınlığı var. İran devleti Türkiye ile birlikte dışişleri bazında görüşmeler yapmaktadır. Ama yine de mollalarını Karabağ politikası iyi takip edilmelidir.
Suudi Arabistan'ın Türk mollaları boykotu zaten Arapların tarihinden gelen bir ihanetin içindedir. Aynı yanlışı Osmanlı'ya sonra bize de yapıyorlar. Onlar İngiliz istihbarat teşkilatının ve Abd ile tarihten beri işbirliği içindeler.
Suudi aileleri ve vahabi yaklaşımları İslam dünyasında da olumsuz karşılanmaktadır. Suudi Arabistan devleti yaptığı boykotun çok yanlış olduğunu söyledi. Bu bölgelerde hatta Afrika'da ki Arap devletlerinde bir sürü Türk aşiretleri mevcuttur.
Onlarla iş biriğimizi ve bu devletlerle ticari iş adamlarımızı tekrar sahaya sürerek bir çalışma yapılmalı. Suudi Arabistan'ın Abd’ye mecbur olduğunu kendi güvenliklerine ve hanedanlıklarını korumak için Abd ile iş birliği içindeler fakat körfez ve katar devletlerini bu işin dışında tutmak gerekir.
Aslında Abd gerek Irak ve Suriye'de yaptıkları ile aba altından soba göstermektedir. Türkiye büyük ve güçlü devlet olacak. Süratli bir şekilde doğru strateji ve milli devlet aklı ile halka dönerek bu oyunu bozacaktır.
Yakın geçmişte bunun örneklerini gördük. Bölgede havzada dikkatli olmalı askeri, ekonomik kararların alınmasında milli devlet aklı ile hareket etmelidir.
Türk kimliğini Orta Asya, Orta Doğu'da ve Doğu Akdeniz'de diplomatik askeri, ekonomik kültürel olarak yapılandırmalıdır. Münasır ekonomik bölge ve buradaki doğalgaz paylaşımlarını çok önemli bir gelirdir.
İsrail ve Yahudi ilişkileri ciddi bir boyuttan tekrar ele alınmalıdır. Ticari olarak ilişkiler üst seviyede ki tarihte ilk kez kanuni Sultan Süleyman zamanında Yahudilere Taberi gölü çevresinde büyük bir yer bağışlanmıştır.
İsrail hazar havzasında Türk kimliğiyle faydalanmak zorundadır. Bu hem hazar havzası hem de kıta havzası için çok önemlidir. Son dönem Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tek başına bırakılmış.
Etrafı adeta kuşatılmış yalnız bırakılmıştır. Bu durum çok tehlikeli bir durumdur. Türkiye Abd tutsaklığından kurtulmalıdır. Türkiye özelikle adalet sisteminde eskiden beri gelen aksaklıkları vardır. Öncelikle bununla mücadele edilmelidir. siyasi ve ekonomik çıkarlarını her şeyin istismar eden siyasetlerinden temizlenmelidir.
Kamusallaşması lazım olan kurumlar kamu yararına kamusallaşmalıdır.
Vatansever milli inanç , zihinsel ve bedensel gelişimine tamamlamış bir gençlik yetiştirilmelidir. '
Siyasetcafe- Doğan ay
YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN!
Siyasetcafe.com